14 Mayıs seçimlerini diğer seçimlerden ayıran en önemli fark, ekonominin özne olması olmuştur.
Söz konusu ekonomi olunca da, hiçbir projeye sahip olmayan siyasetçiler ve siyasi partiler, tembel öğrenciler gibi kopya çekme geleneğini sürdürüyor.
Çok net biliyorum ve o yüzden rahatça yazıyorum!
Türkiye'de kopya çekmeyen ve çekme gereği de duymayan tek siyasi hareket, Bağımsız Türkiye Partisi hareketidir.
Tersinden bakacak olursak, bütün siyasetçiler ve siyasi partiler, Haydar Baş'ın "Milli Ekonomi Modeli" tezinden intihal yapıyor.
Bugünkü siyasetçiler ekonomi adına her ne söylüyor ve bunu da büyük müjdeler şeklinde açıklıyorlarsa, çok iyi biliniz ki, yarım yamalak anlatılan ve anlatanın da hiçbir formülüne hâkim olmadığı bu gibi konu başlıkları, tüm detaylarıyla ve orijinal haliyle, daha 2002 yılında Haydar Baş tarafından meydanlarda Türk milletine haykırılmıştı.
Örneğin:
Asgari ücretin yoksulluk sınırının üzerinde olması
Vatandaşlık maaşı
Çocuk maaşı
Sınavsız Üniversite
Savunma Sanayi alanında süper güç olma hedefi
Milli Para sistemine geçilmesi
Tarım, hayvancılık, sanayi, teknoloji, denizcilik, ormancılık, madencilik, uzay bilimleri ve sanayi, AR-GE ve aklınıza gelmeyecek sayıda tüm sektörler alanında tam bir inkılaptan bahsedilmişti.
Bütün bunların yapılabilmesi için Haydar Baş Bey, 1990'lardan başlayarak projeler hazırlamıştı.
2002'de Bağımsız Türkiye Partisi'ni kurduğunda, ülkeyi nasıl yöneteceğine dair tüm plan ve projelerini tamamlamıştı.
Yetmedi, bu uygulamaları hayata geçirecek, uzman kadroları da yetiştirmişti.
Bu kadroların tamamı Atatürkçü ve milli isimlerdi.
'Tam bağımsızlık' hedefi, Haydar Baş Bey'in hayata geçireceği siyasetin hareket noktasını oluşturuyordu.
Haydar Baş'ın, 2005 yılında tüm dünyaya deklare ettiği ve 2013 yılında ise Rus Duma'sında finalini yaptığı "Milli Ekonomi Modeli" tezi, türlü entrikalarla ve küresel oyun kurucuların yerli taşeronları maharetiyle, sürekli olarak halktan gizlenmeye çalışıldı.
Ancak ne var ki, her seçimde istisnasız tüm siyasi partiler bu projelerden alıntılar yaparak seçmenlerinin huzuruna çıktı.
Bugüne geldiğimizde ise özellikle de 14 Mayıs seçimleri için konuşmak gerekirse, tek cümle ile Hüseyin Baş'ın dediği gibi, "Mevzu Ekonomi"dir.
Hal böyle olunca da, aynı siyaset korosu yine Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'nden aşırma yoluna gittiler.
Bugün duyduğunuz, "Her yerde petrol var, maden var, şu var, bu var" şeklindeki açıklamalar, aslında doğru olmakla birlikte 2002 yılında Haydar Baş tarafından söylendiğinde o günün siyasetçileri, "Bizde ne maden var, ne petrol, ne de kaynak" demişlerdi.
Türk milleti özellikle Atatürk sonrası, tarifi olmayan bir illüzyonla uyutulmaktadır.
Projelerin gerçeğine sahip olanının değil, bu projelerden aşıranların peşine takılıp gitmektedir.
Ne Cumhur İttifakı ve ne de Millet İttifakının ekonomi adına yapabilecekleri bir yenilik mümkün değildir.
Bu iş, bilgi ve birikimin yanı sıra, özgün bir iktisat modelinin olması ile olabilecek bir iştir.
Bu iş aynı zamanda, kendisini Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsızlığına adamış olanların yapabileceği bir iştir.
Şu anda benim görebildiğim ve çok iyi bildiğim bir ismin dışında, kendini Türkiye Cumhuriyeti'nin tam bağımsızlığına adamış hiç kimse yoktur.
Ben varım diyen tek isim, Hüseyin Baş'tır.
Varsa başkası lütfen çıksın ve Hüseyin Baş gibi, "hodri meydan" desin.
- Yiğitlere ‘BAŞ’ lazım / 03.12.2024
- Sinsi plan şu: YPG in, PKK aut! / 02.12.2024
- Sn. Cumhurbaşkanım dön bu hatadan! / 27.11.2024
- İslam’ın özü ve laboratuvarı Ehl-i Beyt’tir / 26.11.2024
- Teğmenleri bırak ekonomiye bak! / 25.11.2024
- Teğmenlere güveniyorum, size asla! / 20.11.2024
- Emekli maaşı senin sabah kahvaltın / 19.11.2024
- Halk ‘Mansur Yavaş’ diyor / 18.11.2024
- Sağlık Bakanı istifa etmeli / 14.11.2024