Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) adlı terör örgütünü koskoca Türkiye Cumhuriyeti ile yan yana getirmek nasıl bir ahmaklıktır.
Müslümanları katleden, Müslüman kadınlara, kızlara tecavüz eden militanları cihatçı (!) ilan etmek nasıl bir alçaklıktır.
Hele hele sosyal medyadan, 'Halep'e Türk bayrakları asıldı, yeniden Osmanlı' sloganları ile askerimize ait üniformalarla poz veren teröristlerle övünmek, nasıl bir akılsızlıktır.
1. Dünya savaşına nasıl dahil olduğumuzu ne çabuk unuttunuz?
Ya! Genç teğmenleri 'TSK'nın itibarını zedelemekle' suçlayan Milli Savunma Bakanı ve iktidar neden ülkemizi, askerimizi zan altında bırakan bu provokasyonlara sessiz?
Ülkemizde maden çıkarmamıza bile müdahale edenler, Akdeniz'de doğalgaz aramamıza izin vermeyenler, Kıbrıs'a bin bir kaftan biçenler Halep'i, Musul'u, Kerkük'ü sana mal eder mi ahmak?
Halep'e, HTŞ değil ABD ve İsrail girdi
Sosyal medyadan bu cümleyi paylaştım. Aman Allah'ım! Birileri resmen kudurdular. Hatta İsrail iş birlikçisi bile ilan ettiler.
Onlar adına üzüldüm. İnsanımızın bu kadar kör edilişine, dininden bu kadar uzaklaştırılmasına üzüldüm.
Kabaca bir hatırlatayım: ABD, IŞID akabinde de PKK-PYD, ÖSO, El-Nusra, HTŞ gibi terör örgütleri ile tam Suriye'yi ele geçireceklerdi ki, Rusya ve Lübnan Hizbullah'ı devreye girdi.
ABD, PKK-PYD'ye Fırat'ın doğusuna yerleştirdi. Diğer terör örgütleri İdlib'e yerleşti.
Dikkat ettiyseniz bir ara hiç gündemden düşmeyen İdlib başlığı son 4 yıldır hiç konuşulmadı. İsrail, Gazze'yi katliam yaparak ilerledi ve akabinde Lübnan'a girdi. Hizbullah'ı devre dışı bırakmak istiyordu.
Haliyle Suriye'deki Hizbullah güçleri, Lübnan'a döndü. İsrail, Hizbullah'a karşı yine kaybetti.
Tam sözde barış açıklandığı gün İdlib'teki terör örgütlerine 'uyanın' emri geldi ve saldırılara başladılar. Esad zorda, Suriye zorda.
Irak, Kürdistan'ı zaten hazır. Suriye Kürdistan'ı da hazır. Sadece ilan edilmeyi bekliyorlar. Yakında İsrail, Suriye'ye de girecek. Yani Arz-ı Mevut ve BOP devam ediyor.
Ama içimizdeki beyinsizler, 'yeniden Osmanlı' hayali kuruyorlar!
Halep'i, kim alıyor?
Soru BTP lideri Hüseyin Baş'a ait. Cevabı ise AKP iktidarının dış politikasının özeti ve ülkemizin bu politikalar ile nasıl hedef haline getirildiğinin ifadesiydi.
Sayın Baş şöyle diyordu:
"Halep'i alacakmış! Sen bugün kafa kesenle, 'Allahuekber' deyip o maskenin Arkasına sığınıp İslam'a ve dine en büyük zararı verenle beraber oluyorsun...
Bütün dünya bunu terör örgütü olarak tanıyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti de resmi olarak terör örgütü olarak tanıyor. Sen bununla beraber oluyorsun ve 'Halep'e alacağım' diyorsun. Ya Allah'tan korkun, Allah'tan korkun!
Hükümetin beslediği medya trolleri, sosyal medya trolleri aslında işbirlikçi uzantılar, 'Halep'i alıyoruz' demeye başladılar bir anda.
Halep'i kim alıyor? Halep'i HTŞ alıyor!
Yani siz, 'HTŞ ile yani dünkü IŞİD'in, El Nusra'nın bugünkü uzantısı olan, sokaklarda kafa kesen, bulduğu kadına tecavüz eden ahlaksız ve vicdansız insanlarla birlikte Türkiye Cumhuriyeti olarak Halep'e giriyoruz' mu diyorsunuz?
Sen, bırak Halep'i almayı! Sen, Kıbrıs'ı koru, sen, Adalarını koru. Sen kendi, Misak-ı Milli sınırlarını korumaktan acizsin, sen bu noktadasın.
Bu hükümet, Orta Doğu'da ABD'nin ve İsrail'in polisidir
Herkesin çok iyi bildiği ama 'büyük patron' korkusundan bir türlü dile getiremediği bu gerçeği de BTP Lideri Sayın Baş dile getirdi ve şöyle dedi:
"İsrail karşıtıyım, diye yola çıkmış olan hükümet, Orta Doğu'da Amerika ne istiyorsa harfiyen yerine getiriyor, İsrail ne istiyorsa harfiyen yerine getiriyor.
Suriye'yi 2011'den beri darmadağın ettin, ne huzur bıraktın, ne mutluluk bıraktın, hiçbir şey bırakmadın.
Türkiye'ye ne faydası oldu? 3 milyon, 5 milyon, 10 milyon sığınmacının ülkemize gelmesinin dışında bize ne etkisi oldu bunun? Sen bu savaşın tarafı oldun ve bu savaştan senin ülken zerre kadar çıkar elde etmedi. Bu savaştan kimlerin çıkarları vardı; ABD'nin ve İsrail'in. Bakın bu hükümet Orta Doğu'da ABD'nin ve İsrail'in polisidir, başka hiçbir şey değiller."
AKP aksini ispat etsin
AKP, Orta Doğu'da ABD'nin ve İsrail'in polisi olmadığını ispat etmek için bir şans daha doğdu.
Uzat elini Esad'a. Ne HTŞ kalsın, ne PKK-PYD, ne el Nusra, ne IŞID-DEAŞ, ne ÖSO kalsın ortada.
Eğer, 'terör örgütleri akrep gibidir. Eninde sonunda kendilerini taşıyanları, destekleyenleri, kullananları da sokarlar' sözünde samimi isen!
Eğer, 'Suriye'nin toprak bütünlüğünden yanayız' sözünde samimi ise Esad ile el sıkışırsın, Suriye'nin parçalanmasının önüne geçerek İsrail'in önünü kesersin.
Ülkemizdeki milyonlarca Suriyeliyi göndererek PKK/PYD terör örgütünün işgal ettiği yerde Arap nüfus arttırır, böylece sözde Suriye Kürdistan'ının önüne geçersin.
-İsrail'in önünü kesmek için Suriye'nin parçalanmasını önleyecek adımları atarım.
Artı Suriyelilere harcadığın para ile 3'cü yılına giren depremzede kardeşlerimizin evlerini yaparsın.
En önemlisi ise iç barışı sağlamak için büyük bir adım atmış olursun.
Bu ve daha bir çok başlıkta laf ötesinde bir duruş ortaya koymuyorsa ABD'nin ve İsrail'in polisisin.
Hüseyin Baş'ın dediği gibi; 'Esad'ın elini sıksan 10 dakikada çözülecek meseleyi isyancıların elini sıktığın için 10 yıldır çözemiyorsun, faturasını da Türk milleti ödüyor… Kara cehalet…'
- Abdullah Öcalan, Bahçeli’den de, Erdoğan’dan da basiretliymiş / 02.12.2024
- Sosyal devlet ancak BTP ile mümkün / 01.12.2024
- Sosyal devletten demokratik krallığa / 30.11.2024
- Kıbrıs’a NATO kılıfı / 29.11.2024
- Jennifer Lopez, Sudeysi, Kabe ve Erdoğan / 28.11.2024
- AKP ve MHP, Türkiye’nin gerçek düşmanını perdeliyor / 27.11.2024
- Tam bağımsız Türkiye için vakit tamam, söz konusu vatandır / 25.11.2024
- Sinirde Avrupa’da birinci dünyada ikinci olmuşuz / 24.11.2024
- Tarımı bitirdiler… Şahidim Sayın Erdoğan’dır / 23.11.2024