Erdoğan: ‘Fahiş fiyatla ve tamahkarlıkla olan mücadelemiz sürecek’
İstanbul Sucular ve Meşrubatçılar Esnaf Odası Başkanı Ahmet Turan Akkaya, damacana su fiyatlarının bir yılda yüzde 100 civarında arttığını belirterek, bu artışta pazarın önemli bölümünü elinde tutan yabancıların sorumlu olduğunu söyledi
04.12.2024 10:20:00 / Güncelleme: 04.12.2024 10:38:43
İhlas Haber Ajansı
İhlas Haber Ajansı
İstanbul Sucular ve Meşrubatçılar Esnaf Odası Başkanı Ahmet Turan Akkaya, damacana su fiyatlarının bir yılda yüzde 100 civarında arttığını belirterek, bu artışta pazarın önemli bölümünü elinde tutan yabancıların sorumlu olduğunu söyledi.
Akkaya, yaptığı açıklamada, damacana su fiyatlarındaki fahiş yükselişin sadece İstanbul'da yaşayanları değil 85 milyonu ilgilendirdiğini belirtti. Kanunların kendilerine verdiği yetkiyle bir tarife belirlediklerini dile getiren Akkaya, buna göre dönüşümlü damacananın 90 lira, dönüşümsüz damacanın ise 95 liradan satılması gerektiğini anlattı. Birçok firmanın İstanbul Ticaret Odasına kayıtlı olduklarından esnaf odası tarifesine uymadıklarını vurgulayan Akkaya, 19 litrelik damacananın bugün 145 liraya kadar çıktığını kaydetti.
İstanbul'da ve Türkiye'de fiyat oluşumunda çift başlılık olmaması gerektiğine dikkati çeken Akkaya, "İstanbul'a il dışından gelen suların önemli bölümü, yüzde 65'i yabancı firmalara ait. Onlar da tarifelere uymuyorlar. Gerekçe ne bilmiyoruz" dedi.
"Geçen yıldan bu yana akaryakıt bu kadar artmadı. Başka nakliyeyi etkileyen ne var bilmiyoruz. Bir anlamda yabancılar tarifeyi belirlemiş oluyorlar. Onlar ne isterse o oluyor. 22 su firması yabancıların. Pazarın önemli bölümünü ellerinde tutuyorlar. Ekmek ve su fiyatları önemlidir. İnsanın en fazla ihtiyaç duyduğu ürünlerdir. Konuyu Ticaret Bakanımız Ömer Bolat'a ilettik. Konunun üzerine gidiyorlar, araştırıyorlar. Bu konuda Ticaret Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan ile görüşeceğiz. Bununla ilgili bir tarife mi belirlenir tavan fiyat mı uygulanır bilmiyoruz ama bu böyle gitmez."
Tüketici Konfederasyonu (TÜKONFED) Başkanı Aydın Ağaoğlu ise "sudan sebepler"le su fiyatlarının inanılmaz artırıldığını söyledi. Esnaf odasına bağlı olanların fiyat tarifesine uyduğunu ancak ticaret odasına şirket kayıtlı olanların kafalarına göre fiyat belirlediğini aktaran Ağaoğlu, şunları kaydetti:
"Ticaret odasına kayıtlı firmalar fiyatı yükseltince belediyenin suları bile arttı. Yüzde 100'e yakın fiyat artışı hiçbir gerekçeyle anlatılamaz. Litresi 7,5 lirayı geçti, böyle bir şey olabilir mi' Suyun maliyeti çok yüksek değil aksine çok düşük aslında ambalajı para. Ambalajı defalarca kullanıyorlar. Buna rağmen fiyatlar çok arttı."
Erdoğan: 'Fahiş fiyatla ve tamahkarlıkla olan mücadelemiz de sürecek'
Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği Uluslararası MÜSİAD Ticaret Fuarı'nda konuşan Erdoğan, 'Türk ekonomisi fırtınalı sulardan artık serin sulara doğru yol almaktadır' vurgusu yaptıktan sonra şöyle diyordu:
"Fahiş fiyatla ve tamahkarlıkla olan mücadelemiz de sürecek. Daha fazla para kazanmak, daha çok kar elde etmek için milletin lokmasına uzanan elleri kırmakta en küçük bir tereddüt göstermeyeceğiz. Serbest piyasa ekonomisi demek vatandaşı fırsatçıların insafına terk etmek değildir.
Az gelirli vatandaşlarımız başta olmak üzere milletin refahı, huzuru, geçim sıkıntısı yaşamaması, bizim en büyük önceliğimizdir. 22 yıllık iktidarımız döneminde bu konuda hiçbir zaman taviz vermedik, bundan sonra da vermeyeceğiz."
Akkaya, yaptığı açıklamada, damacana su fiyatlarındaki fahiş yükselişin sadece İstanbul'da yaşayanları değil 85 milyonu ilgilendirdiğini belirtti. Kanunların kendilerine verdiği yetkiyle bir tarife belirlediklerini dile getiren Akkaya, buna göre dönüşümlü damacananın 90 lira, dönüşümsüz damacanın ise 95 liradan satılması gerektiğini anlattı. Birçok firmanın İstanbul Ticaret Odasına kayıtlı olduklarından esnaf odası tarifesine uymadıklarını vurgulayan Akkaya, 19 litrelik damacananın bugün 145 liraya kadar çıktığını kaydetti.
İstanbul'da ve Türkiye'de fiyat oluşumunda çift başlılık olmaması gerektiğine dikkati çeken Akkaya, "İstanbul'a il dışından gelen suların önemli bölümü, yüzde 65'i yabancı firmalara ait. Onlar da tarifelere uymuyorlar. Gerekçe ne bilmiyoruz" dedi.
Damacana su fiyatları yüzde 100 arttı
Akkaya, geçen yıl bu dönemlerde damacana suyun 60-70 lira arasında olduğunu vurgulayarak, yüzde 100 civarındaki artışı kendilerinin de anlamadığını söyledi. Nakliye maliyetlerinin gerekçe gösterildiğini belirten Akkaya, şöyle konuştu:"Geçen yıldan bu yana akaryakıt bu kadar artmadı. Başka nakliyeyi etkileyen ne var bilmiyoruz. Bir anlamda yabancılar tarifeyi belirlemiş oluyorlar. Onlar ne isterse o oluyor. 22 su firması yabancıların. Pazarın önemli bölümünü ellerinde tutuyorlar. Ekmek ve su fiyatları önemlidir. İnsanın en fazla ihtiyaç duyduğu ürünlerdir. Konuyu Ticaret Bakanımız Ömer Bolat'a ilettik. Konunun üzerine gidiyorlar, araştırıyorlar. Bu konuda Ticaret Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan ile görüşeceğiz. Bununla ilgili bir tarife mi belirlenir tavan fiyat mı uygulanır bilmiyoruz ama bu böyle gitmez."
Tüketici Konfederasyonu (TÜKONFED) Başkanı Aydın Ağaoğlu ise "sudan sebepler"le su fiyatlarının inanılmaz artırıldığını söyledi. Esnaf odasına bağlı olanların fiyat tarifesine uyduğunu ancak ticaret odasına şirket kayıtlı olanların kafalarına göre fiyat belirlediğini aktaran Ağaoğlu, şunları kaydetti:
"Ticaret odasına kayıtlı firmalar fiyatı yükseltince belediyenin suları bile arttı. Yüzde 100'e yakın fiyat artışı hiçbir gerekçeyle anlatılamaz. Litresi 7,5 lirayı geçti, böyle bir şey olabilir mi' Suyun maliyeti çok yüksek değil aksine çok düşük aslında ambalajı para. Ambalajı defalarca kullanıyorlar. Buna rağmen fiyatlar çok arttı."
Erdoğan: 'Fahiş fiyatla ve tamahkarlıkla olan mücadelemiz de sürecek'
Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği Uluslararası MÜSİAD Ticaret Fuarı'nda konuşan Erdoğan, 'Türk ekonomisi fırtınalı sulardan artık serin sulara doğru yol almaktadır' vurgusu yaptıktan sonra şöyle diyordu:
"Fahiş fiyatla ve tamahkarlıkla olan mücadelemiz de sürecek. Daha fazla para kazanmak, daha çok kar elde etmek için milletin lokmasına uzanan elleri kırmakta en küçük bir tereddüt göstermeyeceğiz. Serbest piyasa ekonomisi demek vatandaşı fırsatçıların insafına terk etmek değildir.
Az gelirli vatandaşlarımız başta olmak üzere milletin refahı, huzuru, geçim sıkıntısı yaşamaması, bizim en büyük önceliğimizdir. 22 yıllık iktidarımız döneminde bu konuda hiçbir zaman taviz vermedik, bundan sonra da vermeyeceğiz."