Konu sağlık olduğu için önce meselenin önünü arkasını görmek adına, Sağlık Bakanlığı'nca çıkartılan Aile Hekimliği yasasını dikkatlice inceleme gereği duydum.
Sağlık Bakanlığı'nın böyle bir yasayı neden ve niçin çıkartma gereği duyduğuna ilişkin kendimce empati yaparak anlamaya çalıştım.
Ne yaptığım araştırma ve analizlerin sonucu ve ne de kendimce yaptığım empati sonucu Sağlık Bakanlığı'nın bu yasal düzenlemeyi yaparken bir mantık silsilesini takip ettiği kanaatine varamadım.
Doktor değilim fakat, 33 yıllık gazetecilik geçmişim ve edindiğim bunca tecrübelerime dayanarak diyebilirim ki, ben hayatımda bu kadar saçma sapan bir düzenlemeye daha denk gelmedim.
Dünyanın 200 ülkesinde yok ama Türkiye'de var!
Sağlık çalışanlarına yönelik uzunca bir dönemdir yaşanmakta olan şiddet uygulamaları konusuna ve hekimlerin çalışma koşullarını iyileştirme yönünde neler yapılabileceğine dair kafa yorması gereken Sağlık Bakanlığı, nasıl olur da sağlık çalışanlarının aldığı maaşı tırpanlarım ve doktor-hasta ilişkisini baltalarım diye beyin fırtınası yapmış maşallah!
Her gün yüzbinlerce vatandaşımızı sağlığına kavuşturmak ve hastalanmalarını önlemek için aile sağlığı merkezlerinde aralıksız çalışan hekim ve sağlık çalışanlarının içinde bulunduğu zorlukları görmesi ve sorunları çözmesi gereken Sağlık Bakanlığı'nın söz konusu anti demokratik ve bilim dışı bu yasal düzenleme saçmalığından, acilen dönmesi gerekiyor.
Her yönüyle sorunlar yumağına dönüşmüş sağlık sisteminin düzeltilebilmesinin yolu, birinci basamak sağlık hizmetlerinin ve koruyucu hekimlik uygulamalarının güçlendirilmesidir.
Ülkemizin hem maddi kaynakları hem de sağlık alanındaki insan kaynağı, bunu fazlasıyla yapabilecek yetkinlikte ve yeterliliktedir. Burada eksik olan tek husus, siyasi iradenin olmayışıdır.
Kendi içinde taşıdığı çelişkili uygulamalar ile hekimlerle hastaları karşı karşıya getirerek şiddete zemin hazırlayan ve karmaşık hesaplamalar ile ulaşılması mümkün olmayan ve ayrıca halk sağlığı için faydasız bir performans kriterleri içeren bu yasal düzenlemeden ivedilikle vaz geçilmesi hayati derecede önemlidir.
Hekimlerin ve aile sağlığı çalışanlarının iş ve gelir güvencesini ortadan kaldıran, çalışma koşullarını eziyete dönüştürecek bir yönetmelik hazırlayan Sağlık Bakanlığı'nın, ileride başına sorun açacak bu düzenlemeyi iptal etmesi en mantıklı uygulama olacaktır.
Mevcut şartlarda aile hekimliği sistemi ebe ve hemşireler için çalışılabilir olmaktan çıkmıştır.
Aile sağlığı çalışanı olmayan birimlere yapılan görevlendirmeler hakkaniyetsizdir ve olağanüstü iş yükü ile hata riskini artırmaktadır.
Bu yönetmelik halkın sağlığını, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının özlük hakları ve çalışma koşullarını iyileştirmek bir yana, yaşanmakta olan sorunları daha da derinleştirecektir.
Aslına bakılırsa, kamusal bir hizmet olan birinci basamak sağlık hizmetlerinin fiziki ve tıbbı donanımı ve aile sağlığı merkezleri kamu tarafından sağlanmalıdır.
Yeterli hemşire yok, ebe yok, teknisyen yok.
Peki, neden yok? Çünkü ödenek yok.
Niçin ödenek yok? Çünkü bizim iktidarımızın artık satacak bir şeyi de yok.
Aile hekimlerine ve tüm sağlık çalışanlarına emekliliğe yansıyacak tek kalemden oluşan, insanca yaşamaya yetecek düzeyde, izin kullandıklarında, hastalandıklarında, çocuğu olduğunda veya ailesinden biri öldüğünde kesilmeyecek maaş ödenmek zorundadır.
22 yılda 536 milyar dolar faiz ödemek zorunda kalmasaydın.
Kendi beceriksiz yönetim anlayışınızın bedelini veya faturasını, neden sağlık çalışanlarına ödetiyorsunuz?
Medeni ülkelerde bu tip durumlara muhatap olmuş bir Sağlık Bakanı'nı, bir dakika görevde saklamazlar.
Yol yakınken siz en iyisi istifa edin Sayın Bakanım. Yoksa ileride gerçekten de başınız çok ağrıyacak!
- Emekli maaşı senin sabah kahvaltın / 19.11.2024
- Halk ‘Mansur Yavaş’ diyor / 18.11.2024
- Sağlık Bakanı istifa etmeli / 14.11.2024
- Milli olmayan partiler kapatılmalı / 13.11.2024
- İktidara kızıp, devlete ateş etme! / 12.11.2024
- TS küme düşecek / 11.11.2024
- Düzenbaz, sahtekâr Standard & Poor's / 07.11.2024
- Sağlık Bakanlığı delirmiş olmalı! / 06.11.2024
- Atatürk başlattı, Haydar Baş tamamladı / 05.11.2024