Dünyayı at edip binen, eşek edip süren bu ve benzeri vampir kuruluşların akıllarıyla yetişen adamlardan birini, ülkemizde Maliye Bakanı yapıyoruz.
İktidarından muhalefete, akademik camiadan sözde iktisatçı şarlatanlara kadar herkes bu sahtekâr kuruluşların zırva masallarıyla yatıp kalkıyor.
1860 yılında Henry Varnum Poor tarafından kurulan bu cambaz şirket, aslında tek bir iradeye hizmet ediyordu.
Rothschild ailesine!
Bakınız bu şarlatan kurum en son, bizim yerin dibine batmış ve kendisini o bataktan çıkaracak yiğidi bekleyen ekonomimiz hakkında neler saçmalamış.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's (S&P), Türkiye'nin kredi notunu "B+"dan "BB-"ye yükseltirken, kredi notu görünümünü "durağan" olarak belirlemiş.
Bak sen!
Açıklamada, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) sıkı para politikası duruşunun, Türk yetkililerinin lirayı istikrara kavuşturmasına, enflasyonu düşürmesine, rezervleri yeniden inşa etmesine ve finansal sistemi dolarizasyondan arındırmasına olanak sağladığı aktarıldı.
Bu tür sahte derecelendirme kuruluşlarının asıl ve tek bir amacı vardır.
ABD dolarına hükmeden ve doları basma hakkına sahip olan Rothschild ailesi adına iş gören bu paravan şirketler, düzenledikleri bu türden sahte raporlarla, bütün dünya devletleri ve ekonomileri üzerinde büyük tahribatların oluşturulmasını sağlamayı başarıyorlar.
S&P'nin açıklamasında, enflasyonun tek haneli seviyelere indirilmesi ve Türk lirasına ve daha geniş anlamda yerel sermaye piyasalarına olan uzun vadeli güvenin yeniden tesis edilmesi konusunda daha fazla ilerleme kaydedilmesi halinde notun yükseltilebileceği belirtildi.
Tam bir Düyûn-ı Umûmiye buyruğu!
Açıklamada, ücret belirlemede artış oranının, hükümetin 2025 yılsonu enflasyon hedefi olan yüzde 17 yerine, yaklaşık yüzde 44 olan 2024 enflasyon oranına endekslenmesinin, enflasyonla mücadele programı için bir risk olduğuna işaret edildi.
Ücret anlaşmasının bu iki uç nokta arasında belirleneceğinin varsayıldığı aktarılan açıklamada, ancak yüzde 30'dan yüksek herhangi bir artış oranının enflasyonla mücadele sürecini uzatacağı kaydedildi.
Açıklamada, ülkede 2028'e kadar planlı herhangi bir seçim olmaması nedeniyle, kademeli mali ve gelir politikası sıkılaştırması yoluyla talebi ve enflasyonu baskılamak için alan olabileceği belirtildi.
Yıl 2016…
Cumhurbaşkanı Erdoğan aynı derecelendirme kuruluşu için şunları söylemişti: "Türkiye gibi kendi ayakları üzerinde duran bir ülkeye durağan diyor. Bu sefer durağan da demediler, puanı, notu düşürdüler.
İstediğiniz kadar düşürün, Türkiye'nin gerçeği bu değil. Türkiye yatırımlarına, kalkınmaya devam ediyor.
Bunların eline üç beş kuruş para koy, istediğin notu al. Bunlar böyle çalışıyor. Talimatı nereden aldıklarını da biliyoruz. Bunlar 'yalancı çoban'" demişti.
Vallahi Sn. Cumhurbaşkanımız o zaman bu açıklamasıyla doğru söylemişti.
Peki ya şimdi…
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Türkiye'nin kredi notu SP tarafından bu yıl içinde ikinci kez yükseltilmiştir. Üç büyük kredi kuruluşu, bir yılda iki kademe not artışıyla programımıza duydukları güveni göstermişlerdir" ifadelerini kullandı.
Dün başka bugün başka dalga dümen manasız açıklamalara alıştık.
Ne diyor derecelendirme kuruluşu:
Asgari ücret ve emekli maaşlarını sakın ha yüzde 17'nin üzerinde artırma!
Sıkılaştırılmış para politikalarına aynen devam edin.
Piyasalara asla devlet müdahalesinde bulunmayın.
Ucuz kredi vermeyin.
Tarım-hayvancılık ve çiftçi kesiminin ağlayıp sızlamasına aldırmayın.
Asla para basmayın.
Tasarrufa gidin ve kuru ekmeğin fayda ve faziletlerini anlatın.
Aziz Türk milleti!
Dünyanın en büyük yer altı ve yer üstü kaynaklarına sahip olan bu cennet vatanda sefilleri oynamak demek ne demek?
Bir taraftan para basma ve ücretleri sakın artırma diye bizim uydu siyasetçilere ayar veren bu şerefsiz kuruluşlar, öte yandan çoğu kendi yandaşları olan bankaların kasalarında 25 trilyon liraya yakın biriken mevduat cinsinden parayı sakıncalı görmüyor.
Çünkü o paranın çoğu onların.
Güya sihirli bir sözcük olan sıcak para adıyla dolar olarak ülkemize gelen söz konusu ailelerin parası, yüzde 50 olan faizden büyük paralar kazanmak için TL'ye çevriliyor.
Aynı eller, TL'den istedikleri zaman diliminde tırlar dolusu para kazanmaya devam ederken, doların sabit kalmasına dikkat ediyor.
Hem dolar getirip TL'ye çevirerek bizi kaz gibi yoluyorlar, hem de tekrardan aynı kurda seyreden dolara dönüş yaparak defolup gidiyorlar.
Bizim maliyemiz de bu duruma şapka çıkarıyor. Ahalimiz de hiç bu konulara kafa yormadığı için, "Vay be bak sabrettik ama sonunda düzelme oluyor galiba" diye seviniyor.
Sözde iktisatçı profesörleri dinliyorum. Aman Allah'ım! Kendimi bir yerlerden aşağı atasım geliyor. Ülke baştan aşağı tel tel dökülüyor, profesörümüz, "Demek ki Şimşek politikaları işe yarıyor" diyor. Muhalefetimiz ise erken seçimden bahsetmemek için köşe bucak kaçıyor.
Son günlerde tartışma konusu yapılan Esenyurt Belediyesi için kıyametler koparan muhalefet, 85 milyonu zerre umursamıyor.
10 yıl önce şu veya bu şekilde terör odaklarıyla konuşan sadece bu adam mıydı?
Sıra oraya gelirse gerçekten de birileri için bir o kadar daha hapishane yapmak lazım gelebilir.
Bu arada bazı geri zekalı adamlardan şu sözü duyuyorum. Ahmet Özer bilmem hangi kökenden olduğu için tutuklanmış.
Bu ülkede yaşayan insanların adına, 'Türk' denir.
Türkiye Cumhuriyeti devletini kuranlara, Türk denir.
Türk adı bir ırkı değil, kültür birliğini temsil eden eşsiz bir tanımdır.
Bu tanım ve tarifin ne anlama geldiğini çok kez ve çok detaylı olarak yazdık ama Türkiye'de herkes bir mektep maşallah.
Başlığa son bir atıf.
Bu kuruluşların amacı Türkiye gibi ülkelerin kaderleri ile oynamak ve onları kendi yörüngelerinde tutmak.
Şerefsiz alçaklar!
- Emekli maaşı senin sabah kahvaltın / 19.11.2024
- Halk ‘Mansur Yavaş’ diyor / 18.11.2024
- Sağlık Bakanı istifa etmeli / 14.11.2024
- Milli olmayan partiler kapatılmalı / 13.11.2024
- İktidara kızıp, devlete ateş etme! / 12.11.2024
- TS küme düşecek / 11.11.2024
- Düzenbaz, sahtekâr Standard & Poor's / 07.11.2024
- Sağlık Bakanlığı delirmiş olmalı! / 06.11.2024
- Atatürk başlattı, Haydar Baş tamamladı / 05.11.2024