Haydar Baş’ı duymadınız bari Hüseyin Baş’ı duyun

Türk siyasetinin tek farklı partisi hangisidir, sorusunun bendeki cevabı Bağımsız Türkiye Partisi'dir.

Aynı şekilde Türk siyasetinde farklı lider hangisidir, sorusunun cevabı da, dün Merhum Prof. Dr. Haydar Baş idi bugün Hüseyin Baş'tır.

21 yıllık tek parti iktidarı, ülkemizin önünü tıkadı. Ekonomik olarak, siyasi olarak, sosyal olarak önümüz tıkandı. 

Büyük bir afet yaşadık ve de seçim sürecindeyiz. İktidar 11 ili yeniden inşa edeceğini açıklıyor. Yapılacak konut sayılarını ilan ediyor. Kime, yaptıracakları ise ayrı bir başlık. 

Peki, bu konutları vatandaşa bedava mı verecekler? Afet çadırlarına elektrik sayacı takan bir anlayışın afet konutlarını bedava vatandaşa vereceğini Pollyanna bile düşünmez. Yani vatandaşı yine borç, yine faiz bekliyor.

BTP liderinin itirazı var 

Medya görmese de Hüseyin Baş, kadrosu ve kurmaylarıyla beraber depremin ilk gününden bu tarafa ellerindeki imkânları, afetzedelerin emrine verdiler. 

'Şimdi bir olma zamanı' sloganını fiili olarak yansıttılar. Hükümete çözüm ve vatandaşa da umut sundular. Ama iktidar ve muhalefet duymuyor, görmüyor. 

'Devlet afet durumlarında ev satmaz, zararı ücretsiz karşılar'

Sayın Baş yine afet bölgesine gitti ve iktidarın, afet konutları projesine 'itiraz etti'. Kahramanmaraş'ta konuşan BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş şöyle dedi:

"Hepimizin anası devlet, babası devlet, büyüğü devlet, koruyucusu devlet. Bizim sigortamız kimdir, devlettir. 

O zaman devletlerin ve hükümetlerin ne yapmaları gerekir? 

Böyle afet durumlarında insanlardan para alarak onlara ev vermek değil, onların zararlarını üzerine alarak bu insanlara yardımcı olmak ve sigorta gibi işleyerek size bunları teslim etmek durumundadır zorundadır. 

Devlet bunu yapar. Neden bunu yapar? Eğer bu binanın yıkılmasında müteahhit sorumlu değilse, yapı denetim firması sorumlu değilse, belediye sorumlu değilse, hükümet sorumlu değilse sizler, hiç sorumlu değilsiniz. 

Bu kadar zincirde sorumluluk kala kala oradaki bir vatandaşımıza kalıyor, bu kabul edilemez. 

Dolayısıyla yetkililere de buradan sizinle birlikte sesleniyoruz; burada yapılacak olan evler, binalar daireler insanlara parayla satılamaz. Bu bir mecburiyettir, bu bir hukuktur, bu bir haktır." 

Devlet büyüklüğünü göstermek zorundadır

Sayın Baş sözlerine şöyle devam etti:

"Bu devlet büyük devlettir, bu millet büyük bir millettir, tarih boyunca kucaklaşmayı kenetlenmeyi ve zorlukların üstesinden gelmeyi başarmıştır. 

Bu zorluğun da çok güzel bir biçimde inşallah üstünden geleceğiz ve çok daha güzel Maraşlar çok daha güzel Hataylar çok daha güzel Adıyamanlar, Diyarbakırlar, Osmaniyeliler… Buraları hep birlikte yeniden inşa edip çocuklarımıza emanet edeceğiz. 

Bu çocuklarımız orada güzel güzel yaşayacaklar inşallah. Bize düşen budur, bizim vazifemiz budur. Allah bunu yapmayı hepimize nasip etsin diyorum, tekrar çok geçmiş olsun diyorum".

Devletin buna gücü yeter mi?

Devlet, vatandaşın maddi mağduriyetlerinin tamamını karşılasın, çıkışına birilerinin aklına 21 yıllık fitneyi getiriyor: Nasıl yapsın, kaynak nerede?

Emin olun yerde. Hem de her yerde.

Dünya 'bor' rezervlerinde Türkiye kaçıncı sırada? Birinci.

Dünya 'toryum' rezervlerinde Türkiye kaçıncı sırada? İkinci.

Dünyadaki değerli taş rezervlerinin % 40'ı Türkiye'de.

20 milyar ton linyit rezervlerimiz var.

500 milyar dolarlık mermer rezervine sahibiz. 

Altın rezervleri

Amerika Birleşik Devletleri, FED'nin kasasında 8 bin133 ton altın var.

Bizim Merkez Bankamızda ise geçen yıl ithal edilen 148 ton altın ile Türkiye Merkez Bankasının altın rezervi 542 tona ulaşmış.

Sıkı durun

Dünyadaki altın rezerv miktarı 42 bin 500 ton.

Türkiye'deki tespit edilmiş rezerv miktarı ise 6 bin 500 ton. Dünya altınının 6'da biri Türkiye'de. 

Dünyada yılda 2 bin 500 ton altın üretiliyor. Türkiye'de ise yılda 10 ton altın üretiliyor. Onu da yabancılar üretiyor.

Ama Türkiye, 250 ton altın satın alıyor. Üstelik Türkiye yılda ürettiği 10 ton altınla, Avrupa'da ikinci sırada. 

Özetle Merhum Prof. Dr. Haydar Baş'ın, 20 yıl dile getirdiği, 'Avrupalı bilim insanlarının tespitlerine göre Türkiye'nin yeraltı kaynaklarının ham bedeli 3 katrilyon dolar. Ben bu madenleri devlet-millet işbirliği ile işleteceğim. Bu kaynaklar karşılığında senyoraj hakkımı kullanıp, milli paramızı devreye koyacağım' diyordu.

Şimdi aynı şeyleri BTP lideri Hüseyin Baş diyor. 

Bu kaynaklar ve bu kafa ile devlet, vatandaşına bedava ev yapabilir mi, yapamaz mı?

Gör artık Türkiye!