Türkiye bir sosyal devlet midir? Bu soruyu iktidara sorsanız tabii ki, der. Muhalefete sorsanız, kem küm eder ama evet, der. Geçim derdi olmayanların cevabı da, evettir.
Ben, sana soruyorum kardeşim; Türkiye Cumhuriyeti sosyal bir devlet midir?
Sakın! İktidarın, sosyal yardım altında dağıttığı sadakalara, belediyelerin özel seçili ihtiyaç sahiplerine verdiği yardımlara vs. bakarak, 'evet, sosyal devlettir' cevabı verme.
Cevap için önce sosyal devlet nedir, nasıl olmalıdır, sorusunun cevabını bilmek lazım.
Sözlükte; Sosyal devlet, vatandaşların ekonomik ve sosyal durumuyla ilgilenen, onlara asgari bir yaşam düzeyi sağlamaya çalışan, aynı zamanda sosyal güvenliği ve adaleti temin edecek faaliyetlerde bulunan devlettir, tarifi var.
Sosyal devletin özellikleri ise şöyle sıralanıyor;
1-Devlet, ezilen kesimden yana tavır sergiler.
Bugün tek parti iktidarı kimden yana tavır sergiliyor? Vergi afları ile vergi cezalarını silme ile adrese teslim kar garantili ihaleler ile yap-işlet modeli ile zenginlerden yana, bankalardan yana, yabancı sermayeden yana tavır sergiliyor.
2-Gelir adaleti amaçlanır, ekonomik uçurumlarla savaşılır.
Tek parti iktidarı bırak uçurumla savaşmayı, bırak gelir adaleti sağlamayı, kendi zengin sınıfını oluşturup vatandaşa, 'sabrı' tavsiye ediyor.
3-Zor durumda olanların ihtiyaçları devlet tarafından karşılanır.
Bugün tek parti iktidarı yaklaşık 4 milyon haneye (16 milyon insana) 'sosyal yardım' adı altında sadaka veriyor ki, verdiği bu yardımlar yılda ödedikleri faizin binde biri bile değil.
4-Sosyal adaleti sağlamak devletin temel politikaları arasında yer alır.
Tek parti iktidarının 22'ci senesinde Türkiye nüfusunun 20'sini oluşturan toplam gelirden yüzde 49,8'e pay alırken en düşük gelire sahip yüzde 20'nin aldığı pay yüzde 5,9 ise orada adalet değil zulüm vardır.
5-Devlet işçiyi, işverene karşı hukuk ile korur.
Ülkemizde fakirlik sınırı ne kadar? 20 bin küsur TL. Asgari ücret; 17 bin 2 TL. Kim, kimi koruyormuş?
İnsanlar gelecek korkusuyla evlenmiyor, çocuk sahibi olmak istemiyor. Aileler parçalanıyor, kadın cinayetleri tavan yaptı.
Milli kimliğimiz kaybolma derecesine geldi. Ahlak noktasında herkes şikayetçi. Nerede sosyal devlet?
Bugün paran kadar eğitim, paran kadar sağlık hizmeti alırsın, noktasında mıyız? Evet. Hani sosyal devlet?
'Kimse bize İslam'ı öğretmeye kalkmasın' çıkışı ile dindar profili ve 'aynı zamanda iyi bir ekonomistim' çıkışıyla da ekonomiyi bilen bir zihniyetin 22 yıldır yönettiği ülkemizde 34 milyon kişi bankalara borçlu. Yani faize batmış. 37 milyon kişi bahis, şans oyunu, loto-toto, piyango oynuyor. Yani millet kumarbaz olmuş.
Cezaevleri yetmediği için tek parti iktidarı yargıda 'hükmü geriye bırakma' 'tutuksuz yargılama' ve 'şartlı salıverme' yöntemleri geliştirdi. Buna rağmen cezaevlerinde 360 binden fazla tutuklu ve hükümlü var.
Demek ki, tek parti iktidarı devlete, sosyal devlet vasfını kaybettirmiş.
Vasıf kaybının millete yansıması nasıl oldu?
Bu sorunun cevabını geçen yıl BTP lideri Hüseyin Baş'ın şu açıklamasından vereyim;
"Bakınız son 10 yılda, belki 20 yılda ülkedeki en büyük en olumsuz değişimlerden biri nedir biliyor musunuz arkadaşlar?
Bunu ben gençlikte de görüyorum. Bizim insanımızda inanılmaz bir materyalist bakış açısı gelişti.
Bunun sebebi nedir biliyor musunuz? Bunun sebebi yoksulluktur, bunun sebebi yokluktur. Sen insanı yokluğa mahkum ettiğin sürece insanlar materyalist, çıkarcı, pragmatist ve hatta oportünist bir hal alıyor."
Yoksul vatandaşın olduğu bir devlet sosyal devlet olamaz
Yine geçen yıl BTP lideri Hüseyin Baş, gazetemize verdiği özel mülakatta şöyle diyordu;
"Yeni açlık sınırı rakamları açıklandığında asgari ücret, yine açlık sınırının altında kalacak.
Bu noktada biz diyoruz ki, yoksul vatandaşın olduğu bir devlet, sosyal devlet olamaz.
O zaman yoksul vatandaş olmayacaksa, devlet o denklemi kurup, gerekeni vatandaşına verecek. Model budur...
Bunun haricindekiler hiç bir şey değil. Bunu yapmıyorsanız siz, sosyal devlet değilsiniz. Adını ne koyarsanız koyun...
Kendi kendinize bir ekonomik çark oluşturuyorsunuz, yürümeye çalışıyorsunuz. Sonuç aynı sefalet, aynı yoksulluk, aynı hayal kırıklıkları...
Dünyada bu Türkiye'ye has bir durum. Bu kadar kötü bir ekonomi yönetimi olamaz... Bunun çözümü bizim elimizde.
Milli Ekonomi Modeli bu topraklar için yazılmış. Bunu Rusya ve Çin uyguluyor. Avrupa, Amerika uyguluyor, biz uygulayamıyoruz".
Netice olarak tek parti iktidarı ile sosyal devlet olmaktan çıktık, demokratik krallığı dönüştük.
- Sosyal devlet ancak BTP ile mümkün / 01.12.2024
- Sosyal devletten demokratik krallığa / 30.11.2024
- Kıbrıs’a NATO kılıfı / 29.11.2024
- Jennifer Lopez, Sudeysi, Kabe ve Erdoğan / 28.11.2024
- AKP ve MHP, Türkiye’nin gerçek düşmanını perdeliyor / 27.11.2024
- Tam bağımsız Türkiye için vakit tamam, söz konusu vatandır / 25.11.2024
- Sinirde Avrupa’da birinci dünyada ikinci olmuşuz / 24.11.2024
- Tarımı bitirdiler… Şahidim Sayın Erdoğan’dır / 23.11.2024
- Ümmü'l-Benin gibi Ehl-i Beyt’i sevmek / 22.11.2024