Kıbrıs, biziz için değerlidir. Çünkü Kıbrıs yavru vatan filan değil anavatandır.
Kıbrıs, bizim için değerlidir. Çünkü Peygamber Efendimizin Halası o topraklardadır.
Kıbrıs, bizim için değerlidir. Çünkü Kıbrıs halkı hem soydaşımız, hem de dindaşımızdır.
Kıbrıs, bizim için değerlidir. Çünkü Kıbrıs, Akdeniz'in anahtarıdır.
Yıl 1923. Akdeniz de yapılan bir tatbikatı izleyen Atatürk etrafında bulunan subaylara:
"Türkiye'nin yeniden işgal edildiğini ve Türk kuvvetlerinin sadece bu bölgede direndiğini düşünelim, ikmal yollarımız ve imkânlarımız nelerdir?" sorusunu sorar.
Subaylar birçok görüş ve düşünce ileri sürerler, Atatürk hepsini sabırla dinler, sonra elini haritaya uzatır:
"Arkadaşlar, Kıbrıs düşmanın elinde bulunduğu sürece, bu bölgenin ikmal yolları tıkanmıştır. Kıbrıs'a dikkat ediniz, bu ada bizim için önemlidir" der.
AKP iktidarı nasıl bakıyor Kıbrıs'a? 'Besleme, Yes bee Annan'
Kısa bir tarih turu
Her ne kadar AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, 'Sultan Abdülhamit 33 sene gram yer kaybetmeden Osmanlı'yı yönetti' dese de, resmi belgeler ile sabittir ki, Osmanlının en çok toprak kaybeden padişahı 2. Abdülhamit'tir.
Kıbrıs'ta bu toprak kayıplarından birisidir. Hem de savaşsız, silahsız kaybettiği vatan toprağıdır Kıbrıs.
2. Abdülhamit her yıl 92.799 sterlin (22 bin 936 kese altın) karşılığında Kıbrıs'ı, İngiltere'ye verdi.
Osmanlı'nın, I. Dünya Savaşı'na karşı safta girdiği için İngiltere, Kıbrıs'ı ilhak ettiğini açıkladı.
Kıbrıs başlığı Lozan'da da netliğe kavuşamadı. Özellikle 2. Dünya savaşından sonra adada yaşayan Ermeni ve Rumlar örgütlenerek, Türklere karşı soykırım başlattılar.
İngiltere olayları diplomasi yoluyla önlemeye (!) çalışır ve 1960 yılında Kıbrıs Cumhuriyeti ilan edilir.
Alınan kararda Kıbrıs Cumhuriyeti'nde, Kıbrıslı Rumlar % 70, Kıbrıslı Türkler ise % 30 temsiliyet hakkına sahiptiler. Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Kıbrıslı Rumlardan, Cumhurbaşkanı yardımcısı ise Kıbrıslı Türklerden seçilecekti.
Ama Rumlar, adanın tamamını istemektedir. Rumlar 1963 ve 64 yıllarındaki katliamları ile bu niyetlerini ortaya koyarlar.
BM, 1964 yılında adaya barış gücü gönderir. Bunu kabul edemeyen Papaz Makarios 64'te Kıbrıs Cumhuriyeti'ni kuran anlaşmaları feshettiğini, açıklar.
Rum vahşeti ise artarak devam eder ve neticede Türkiye 20 Temmuz 1974 tarihinde garantör devlet olarak adaya müdahale eder.
Gerçekleşen barış harekâtından sonra ada, kuzey ve güney Kıbrıs olarak ikiye bölünür. 15 Kasım 1983 tarihinde KKTC kurulur ve bugünlere gelinir.
2002'de AKP iktidar oldu. ABD ve AB istekleri doğrultusunda Erdoğan iktidarları toprak dahil bir çok tavize evet, dedi.
Hatta 2004 yılında Erdoğan, ABD'deki Harvard Üniversitesi'nde yaptığı konuşmada: "Adanın şu an % 36'sı KKTC'nin yaşam alanıdır. Belli bir oranda toprağı Rumlara verebiliriz" diyordu.
Ama Rumların tatminsizliği yüzünden (Elhamdülillah) adada toprak kaybetmedik.
Denktaş 2012'de vefat etti. Yeni masalar kurulmaya devam etti. Sonuç çıkmadı, çıkmazdı da.
Bu masalara, sözde barış ve iki toplumlu devlet anlayışlarına ülkemizde karşı çıkan dün Prof. Dr. Haydar Baş bugün Hüseyin Baş'tı.
Kıbrıs için yeni masa
Bakın BTP Lideri Hüseyin Baş'tan başka kimse Kıbrıs'ı konuşmuyor. 15 gün önce Sayın Erdoğan'ın, Rum kesimi başkanı olan şahısla verdiği poz sonrası, 'Kıbrıs'ın 1 metresini vermek, Türkiye'yi vermektir' başlığıyla açıklama yapan Sayın Baş, Rum liderin, ABD başkanı ile görüşmesini örnek göstererek, Kıbrıs üzerinde bitmeyen Haçlı planlarına dikkat çekti.
Şimdi öğrendik ki, Rum lider, ABD başkanı Biden'den, kendilerini NATO'ya almaları için talepte bulunmuş.
Akabinde NATO Genel Sekreteri Rutte ülkemize geldi ve Sayın Erdoğan ile görüştü. Bildik açıklamalar içinde Rutte'nin şu sözü öne çıktı: "Giderek öngörülemez hale gelen bir dünyada Türkiye, İttifakımıza paha biçilmez katkılarda bulunarak güney kanadımızdaki caydırıcılığı güçlendiriyor."
Güney kanatta neler olur?
İsrail, Müslümanları katlediyor.
NATO-ABD desteğiyle terör örgütü PKK-YPG-PYD, Irak'taki gibi bir devletçik kurma hedefine doğru ilerliyor.
Rumlar, NATO'ya girmek istiyor.
Rumlar, NATO'ya girebilir mi? Terörist besicisi Finlandiya ve Kutsal Kitabımız yakan İsveç girdiğine daha doğrusu Sayın Erdoğan'ın onayı ile NATO üyesi olduklarına göre Rumlar da üye olur.
Vatandaşa da, 'AB tam üyelik sürecimiz hızlandı, yakında tam üyeyiz' derler. ABD F-16'ları verir, F-35'leri yeniden gündeme getirirler. Avrupa Birliği de, mülteciler için birkaç milyar euro fazladan verir. Herkes kabullenir.
Bu sadece iktidarın sorumluluğu mu?
Soru BTP lideri Sayın Baş'a ait. Cevabı da kendisi verdi;
"Bu sadece iktidarın sorumluluğu mu? Hayır, ana muhalefet liderine, 'Kıbrıs hakkında ne düşünüyorsunuz' diye soruyorlar. O da, 'Kıbrıs'ta Cumhuriyetçi Türk Parti (CTP) var. Bizim kardeş partimiz. Biz onu destekliyoruz' diyor.
CTP'nin özelliği ne biliyor musunuz?
CTP, 'Rumlarla birleşelim, burada tek bir devlet olalım' diyen parti. Kıbrıs'ta Rumlarla birleşmeyi isteyen partiye bugün Türkiye'de ana muhalefet sahip çıkıyor.
Dönüyorsun buraya, bizim Kürt kardeşimizle bir gün savaşımız olmamış, dilimiz aynı, kültürümüz aynı, dinimiz aynı, medeniyetimiz aynı, akrabalıklarımız var.
Kıbrıs'ta birleşelim, diyenleri destekleyenler buraya gelince bölünelim, diyenleri destekliyorlar. Bakın bu zihniyette, bu düşünce yapısında olan bir partiye oy veremezsiniz.
Bu ülkede ne iktidara, ne ana muhalefete, ne de 'terörist başını Meclis'te konuşturalım' diyen bir partiye oy veremezsiniz, bu olamaz. Bunlar artık basit siyasi tercihlerin çok ötesine geçmiş durumlar artık uyanmamız lazım, kendimize gelmemiz lazım."
Ne AKP, ne CHP, ne MHP! Tam bağımsız Türkiye için vakit tamamdır. Çünkü söz konusu vatandır.
- Jennifer Lopez, Sudeysi, Kabe ve Erdoğan / 28.11.2024
- AKP ve MHP, Türkiye’nin gerçek düşmanını perdeliyor / 27.11.2024
- Tam bağımsız Türkiye için vakit tamam, söz konusu vatandır / 25.11.2024
- Sinirde Avrupa’da birinci dünyada ikinci olmuşuz / 24.11.2024
- Tarımı bitirdiler… Şahidim Sayın Erdoğan’dır / 23.11.2024
- Ümmü'l-Benin gibi Ehl-i Beyt’i sevmek / 22.11.2024
- Mevzu kılıç kaldırmak değil, Atatürk / 21.11.2024
- AKP, Türkiye’de fakirliği bitiren partidir! / 20.11.2024
- Türk Milleti nasıl sıradanlaştırıldı? / 18.11.2024