O, 21. Yüz yılın Ahmet Yesevi'siydi, Hacı Bektaş-ı Veli'siydi, Mevlana'sıydı, Yunus'uydu. O, 21. Yüz yılın Hoca Atatürk'üydü.
O, 21. Yüz yıldan Gadir Hum'a şahitlik etmiş ve ettirmişti. O, 21. Yüz yıldan Sakife'deki seçime hayır, demişti. O, Kerbela'da İmam Hüseyin'in (a.s) kanıyla başlayan dirilişin bu yüz yıldaki sancaktarıydı.
O, hakikat ehliydi. Hakikat ehli diridir, ölmez. Haydar Baş'ta bizim için ölmedi, ölmez. Çünkü biz, onun ile yaşıyoruz. Nasıl mı? Basitçe şöyle anlatayım:
Eğer insan konuşuluyorsa ve senin aklına Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirleri geliyorsa demek ki Haydar Baş ölmemiş.
Eğer konu eğitim, sağlık ve senin aklına Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirleri geliyorsa demek ki Haydar Baş ölmemiş.
Eğer mevzu ekonomi, milli para, faiz, kur, enflasyon ve senin aklına Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirleri geliyorsa demek ki Haydar Baş ölmemiş.
Eğer konu dünyanın sömürülmesi, kapitalizm ve senin aklına Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirleri geliyorsa demek ki Haydar Baş ölmemiş.
Konu ABD, AB, İsrail ve bunlarla dost olanlar ise ve senin aklına Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirleri geliyorsa demek ki Haydar Baş ölmemiş.
Konu İslam dünyasında akan kan, BOP ise ve senin aklına Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirleri geliyorsa demek ki Haydar Baş ölmemiş.
Eğer gündem Atatürk, malum Atatürkçüler ve Atatürk düşmanları ise ve senin aklına Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirleri geliyorsa demek ki Haydar Baş ölmemiş.
Konu Kürt, Türk, Laz, Çerkez ise ve senin aklına Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirleri geliyorsa demek ki Haydar Baş ölmemiş.
Konu Sünni, alevi, Şii, Caferi ve bunlar üzerinden yapılmak istenen ayrım, kargaşa ise ve senin aklına Prof. Dr. Haydar Baş'ın fikirleri geliyorsa demek ki Haydar Baş ölmemiş.
Konu 'kul olmak' ve senin aklına Prof. Dr. Haydar Baş'ın teslimiyeti, fiilleri ve fikirleri geliyorsa demek ki Haydar Baş ölmemiş.
Konu Alemlere Rahmet Hz. Muhammed ve senin aklına Prof. Dr. Haydar Baş'ın muhabbeti ve sadakati geliyorsa demek ki Haydar Baş ölmemiş.
Konu İmam ali, Hz. Fatıma, Hz. Hasan, Hz. Hüseyin (Ehl-i Beyt) ve 12 Hak İmam ise ve senin aklına Prof. Dr. Haydar Baş'ın bu seçilmişlere inancı, muhabbeti ve sadakati geliyorsa demek ki Haydar Baş ölmemiş.
Ya gelmiyorsa? Haydar Baş yine ölmemiştir. Çünkü hakikat ehli ölmez. Ölen, unutanlardır.
İmam Ali (a.s) şöyle buyuruyor: "Âlim ol ki, ölmeyesin. Çünkü insanlar ölür, fakat âlimler diridirler."
Prof. Dr. Haydar Baş alimdi, arifti, bilgindi, kanaat ehliydi, eğitimciydi. Babaydı Haydar Baş.
Kapasitemiz ölçüsünde Onunla yaşamaya çalışıyoruz. Onun öğretileri ile hem hal olup anlatmaya gayret ediyoruz.
Yaşadığımız ise ayrılık hasretidir. Hiç hesapta olmayan bir ayrılık olduğu için hasreti de bir başka oluyor.
Gerçi bu mutlak ayrılığı Haydar Baş Hocamdan defaatle dinlemişizdir ama yaşamadığımız için meğer anlayamamışız.
Ne diyordu Haydar Baş Hocamız: "Hayat bir dünyadır. Ahrette bir dünyadır. İkisi arasındaki perde ölümdür. Vakit gelir, perde açılır, geçersin öteye…"
İşte 14 Nisan'da da Haydar Baş Hocamız için vakit geldi ve geçti öteye. Biz burada kaldık. Bu ayrılıktır zorumuza giden.
Yoksa Hüseyin Baş liderliğinde, Haydar Baş Hocamızın siyasi çizgisinden zerre taviz vermediğimiz gibi Ehl-i Beyt gönlümüzde, Atatürk dilimizde tam bağımsız Türkiye için aynı gayret ve kararlılıkla buradayız.
Geçen gün Meltem Tv ekranlarında Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızın dilinden Yahya Kemal Beyatlı'nın o meşhur şiirini dinledim:
"Artık demir almak günü gelmişse zamandan; Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.
Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol; Sallanmaz o kalkışta ne mendil, ne de bir kol.
Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli; Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli.
Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu! Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu.
Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler; Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler.
Birçok gidenin her biri memnun ki yerinden, Birçok seneler geçti; dönen yok seferinden."
Her ayrılık zordur, acıdır, hüzünlüdür. Ama bu ayrılık çok başka bir şey ve biz bu ayrılığı hiç hesap edememiştik Hocam.
Mevlana'ya sormuşlar 'sevgili' nasıl olmalı diye.
'Sevilecek biri olmadığı zamanlarda bile seni sevmeli. Sarılacak biri olmadığı zamanlarda bile sana sarılmalı. Dayanılmaz olduğun zamanlarda bile sana dayanmalı…"
"Aşk sandığın kadar değil yandığın kadardır" der Hz. Mevlana.
İşte Haydar Baş hayatıyla, fikirleriyle, projeleriyle, nasihatleriyle, muhabbetiyle, hatıralarıyla bugünde, yarında sarıldığımız, dayandığımız omuzdur, baştır. Ruhun şad olsun Hocam.
- Abdullah Öcalan, Bahçeli’den de, Erdoğan’dan da basiretliymiş / 02.12.2024
- Sosyal devlet ancak BTP ile mümkün / 01.12.2024
- Sosyal devletten demokratik krallığa / 30.11.2024
- Kıbrıs’a NATO kılıfı / 29.11.2024
- Jennifer Lopez, Sudeysi, Kabe ve Erdoğan / 28.11.2024
- AKP ve MHP, Türkiye’nin gerçek düşmanını perdeliyor / 27.11.2024
- Tam bağımsız Türkiye için vakit tamam, söz konusu vatandır / 25.11.2024
- Sinirde Avrupa’da birinci dünyada ikinci olmuşuz / 24.11.2024
- Tarımı bitirdiler… Şahidim Sayın Erdoğan’dır / 23.11.2024