Anayasa'da "süresi dolmadan yeniden seçim" veya "erken seçim" gibi bir kavram bulunmuyor. Türkiye'de 16 Nisan 2017 referandumu ile kabul edilen ve 9 Temmuz 2018 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan Cumhurbaşkanı Hükümet Sistemi'nde seçimlerin yenilenmesi durumu, "Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanı seçimlerinin yenilenmesi" başlığı altında Anayasa'nın 116. maddesinde düzenlenmiş durumda.
Madde 116:
Türkiye Büyük Millet Meclisi, üye tamsayısının beşte üç çoğunluğuyla seçimlerin yenilenmesine karar verebilir. Bu halde Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimi ile Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır.
Cumhurbaşkanının seçimlerin yenilenmesine karar vermesi halinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimi ile Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır.
Cumhurbaşkanının ikinci döneminde Meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi halinde, Cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilir.
Anayasada her ne kadar seçimlerin yenilenmesi olarak geçse de aslında "seçimlerin yenilenmesi" tabiri direkt olarak hatalı yapılan veya iptal edilen bir seçimin veya seçimlerin sonucunda ortaya çıkan tablo ya da olağanüstü gelişmeler sebebiyle hükümetin kurulamaması, güvenoyu alamaması, düşürülen hükümetin yerine yenisinin kurulamaması durumlarında yürütme organının oluşmaması hallerinde seçimlerin yeniden yapılması anlamına geliyor.
Ancak Anayasa'nın 116. maddesindeki "seçimlerin yenilenmesi" kavramı daha çok "erken seçim" olarak biliniyor ve kullanılıyor.
Bu maddeye göre seçimlerin olağan tarihinden önce yapılması için iki yol bulunuyor.
Bu yollar TBMM üye oy sayısı çoğunluğu ve Cumhurbaşkanı'nın kararı. Her ikisi de herhangi bir sebebe ya da koşula bağlı olmaksızın seçim kararı alabiliyor.
TBMM'nin seçimleri yenileyebilmesi için kararın beşte üç çoğunluğun yani en az 360 milletvekilinin oyuna ihtiyacı bulunuyor.
Bununla birlikte Cumhurbaşkanının da seçimleri tek başına yenileme hakkı bulunuyor.
2017 Anayasa değişikliği ile kabul edilen sisteme göre seçimlerin yenilenmesi kararını kim alırsa alsın cumhurbaşkanı ve TBMM birlikte seçime gitmek zorunda.
Yani cumhurbaşkanı sadece TBMM seçimlerini yenileyemezken, TBMM de sadece cumhurbaşkanı için seçim kararı alamıyor.
Her iki organ da ancak seçimi göze almak koşuluyla diğerinin görevine son verebiliyor.
Genel seçimlere bir yıl kala ara seçim yapılamazken, birlikte yapılacak seçimlerin yenilenmesinde süre şartı bulunmamaktadır, yani TBMM veya Cumhurbaşkanı vaktinden önce diledikleri zaman seçimlerin yenilenmesi kararı verebilir.
"Seçimlerin geriye bırakılması ve ara seçimler" başlıklı Anayasa m.78'in 1. fıkrasında, seçimlerin savaş sebebiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 1 yıl geriye bırakılmasına karar verilebilir.
Anayasanın 78. maddesinin 3. fıkrasına göre; "Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliklerinde boşalma olması halinde, ara seçime gidilir. Mesela CHP'den 30 Milletvekilinin istifa etmesi durumunda bu şartlar oluşabilir ve sandık milletin önüne konulabilir. Ara seçim, her seçim döneminde bir defa yapılır ve genel seçimden otuz ay geçmedikçe ara seçime gidilemez. Ancak, boşalan üyeliklerin sayısı, üye tamsayısının yüzde beşini bulduğu hallerde, ara seçimlerinin üç ay içinde yapılmasına karar verilir."
CHP lideri Özgür Özel'in erken seçim konusunda gerçekten samimi olması halinde bu şartların oluşması için hukuki süreç çok açıktır.
Söz konusu vatan ve milletin esenliğidir diye düşünülüyorsa, 30 Kasım 2025 Pazar günü erken seçim için sandığa gitmenin önünde hiçbir engel yoktur.
Bu tarihte erken seçime gidilmesinin önündeki tek engel, olsa olsa CHP'nin böylesine cesur bir karara imza atamayacağı gerçeği olacaktır.
Kımızı kartı bırakın, 30 milletvekilinizi istifa ettirin bu iş bitsin.
Bu arada şunu önemine binaen hatırlatmak isterim; CHP böyle bir karara imza atsa da, mevcut sistemde kendi oylarıyla kazanabilmesi hayaldir.
Bu bakımdan "Milli bir ittifak" platformu kaçınılmaz olarak gündeme gelecektir.
Atatürk ve Cumhuriyet paydasında ne kadar parti varsa bir araya gelmelidir.
Milletimizi derinden etkileyen ekonomik krizin etkilerinden kurtulmak, BTP'nin pati programında yer alan "Milli Ekonomi Modeli" tezi ile çocuk oyuncağı gibidir.
Hadi bakalım Özgür Bey…
- Dolar imparatorluğu için işlenen cinayetler -2- / 30.01.2025
- Dolar imparatorluğu için işlenen cinayetler -1- / 29.01.2025
- Tabut Otel ve devletçilik / 28.01.2025
- Muhalefet partileri gökten elçi mi bekliyor? / 27.01.2025
- Nutuk’u çok okuyun / 22.01.2025
- Harbiye Marşı'nı çok severim / 21.01.2025
- Teğmenler bu ülkenin namusudur / 20.01.2025
- Milli ittifak şart oldu! / 15.01.2025
- Anayasa 42-66-101 çarpmasın! / 09.01.2025