"İki ayyaşın yaptığı yasa sizin için muteber oluyor da, inancın emrettiği bir vak'a, nasıl reddedilmesi gereken bir olay haline geliyor?" R.T. ERDOĞANSözle söyleyen yakışmayınca kavramlar karışıyor, akıllar karışıyor ve bu karmaşada doğruyu bulmak, imkânsız hale geliyor!Sözün sahibi; BOP Eş Başkanı, Medeniyetler İttifakı Eş Başkanı, Dokunmanın ibâdetten sayıldığı, "Bu Erdoğan sünnetidir." diye yaptıkları kutsanan, Dünya Lideri Başbakan ve ben bu adama hiç inanmadım ve inanmıyorum!...Niye inanmadığımı, ûnvanlarını açıp sorgulayarak söylemeye çalışacağım:BOP EŞ BAŞKANI: Yani Büyük Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesi Eş Başkanı... Projenin diğer Eş Başkanı, Baba Bush... Nedir bu proje? İçinde Türkiye'nin de bulunduğu 22 Müslüman ülkenin sınırlarının değiştirilmesi... Bu sınır değişiklikleri, kimin yararına yapılacak? Elbette ABD ve Haçlı dünyanın!"Arap baharı" adlı bombalı demokrasi paketleriyle projenin epeycesi halledildi! Suriye'de projenin uygulaması için Müslüman kanı akıtılmaya devam ediyor! Bizim Müslüman Başbakanımızın;"Bu yola beraber çıktığımız Kardeşim" dediği ve Köşk'e atadığı Müslüman Cumhurbaşkanı Abdullah GÜL, dün basın açıklamalarında; "Avrupa Birliği ülkelerinin Özgür Suriye Ordusu'na uygulanan silah ambargosunu kaldırmalarını, memnuniyetle karşılıyoruz." dediler! * Kimdir Avrupa Birliği ülkeleri? Günümüz Haçlı Birliği olan Avrupa Birliği'ne mensup Haçlı ülkeler! * Kime silah verecekler? Suriye'de mevcut yönetime karşı dünyanın çeşitli ülkelerinden toplanmış kiralık katillerden oluşan Özgür Suriye Ordusu adlı psikopat canilere! * Onlar bu silahlarla ne yapacaklar? Kimleri öldürerek demokratlaştıracaklar? Müslüman Suriyelileri! Yani 402 yıl vatandaşımız olmuş, tamamına yakını akrabamız olan din kardeşlerimizi!...* Bu halden memnun olan kim? Nüfusunun % 98'i Müslüman olan Türkiye'nin Müslüman Cumhurbaşkanı! Müslüman Başbakan da bu Projenin eş başkanı! Bu işlerde bir anormallik yok mu? Ve ben bunlara nasıl inanayım?MEDENİYETLER İTTİFÂKI EŞ BAŞKANI: Diğer Eş Başkan, İspanya Başbakanı Luis Rodriguez Zapatero... 11 Mart 2004'te El-Kaide'nin İspanya'nın başkenti Madrid'deki 191 kişinin ölümüyle sonuçlanan bombalı saldırısından sonra, bütün İslâm Dünyasını terörist diye yaftaladıktan sonra, "terörle savaşta şiddet yerine diyalog"u önermesi üzerine başlatılan ve bizim Müslüman Başbakanın daha büyük bir iştahla saldırdığı, sarıldığı bir poje!... Özetlersek "Haçlı ile barışma/karışma" politikası... Müslüman Başbakan'ın dört elle sarılıp sahiplendiği bu "Haçlı ile barışma/karışma" politikasına, Müslüman Türk milleti ne diyor? Kur'ân'da Allah(c.c.) bu konuda ne buyuruyor? Bakıyorum;"Kendilerine kitap verilenlerden Allah'a ve ahiret gününe inanmayan, Allah'ın ve Resulünün haram kıldığını haram kılmayan, hak dîni din edinmeyen kimselerle, küçülmüş oldukları halde kendi elleriyle cizye verinceye kadar savaşın."(Tevbe-29) şeklindeki net Allah buyruğunu görünce de, din-dışı olduğunu gördüğüm bu uygulamayı reddediyor ve bu projeye îmanıma zarar verir korkusuyla ve Müslüman Eş Başkanı'na da beni de Allah ile aldatabilir endîşesiyle inanmıyorum!DÜNYA LİDERİ: Yandaşlarının, yağcılarının Dünya Lideri diye iftira ettiği Erdoğan idaresindeki Türkiye'de; subaylarımızın başına çuval geçirildi! Mavi Marmara'da 9 sivil vatandaşımız naklen yayın yapılarak katledildi! Başdanışmanı tarafından ABD'li yetkililere;"N'olur foseptiğe süpürmeyin, kullanın!" diye yalvarıldı! Anadolu'nun göbeğinde Başbakanlık Korumalarına terörist saldırı yapıldı! Sokak ortasında, çarşı iznindeki askerlerimiz gün ortası infâz edildi! Kaymakamlar, askerler, polisler, iş adamları, öğretmenler, memurlar teröristlerce kaçırılıp yıllarca tutsak edildi! Belediye otobüsünde gencecik kızımız diri diri yakıldı! Evlerimizin önüne park ettiğimiz arabalarımız kundaklandı! İmralı'daki bebek katili câni; "Bu bir isyandır, ben de başıyım! Eğer dediklerimi yapmaz yol haritamdan çıkarsanız elli bin kişiyle savaşa devâm ederim!" diye devleti tehdit etti! Daha dün Reyhanlı'da 51 vatandaşımız katledildi, yüzden fazla yaralımız var! Ve ekonomik olarak da, büyüme rekorları kırdığı söylenen Türkiye; OECD'nin "Kaliteli Yaşam Endeksi"ne göre 34 ülke arasında 34. yani sonuncu!Açlık sınırı altında yaşayan milyonlar varken; kendinin ve yandaşlarının çocuklarına yedi ceddine yetecek miktarda dünyalık kazandıran ama ülkeyi OECD'nin "Kaliteli Yaşam Endeksi"nde sıralamaya sokamayan Müslüman Başbakan'a inanmıyorum!Sahifelerce yazar, saatlerce konuşarak sebebleri çoğaltabilirim! Kıyâmet Günü'nde, Mahkeme-i Kübrâ'da seçtiğimiz yöneticilerden dolayı da sorumlu olacağımızı ve hesâba çekileceğimizi de bilerek; "iki kişiden biri" denilen "Haçlı Müslümanlar"a inanan günahkâr çoğunluktan olmak istemiyorum!Bu günaha ortak olanlara da; "Cân sizin cehennem Allah'ın!" şeklindeki Erzurum sözünü hatırlatarak insânî ve vicdânî görevimi yapıyorum..."HAKSIZLIKLARA İSYÂN ETMEYENLER, ONLARDAN GELEN MUSÎBETE KATLANMALIDIR." (Hz. Ali)Selâm, sevgi, duâ...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Mustafa Aslan / diğer yazıları
- Atatürk'ün anlatımıyla Çanakkale savaşları / 20.03.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017
- İnsandan insana, insansa... / 19.03.2017
- 'Anam bana kör dedi!' / 14.03.2017
- Söyle-ni-yorum-2 / 13.03.2017
- Hâlâ iyiler varmış şükrolsun / 10.03.2017
- Savaş ve insan / 09.03.2017
- Ben, kim miyim? / 08.03.2017
- Milli siyaset hakemliği / 07.03.2017
- Sakındığımız dostluk / 02.03.2017
- Yol özel yolcu güzel / 28.02.2017