10 Kasım günü, Gazi M. Kemal Atatürk'ün yeniden doğacağı gün olacaktır.
Cuma günü, Türk milleti, BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın "Hoş geldin Atatürk" kitabıyla tanışacak, Atatürk ile buluşacak Ankara'da.
Haydar Baş hocamızın bu muhteşem eseri, Türkiye Cumhuriyeti devletinin topyekun millet ve kurumlarıyla çökertilmek istendiği tarihin kırılma noktasında, Türk milletinin can simidi, Türk devletinin yeniden kurtuluş adresi olacaktır.
1 Hoş geldin Atatürk; 1 milyon Atatürk, on milyon, yüz milyon Atatürk olacaktır.
Hoş geldin Atatürk; Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti sevdasının gök kubbedeki hoş sadâsı ve yeniden şahlanışıdır.
Hoş geldin Atatürk; dahilî-haricî mandacı ve Haçlı oyunlarının Atatürk'ün hoş gelişleriyle bozulmasıdır.
Prof. Dr. Baş'ın "Hoş geldin Atatürk"ü ile, Türk devletinin ve milletinin gönlünde onurumuz, namusumuz ve imanımızla yaşadığımız bu aziz vatanı ve Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti devletini bize emanet eden Gazi M. Kemal Atatürk yeniden doğacaktır.
Yunus'un terennümündeki şu tecelli adeta gerçekleşecektir:
"Biz sevdik, âşık olduk, sevildik maşuk olduk.
Her dem yeniden doğarız, bizden kim usanası."
İslam'ı yok etmek ve İslam medeniyetini ortadan kaldırmak isteyenler, Alemlere rahmet Hz. Muhammed'i hedef aldılar, Kelime-i Tevhid'den "Muhammed Resulullah"ı çıkarttılar.
Aynı Haçlı düzenbazları ve işbirlikçileri, benzer oyunu Atatürk konusunda oynadılar:
İslam'ın son kalesi Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti'ni ortadan kaldırmak ve Türk milletini yok etmek isteyenler, hayatı Haçlı dünyasına karşı mücadele ile geçen ve bağımsız bir devlet inşa eden Gazi M. Kemal Atatürk'ü hedef aldılar, yüreklerden ve kurumlardan onun adını ve ilkelerini sildiler.
İki büyük oyun da bozuldu? Şeytanlar ve Deccallar saçlarını-başlarını yolarak kan ağlıyor!
Prof. Dr. Baş, yazdığı Rahmeten Lil Âlemin Hz. Muhammed ve Ehl-i Beyt Külliyatı ile ilk büyük oyunu, "Hoş geldin Atatürk" eseri ile de son büyük oyunu bozdu.
"Hoş geldin Atatürk"te muhteşem bir Türk ile tanışacaksınız.
"Hoş geldin Atatürk"te Ehl-i Beyt soylu samimi dindar bir Atatürk ile buluşacaksınız.
"Hoş geldin Atatürk"te, gerçek Atatürk'ü, hoş gelişler ola Mustafa Kemal Paşa diye karşılayacaksınız.
"Hoş geldin Atatürk"te, medeniyetimizi nefesleriyle yoğuran Hacı Bektaş-ı Veli başta olmak üzere Ehl-i Beytle ve Hz. Peygamber'in ruhaniyeti ile buluşacaksınız.
Böylece İslamcı kisveli Haçlı işbirlikçilerinin, İngiliz ve Yunan istihbaratı sözcüsü kırmızı feslilerin, bölücü azınlıkların, Rum ve Ermenici komitacı döllerinin, masonik ve mandacı Atatürkçülerin toplumun hafızasına nakşetmeye çalıştıkları "kendi imalatları olan dinsiz-karanlık Atatürk" de ortadan kalkacak, gerçek Atatürk Türkiye'yi aydınlatacaktır.
Eserde, kimlerin, küresel şeflerinin güdüleri yahut iktidar hevesleriyle, gerçek Atatürk'ü unutturup "kendilerine göre özel bir Atatürk" imal ettiğini de okuyacak, göreceksiniz.
Der ki Gazi: "Bir zamanlar gelir, beni unutmak veya unutturmak isteyen gayretler belirebilir. Fikirlerini inkâr edenler ve beni yerenler çıkabilir. Hatta bunlar, benim yakın bildiğim ve inandıkların arasından bile olabilir.
Fakat, ektiğimiz tohumlar o kadar özlü ve kuvvetlidirler ki bu fikirler, Hint'ten, Mısır'dan döner dolaşır gene gelir, verimli sonuçları kalpleri doldurur" (Afet İnan. Atatürk'ten Bilinmeyen Hatıralar, s. 6, 128)
Prof. Dr. Baş'ın "Hoş geldin Atatürk" eseri, işte Gazi'nin bu muştusunun yeşermesidir, kalpleri doldurmasıdır.
Gazi'nin 1933'teki şu veciz ikazıyla bitireyim:
"İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, et ve kemik; geçici Mustafa Kemal?
İkinci Mustafa Kemal, onu 'ben' kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil, bizdir!
O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni yaşam ve büyük ülkü için uğraşan münevver ve mücadeleci bir topluluktur.
Ben, onların rüyasını temsil ediyorum.
Benim girişimlerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir.
O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz? Geçici olmayan, yaşaması ve muvaffak olması gereken Mustafa Kemal odur!" (H. Suphi Tanrıöver, Yerli Yabancı 80 İmza Atatürk'ü Anlatıyor, s. 183)
Ankara'da, Prof. Dr. Baş'ın "Hoş geldin Atatürk" adlı eseriyle buluşacağımız Cuma günü, Gazi'nin dediği gibi, sadece 1 Mustafa Kemal Atatürk'ün yeniden doğacağı gün değil, 1 milyon, 10 milyon, 100 milyon Atatürk'ün, hepimizin yeniden doğduğu gün olacaktır.
Cuma günü, Türk milleti, BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın "Hoş geldin Atatürk" kitabıyla tanışacak, Atatürk ile buluşacak Ankara'da.
Haydar Baş hocamızın bu muhteşem eseri, Türkiye Cumhuriyeti devletinin topyekun millet ve kurumlarıyla çökertilmek istendiği tarihin kırılma noktasında, Türk milletinin can simidi, Türk devletinin yeniden kurtuluş adresi olacaktır.
1 Hoş geldin Atatürk; 1 milyon Atatürk, on milyon, yüz milyon Atatürk olacaktır.
Hoş geldin Atatürk; Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti sevdasının gök kubbedeki hoş sadâsı ve yeniden şahlanışıdır.
Hoş geldin Atatürk; dahilî-haricî mandacı ve Haçlı oyunlarının Atatürk'ün hoş gelişleriyle bozulmasıdır.
Prof. Dr. Baş'ın "Hoş geldin Atatürk"ü ile, Türk devletinin ve milletinin gönlünde onurumuz, namusumuz ve imanımızla yaşadığımız bu aziz vatanı ve Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti devletini bize emanet eden Gazi M. Kemal Atatürk yeniden doğacaktır.
Yunus'un terennümündeki şu tecelli adeta gerçekleşecektir:
"Biz sevdik, âşık olduk, sevildik maşuk olduk.
Her dem yeniden doğarız, bizden kim usanası."
İslam'ı yok etmek ve İslam medeniyetini ortadan kaldırmak isteyenler, Alemlere rahmet Hz. Muhammed'i hedef aldılar, Kelime-i Tevhid'den "Muhammed Resulullah"ı çıkarttılar.
Aynı Haçlı düzenbazları ve işbirlikçileri, benzer oyunu Atatürk konusunda oynadılar:
İslam'ın son kalesi Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti'ni ortadan kaldırmak ve Türk milletini yok etmek isteyenler, hayatı Haçlı dünyasına karşı mücadele ile geçen ve bağımsız bir devlet inşa eden Gazi M. Kemal Atatürk'ü hedef aldılar, yüreklerden ve kurumlardan onun adını ve ilkelerini sildiler.
İki büyük oyun da bozuldu? Şeytanlar ve Deccallar saçlarını-başlarını yolarak kan ağlıyor!
Prof. Dr. Baş, yazdığı Rahmeten Lil Âlemin Hz. Muhammed ve Ehl-i Beyt Külliyatı ile ilk büyük oyunu, "Hoş geldin Atatürk" eseri ile de son büyük oyunu bozdu.
"Hoş geldin Atatürk"te muhteşem bir Türk ile tanışacaksınız.
"Hoş geldin Atatürk"te Ehl-i Beyt soylu samimi dindar bir Atatürk ile buluşacaksınız.
"Hoş geldin Atatürk"te, gerçek Atatürk'ü, hoş gelişler ola Mustafa Kemal Paşa diye karşılayacaksınız.
"Hoş geldin Atatürk"te, medeniyetimizi nefesleriyle yoğuran Hacı Bektaş-ı Veli başta olmak üzere Ehl-i Beytle ve Hz. Peygamber'in ruhaniyeti ile buluşacaksınız.
Böylece İslamcı kisveli Haçlı işbirlikçilerinin, İngiliz ve Yunan istihbaratı sözcüsü kırmızı feslilerin, bölücü azınlıkların, Rum ve Ermenici komitacı döllerinin, masonik ve mandacı Atatürkçülerin toplumun hafızasına nakşetmeye çalıştıkları "kendi imalatları olan dinsiz-karanlık Atatürk" de ortadan kalkacak, gerçek Atatürk Türkiye'yi aydınlatacaktır.
Eserde, kimlerin, küresel şeflerinin güdüleri yahut iktidar hevesleriyle, gerçek Atatürk'ü unutturup "kendilerine göre özel bir Atatürk" imal ettiğini de okuyacak, göreceksiniz.
Der ki Gazi: "Bir zamanlar gelir, beni unutmak veya unutturmak isteyen gayretler belirebilir. Fikirlerini inkâr edenler ve beni yerenler çıkabilir. Hatta bunlar, benim yakın bildiğim ve inandıkların arasından bile olabilir.
Fakat, ektiğimiz tohumlar o kadar özlü ve kuvvetlidirler ki bu fikirler, Hint'ten, Mısır'dan döner dolaşır gene gelir, verimli sonuçları kalpleri doldurur" (Afet İnan. Atatürk'ten Bilinmeyen Hatıralar, s. 6, 128)
Prof. Dr. Baş'ın "Hoş geldin Atatürk" eseri, işte Gazi'nin bu muştusunun yeşermesidir, kalpleri doldurmasıdır.
Gazi'nin 1933'teki şu veciz ikazıyla bitireyim:
"İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, et ve kemik; geçici Mustafa Kemal?
İkinci Mustafa Kemal, onu 'ben' kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil, bizdir!
O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni yaşam ve büyük ülkü için uğraşan münevver ve mücadeleci bir topluluktur.
Ben, onların rüyasını temsil ediyorum.
Benim girişimlerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir.
O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz? Geçici olmayan, yaşaması ve muvaffak olması gereken Mustafa Kemal odur!" (H. Suphi Tanrıöver, Yerli Yabancı 80 İmza Atatürk'ü Anlatıyor, s. 183)
Ankara'da, Prof. Dr. Baş'ın "Hoş geldin Atatürk" adlı eseriyle buluşacağımız Cuma günü, Gazi'nin dediği gibi, sadece 1 Mustafa Kemal Atatürk'ün yeniden doğacağı gün değil, 1 milyon, 10 milyon, 100 milyon Atatürk'ün, hepimizin yeniden doğduğu gün olacaktır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019