Adını koyalım, "siyasi rüşvet"!Yasalar ise bu adı koymamış. Öyle olunca da yasanın suç saymadığı bir eylem cezalandırılamaz. Hukuk ne diyor, "kanunsuz suç, kanunsuz ceza olmaz"; suçun da cezanın da yasada yazılı olması gerekir. Biz bunu öğrencilerimize, "suçların ve cezaların yasallığı" ilkesi olarak öğretiyoruz. Sadece öğretide değil anayasa da aynı ilkeyi koymuş: "Kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz; kimseye suçu işlediği zaman kanunda suç için konulmuş olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez" (madde:38).Yasada rüşvetin suç olduğu ve cezası da yazılıdır. Bu suç, millete ve devlete karşı işlenmiş suçlardandır, Türk Ceza Kanunu(TCK) böyle söylüyor(madde:252). Peki, milletin siyasi tercihini haksızca saptırmaya çalışanlar, engelleyenler millete karşı suç işlemiyorlar mı?Seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı, vatandaşın siyasi gücü kullanıma katılımıdır. Bu hak iç hukukta anayasanın, uluslararası hukukta çok taraflı sözleşmelerin ve yargı organlarının teminatı altındadır.Seçmenlerin kim olduğu, seçilenlerin nasıl belirlendiği konusundaki sorunları bir yana bıraksak da, seçimin toplumun tercihlerini yansıtması ve meşruiyeti hususundaki tartışmalar sürüp gitmektedir.Üstüne üstlük birilerinin seçmenin oyunu alabilmek için yasa dışı yollara tevessülü, "seçim" ve "suç" kavramlarını önümüze koymaktadır.Yasa "siyasi rüşvet" demese de siyasal haklar konusunda suç ve yaptırımı düzenlemiştir;1) Siyasi hakların kullanılmasının engellenmesi suçtur (TCK, madde: 114, bend:2)Burada "engelleme", seçmenin sandığa gitmesini önleme şeklinde olabileceği gibi, hukuk dışı yolla, örneğin menfaat sağlayarak, oyunu yönlendirme de olabilir.2) "Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun", siyasi partiler ve adayların propaganda amaçlı broşür, el ilânı, parti bayrağı, poster, afiş veya ses ve görüntü içeren CD, DVD gibi her türlü yayını dağıtmakta serbest olduğunu, bunların dışında herhangi bir hediye ve eşantiyon dağıtmalarının yasak olduğunu, hükme bağlamıştır (madde:57).Yasağa rağmen dağıttıkları malzemeler halen seçmenlerin elinin altında bulunmaktadır. Suç delilleri ortadadır.3) Yine aynı yasanın 152. maddesi "Haksız oy temini" başlığını koymakla, aslında "siyasi rüşvet"i tanımlamaktadır; seçmene menfaat, sair kıymetler veren, teklif eden 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.Ortalık toz duman bir seçim süreci yaşadık. Ne tarafsızlığını ihlâl eden Cumhurbaşkanı, ne seçim yasaklarını delen başbakan, bakanlar, milletvekilleri, kamu görevlileri yaptırımla karşılaştılar ne de tüm bu hukuksuzluklardan sorumlu Yüksek Seçim Kurulu (YSK) görevini yaptı. Hatta görevini kötüye kullandı.Seçimde postu deldiren AKP, deliği yamamak için yine bildik yollarla, manşetlerdeki haberler doğruysa, milletvekili transferine gider mi? Bunun adı da siyasi rüşvet değilse, ya nedir?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu / diğer yazıları
- Terör / 01.02.2024
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023