logo
22 KASIM 2024

Sosyal devlet için

11.01.2024 00:00:00

Sosyal devlet niteliğini kaybetmekte olan bir devlette, yerel yönetimler yoluyla sosyal politikalar sağlanması yönündeki talepler önemlidir; fakat gerçekleştirilebilmesi için güçlü bir iradenin ortaya koyulması ve bunun için çok mücadele edilmesi gerekecektir.

Yerel yönetim geleneğimizin kökenlerine ve gelişimine baktığımızda aşağıdan gelen demokrasi taleplerinin devlet aygıtının merkezi tarafından duyulduğunu söylemek pek mümkün değildir. Merkezi yönetimin yerel seçimleri, kendi politikalarını oylattığı ve bir nevi güven oylaması niteliğinde gördüğü seçim yarışları olarak tarif etmek sanırım yanlış olmayacaktır.

Kronolojik olarak, Osmanlı Devleti döneminde, Tanzimat'a kadar bir yerel yönetim geleneğinden bahsetmek mümkün değildir. Tanzimat'la birlikte, yerel düzeyde vergi toplamaya yönelik muhassıllık meclislerinin oluşturulması, mali merkezileşmenin sağlanması yönünden ilk adım olarak kabul edilebilir. Dağılmaktan endişe eden devletin ilk adımı devlet hazinesinin taşradaki faaliyetlerini kontrol etmek olacaktır. İdari örgütlenme alanında yapılan düzenlemeler, halkı meşrutiyet yönetiminde ehil kılma anlamından çok, devletin devamlılığını sağlamaya yönelik çıkış formüllerini ifade etmektedir. Fakat yine de önce parlamento, ardından parlamenter sisteme gidişte bu kurullardaki temsil pratiklerinin önemli katkısı olduğu kabul edilir.

Merkezi yönetimin bekasını koruma hedefi, Türkiye Cumhuriyeti devlet yapısına da işlemiştir. Kurtuluş aşamasında, özellikle 1. Meclis döneminde yaşanan tartışmalardan çıkan sonuç şudur: Vilayet ve nahiye şuralarına 1921 Anayasası'yla özerklik tanınarak Osmanlı geleneğinden bir kopuş hedeflenmişse de, sonuç, yine merkezi devlet lehine gerçekleşecektir. Özellikle komün idaresi kurulmasına yönelik yasa yapma girişimleri, halkı söz sahibi kılmak konusunda Meclis'te bir iradenin varlığını ortaya koysa da hayata geçirilemeyen bir proje olarak tarih sahnesinde yerini alacaktır.

Yerel yönetimlerin kuruluş ve örgütlenme ilkelerinin bugünkü anlamda anayasal niteliğe kavuşması ise 1961 ve 1982 Anayasaları ile mümkün olmuştur. Buna göre, merkezi ve yerinden yönetim esasları üzerine kurulu bir idari örgütlenme benimsenmiş: merkezin idari vesayet denetimi altında, seçimle organları oluşturulan yerel yönetimlerin, mahalli müşterek ihtiyaçları karşılamak üzere faaliyet gösterecekleri anayasal güvenceye bağlanmıştır. Yerel yönetimlerin özerk karar alması, uygulamada hem mali kaynakların yetersizliği, hem de merkezi politikalarla eşgüdüm içinde bulunma zorunluluğu nedeniyle tam olarak hayata geçirilememiştir.

Son söz yerine; önümüzdeki yerel seçimlerde kamusal alanları koruyan, sosyal belediyecilik anlayışıyla hareket eden, katılımcı, erişilebilir, hesap sorulabilir bir yönetimi oylamalıyız.

 
Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu / diğer yazıları
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Kötü huylardan sakındırma
Çok ballı bir peşkeş
Santrali alacak belli
Piyasa onlardan soruluyor
İsrail, soykırım çarkını elmas ticaretiyle döndürüyor!
Türkiye tam merkezde
Demiryolu taşımacılığında fırsat büyük
Orası sözde özgürlükler ülkesi!
Müslüman öğrencilerin yüzde 49'u ayrımcılığa uğruyor
Kötü niyetli kişiler basını yönlendirdi
Bu kez teğmenler konuştu
'Birleşik bir Ada seçeneği mümkün değil'
Tatar: Biz azınlık değiliz
UCM'den Netanyahu hakkında karar
Netanyahu için yakalama emri
Yüksek faize devam
Merkez Bankası faiz kararını verdi
Rusya balistik füze kullandı
Ölü veya yaralılar hakkında henüz bilgi yok
MSB'de basın bilgilendirme toplantısı yapıldı
"2 bin 539 terörist etkisiz hale getirildi"
Büyük vahşet
İsrail 88 Gazzeliyi daha şehit etti
İDO ve BUDO'da seferler iptal edildi
Lodos deniz seferlerini etkiledi
Bitcoin'in yükselişi devam ediyor
Fiyatı 100 bin dolara yaklaştı
Biz unuttukça bilim adamları hatırlatıyor
'İstanbul'da 7.2 büyüklüğünde deprem bekliyoruz'
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Kötü huylardan sakındırma
Çok ballı bir peşkeş
Santrali alacak belli
Piyasa onlardan soruluyor
İsrail, soykırım çarkını elmas ticaretiyle döndürüyor!
Türkiye tam merkezde
Demiryolu taşımacılığında fırsat büyük
Orası sözde özgürlükler ülkesi!
Müslüman öğrencilerin yüzde 49'u ayrımcılığa uğruyor
Kötü niyetli kişiler basını yönlendirdi
Bu kez teğmenler konuştu
'Birleşik bir Ada seçeneği mümkün değil'
Tatar: Biz azınlık değiliz
UCM'den Netanyahu hakkında karar
Netanyahu için yakalama emri
Yüksek faize devam
Merkez Bankası faiz kararını verdi
Rusya balistik füze kullandı
Ölü veya yaralılar hakkında henüz bilgi yok
MSB'de basın bilgilendirme toplantısı yapıldı
"2 bin 539 terörist etkisiz hale getirildi"
Büyük vahşet
İsrail 88 Gazzeliyi daha şehit etti
İDO ve BUDO'da seferler iptal edildi
Lodos deniz seferlerini etkiledi
Bitcoin'in yükselişi devam ediyor
Fiyatı 100 bin dolara yaklaştı
Biz unuttukça bilim adamları hatırlatıyor
'İstanbul'da 7.2 büyüklüğünde deprem bekliyoruz'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.