Kararı siz verin; köpeklerini, yakaladıkları Filistinli bir çocuğa acımasızca saldırtan İsrail askerleri mi, yoksa çocuğu parçalamaya çalışan köpekler mi, asıl köpek hangisi? Ekrana düşen görüntüler dehşetin boyutlarını çoktan aşmış.Çocuklara karşı işlenen uluslararası suçun faillerinden biri İsrail. Bir başkası da bizde barınan Recep Tayyip'in itibarlısı Abdullah Öcalan, namı diğer bebek katili.Görüntüde İsrail'e tavır koyan, ama sayıları 40 bine varan canlarımıza kıyan Abdullah Öcalan'ı el üstünde tutan Cumhurbaşkanı, yetmezmiş gibi çocuklarımızı derdest ettiriyor şimdi de.Neymiş efendim, Cumhurbaşkanına hakaret etmiş. Yaka paça derdest edilip, okuduğu sınıfından alınan çocuk nezarete atılıyor. Hapse atılan da var.Yahu neresinden bakarsan bak, hepsi çocuk bunların. "Çocuk da olsa kadın da olsa gereği yapılacaktır" diyen zamanın Başbakanı ve de şimdinin Cumhurbaşkanı aslında şu algıyı yerleştirmeye çalışıyor: "Eğer çocuk bir suç işliyorsa artık o çok da çocuk değildir. Yaptığının sorumluluğuna katlanmalıdır".Devletin tepesindeki zihniyet bu olunca, çocuk adalet sisteminin de dışına itiliyor ve sonrasında:Kötü muameleyle gözaltına alma, soğukıslak betonda oturtma, ayakta bekletip uyutmama, tacizde bulunma, yeme içme ihtiyacını karşılamama gibi muameleler.Mahpus çocukların dramı da başka? Gazetelerde günlerdir haber konusu olan, hapishanelerde çocuklara yönelik işkence, taciz ve tecavüz olayları.Adalet Bakanlığı yeni hapishaneler yapılacağını adeta müjdeliyor, yani şecaat arz ederken sirkatin söylüyor. Cezaevlerinin sayısını arttırmakla suçları mı, önleyeceksiniz?Adli İstatistik verilerine göre 2001 yılında 5 bin 728 çocuk hakkında hapis cezası verilmişken bu sayı 2011'de 13 bin 16 olmuştur.Silahlı eşkıya ve reisleriyle enseye tokat işlerine kalkışacağınıza, özgürlüğünden yoksun bırakılan, mahpus çocuklara insancıl biçimde ve insan kişiliğinin özünde bulunan saygınlık ve kendi yaşındaki kişilerin ihtiyaçları göz önünde tutularak davranılması gerektiğini ve bunun altına imza attığınız BM (Birleşmiş Milletler) Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin sorumluluğu olduğunu bir hatırlayın.Bağlı olunan uluslararası sözleşmelere rağmen Türkiye'de çocuklar hakkında verilen hapis kararları ile çocukların kapalı tutuldukları kurumların koşullarına ilişkin hak ihlâlleri, uluslararası insan hakları koruma mekanizmaları ile de tespit edilmiştir. BM Çocuk Hakları Komitesi'nin Türkiye hakkında sunduğu gözlem raporunda, çocukların cezaevlerinde tecavüz ve kötü muameleye maruz kaldıklarını, bunları önleyecek tedbirler alınması gerektiğini ve çocuk adalet sisteminin oluşturulması gerektiğini vurgulamıştır.Siyasi aktörler! Gevelediğiniz ve çıkmaz sokaklarda kaldığınız şu açılımınızdan biraz başınızı kaldırın da, "çocuklar için hala adalet istiyoruz" feryadına kulak verin.Herhalde ülkenin "Çocuk" meselesi, İmralı'nın sekretarya meselesinden daha az önemli değil!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu / diğer yazıları
- Terör / 01.02.2024
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023