Hava puslu, kurt sabırla pusuda

Siyah zeminde beyaz, beyaz zeminde siyah leke olabilir! İkisi de göze batar, her ikisi de gören gözü rahatsız edebilir!İftira anlatımlarında nedense hep kara gelir akla! Bir adı da "kara çalma"dır iftirânın! "Yüzümü kara çıkartma!" diye uyarırız, "Alnım açık, yüzüm ak" diye övünürüz ama zenci birinin yüz?aklığı nasıl olur veya olabilir mi diye hiç düşünmeyiz bile!...İnsanlığın yüz?akı barışı sağlamak için, yüz?karası savaşın şart olduğunu hep atlarız! En uzun ve en kalıcı barışların, en kanlı savaşlar sonucu sağlandığı gerçeğini hep kulak?ardı ederiz!Barış sürecinde, savaşçılar yaralarını tedavi ederken; savaş/mak/tan korkanlar, savaşları tamamen yok etmek için hayaller kurar, etkinlikler yaparlar! Ne kadar uzakta olursa olsun, dünyanın neresinde olursa olsun, baskın gücün yaptırımlarını yok etsin diye, zayıf zavallılara; sağlık, gıda, silah ve mühimmat yardımları yaparlar! Ve bu insâni yardımlarla bir yerde daha, insanın insanı öldürmesine sebeplik ederler!Bugün bize yaşatılanlar da bu! Bizdeki İleri Demokrat AKP'liler de; "Açılım" adlı barışçıl uygulamalarında, PKK'nın silahla yaptırımlarını görmemizden rahatsız oluyorlar! Demokrat Y?MeHaPe ve sosyal demokrat Y?CeHaPe'nin muhalefet eder gibi yapıp destek vermeleri de bu ölümcül barış özlemi yüzündendir! Çünkü onlar, savaştan korkuyorlar; korkularına Türk Milliyetçilerini ve Yurtseverleri de ortak ediyorlar ve bunu PKK'lılar biliyor ve geçmişlerinden dolayı PKK'nın boy hedefidirler! Ama bu bölücülüğün taşeronları; tek tek hepsinin pusudaki kurdun göz hapsinde olduklarının farkında değiller!AKP'nin; "Büyük Ortadoğu Projesi" içinde başlatılan "Arap Baharı" ile karıştırılan Suriye'deki muhalif çetelere yaptığı yardım ve destekler de bu ölümcül barış özlemi yüzündendir! Korkak kurnazlığı ile iti itle boğuşturup "Yola devam" edebileceğini sanmaktalar!Korktukları için, güya savaşı yok etmek için, siyahi Kofi Annan'ın köle zihniyetli aklına tenezzül eden bu AK maskelilerin yüzleri kızarmaz bile! Kızarıyorsa da AK maskeleri sayesinde biz göremeyiz!Yüz karası işlerin, "ak"lı propagandaları sayesinde, "Adâlet ve Kalkınma Partisi" adlı ve açılımlı bir oluşum, kara bulut gibi çöktü üstümüze! Bir kaos oldu, bir kara belâ oldu başımıza!Zıt kutupları birbirini çeken, aynı kutupları birbirini iten mıknatısa döndük barışçıl, korkak AKP sayesinde! Otuz altıya ayıracakları milleti, önce ikiye ayırdılar! Benzerler birbirini itmeğe, ötelemeğe, dışlamaya başladı! AKP'liler, Deprem Çadırı'na mecbûren sığınan çâresizler ?içten içe? birbirini ötelerken; AKP'ye karşı olanlar açık havada birbirini ötelemeye başladılar!Bütün iç çekişmelere rağmen menfaat ilişkisi ile bütün gibi duran % 48'lik bir grup, "ak" maskesiyle ma'şerî vicdânda kararırken; diğer % 52'lik rengârenk grup, 52 parça olarak balıkçı oltasına zoka halindeler!Bu hâle, korkak barışçılların sâyesinde getirildik! Ak sıfatlı kara vicdânlıları artık demokrasi de kesmiyor! "Durmak yok! Yola devam!" hırsındalar ama onlar da aynı kutupların birbirini itmesiyle Partili?Cemaat veya Tayyipçi?Fetullahçı diye iteleşmeye, öteleşmeye, örseleşmeye başladılar! Beter olsunlar! Daha bunlar, sıcak günleri!Bilinir ki her şey zıddı ile kâimdir. Çirkin olmasa güzel, acı olmasa tatlı, mazlûm olmasa zâlim fark edilmez! Müslümân Türk Milletinin zaâfı, zâlimi göremeyişinde saklı! Çünkü Türk kültüründe zalimlik kavramı yoktur! Çünkü Türk'ten mazlûm da olmaz! Çünkü Müslümân Türk, zâlimlere baş eğdirmek için yaratıldığına inanır! Bu yüzden de zûlme uğradığını, herkesten sonra anlar! Anladığında da zalimin kıyametidir hep!Atalar; "Törpü yalayan it, kendi kanını içerken törpünün kanını içtiğini sanır!" derler! Ak maskeli kara vicdânlılar, millete rağmen Haçlı işbirliğini İleri demokrasi diye dayatıp Suriye'ye vurmaya hazırlananlar, üç yıldır törpü yalarken kendi kanlarını içtiklerini fark ettiler ama iş?işten geçti! Zaman hızlı, ömür kısa! Tarih adlı insanlığın günlüğü de; iz bırakan kısa ömürlerin, tesbîh gibi zaman ipine dizilmesinden oluşur! Sâhib?i Zaman'ın, iz bırakan ömürleri zaman tesbihine dizişini seyrediyoruz! Bizden sonraki neslin tarih diye okuyacağı olaylara tanıklık ediyoruz!Gözümüzün önünde SSCB denilen dev Komünist İmparatorluk çöktü! Avrupa'da Çavuşesku'nun, hristiyan halka; Kuzey Afrika'da Kaddâfi'nin, Müslüman halka linç ettirilişini izledik! Her iki halk da demokrasi ile sarhoş edilmişti! Demokrasi adlı uyuşturucu, Müslümanda da, Hristiyanda da aynı etkiyi yaptı, fark edemedik! Sandıklarda bilerek kullandırdığımız cumhûr irâdemizle kurduğumuz huzûr hayâllerimiz, gözümüzü kapattığımız anda karabasan rüyalarımız oldu!Haçlı meyhâneciler sayesinde, yüzlerce yıl İslâm adına Haçlı Seferleri'ni göğüsleyen Türk Milleti'nin uzaktan kumandalı hükümetleri; Haçlı ile Kore'de, Afganistan'da mazlûmlara, Müslümanlara vurmuştu! Bugün de, "İleri Demokrat" sarhoşlar, Haçlı ile berâber Suriye'ye vurmaya hevesliler! Koltukla uyuşturulan, "Lider atlarsa peşinden uçuruma atlamak töredir" diyen; dokunmayı ibadet zanneden, sürübaşı tekenin yardan atlamasını bekleyen uyuşuk demokrat koyunlar ise tepede dikkatle olanları izleyen Kurt'un farkında değiller! Farkında olduklarında sürü psikolojisiyle asıl panik ve dağılmalar başlayacak! Akla kara da, işte o gün belli olacak! Ak zemindeki kara leke, kara zemindeki ak leke, ölümcül barış savaşıyla o gün pâklanacak! Çünkü aç köpek, yıllardır çelik törpüyü yalıyorken kurt sabırla seyrediyordu!Kurdun pusu sessizliğini, sükût ve ikrâr zanneden demokrat sarhoşlar ayıkdığında, gerçekle yüzleşecek ve Sahîb?i Zamân'ın tarih tesbîhinde Baştürk Haydar Hoca'yı görecekler!Onlar ve biz tarihe tanıklık edeceğiz, bizden sonraki nesîl de bu olayları okuyacak?yazacak! Biliyoruz ki tarih, yalanı ve yalancıyı sevmez ve affetmez vesselâm...TÜRK TÜRK'Ü KORUMAZSA TANRI TÜRK'Ü KORUMAZ...Selâm, sevgi, dua...