Çin ve Rusya gücünü MEM’den alıyor
07.06.2019 00:00:00
Başta Çin ve Rusya olmak üzere BRICS devletleri Prof. Dr. Haydar Baş'a ait olan Milli Ekonomi Modeli'ni uygulayarak her geçen gün daha da güçlenirken, Türkiye, içinden çıkan bu eşsiz çözüme olan vurdumduymazlığının acı faturalarını ödemeye devam ediyor.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping önceki gün Rusya'nın başkenti Moskova'da, Kremlin Sarayı'nda bir araya geldiler.
Birçok ticari anlaşmanın imzalandığı bu zirvenin asıl gündem maddesi, Milli Ekonomi Modeli'nin bir projesi olan Milli Paralarla Ticaret'in yaygınlaştırılmasıydı.
Putin yaptığı açıklamada, "Rusya ve Çin ulusal para birimlerinde ödeme uygulamasını geliştirme niyetindedir. İkili ticarette ruble ve yuan kullanımının daha da yaygınlaştırılması ve küresel piyasalardaki istikrarsızlık bağlamında bankacılık hizmetlerinde sürekliliğin sağlanması amacıyla hükümetler arası bir anlaşma imzaladık" dedi.
Malum, Prof. Dr. Baş'ın Milli Ekonomi Modeli (MEM) 2005 yılında İstanbul'da yapılan uluslar arası bir kongreyle dünyaya tanıtılmıştı.
Modelin Milli Paralarla Ticaret projesi, MEM kitabının ilk baskısının 277'inci sayfasında bulunmaktaydı.
Rusya ilk MEM kongresine en fazla ilim adamı gönderen ülke oldu. Prof. Dr. Vladimir Lisichkin, Prof. Dr. Valery Lebedev, Prof. Dr. Victor Minin, Prof. Dr. Yuri Gavriletz, Prof. Dr. Victor Volkonsky, Prof. Dr. Stanislav Kolosov, Prof. Dr. Vladimir Lapsky, hepsi Rusya'dan gelen ve Rusya ekonomisinde danışman olan önemli ilim adamlarıydı.
Rusya 2006 yılında gerçekleştirdiği Putin'in de katıldığı yüksek strateji toplantısıyla MEM'i 3 yıllık kalkınma planına aldı ve MEM projelerini madde madde ihtiyacına göre, Modelin sahibine de kodları danışarak uygulamaya başladı. Aldıkları sonuç mükemmeldi; borç batağından kurtulmuşlar, Batının hegemonyasını kırmışlar ve her konuda bağımsızlıklarını elde etmişlerdi. Çok kısa bir zamanda Rusya dünyanın zirvesine oturdu.
Rusya, MEM'in Milli Paralarla Ticaret formülünü 2008 küresel krizde devreye koydu.
Prof. Dr. Baş, bu noktada Prof. Dr. Victor Minin'le yaşadığı olayı birçok programda anlatmıştı.
Kısaca ifade etmek gerekirse; Minin, 2008'deki krizde ABD'nin çöktüğünü ifade etmiş, Sayın Baş ise, "Hayır çöken ABD değil, ekonomik sistemidir" demişti.
Minin'in "çöktü" ısrarı üzerine, Sayın Baş, "ABD, kağıdını boyararak dolar haline getirerek Rusya da dahil olmak üzere istediği her ülkeden istediğini satın alabiliyor, ABD neden çöksün" dediğinde Minin'in jetonu düşmüş ve "tamam Hocam şimdi anladım" demiştir.
Sayın Baş, ABD'nin çökmesi için Modelindeki Milli Paralarla Ticaret formülünün devreye sokulması gerektiğini belirtmişti. Rusya Devlet Başkanı Putin bu konuşmadan 1 hafta sonra Milli Paralarla ticaretin yapılacağını ve ilk olarak da Çin ile başlayacağını ilan etmişti.
İşte Çin ve Rusya o gün bugündür Milli Paralarla Ticareti uyguluyor ve yeni yapılan ticari anlaşmalarla da bunu geliştirmenin ve yaygınlaştırmanın adımlarını atıyor. Zaten gördüğü fayda sebebiyle Prof. Dr. Baş'ı ve 120 kişilik kurmay kadrosunu 27 Şubat 2013 tarihinde Rusya parlamentosuna davet etmiş ve Sayın Baş'a 6 saat Modelini anlatma fırsatı vermişti. Bu tarihten sonra MEM, Rusya'da tümüyle uygulanmaya başlandı.
Türkiye'nin siyasileri Prof. Dr. Baş'ın Milli Paralarla Ticaret projesini kendilerine mal ededursun, Rusya ve Çin bunu 2008'den beri uyguluyor, hem de Modelin sahibini inkar etmeden, kendilerine mal etmeden…
Milli Paralarla Ticaret, Türk Patent Enstitüsü'nün kayıtlarına göre, Prof. Dr. Baş'a patentli olan bir projedir. Üstelik Türkiye'de üzerinde TL yazan para, aldığımız dolar borcun karşılığı olarak basılmaktadır, Prof. Dr. Baş'ın ifadesiyle doların tercümesidir. Bu sebeple Sayın Baş, "Türkiye'de 1 kuruş Milli Para yoktur" demektedir.
Milli Para'nın olmadığı yerde, elbette ki Milli Paralarla Ticaret de söz konusu olamaz.
Rusya ve Çin yıllardır MEM'den istifade ederken, güçlerine güç katarken, Türkiye'nin siyasilerininin ve Türk milletinin gerçekleri gördüğü halde görmezden gelmesi ne ile izah edilebilir?
Çalmanın, helal kazanmaktan daha makbul olduğu bir ülkede, midelerdeki haram lokmalar gerçekten bizi doğrulardan uzak tutan en büyük etkendir.
Çalmayı, haram yemeyi hayat tarzı edinen bir milletin helal rızıktan ve helal rızkı bize sunacak kapılardan nasipsizliği kaçınılmazdır. Midelerindeki haram lokma sebebiyle Peygamberin evladını reddedenlerin olduğu bir dünyada, yine haram lokma sebebiyle günümüzün hakikatlerine kör ve sağır olunması normaldir.
Duydukları fitne ve dedikodularla, doğruları ve gerçekleri reddetmenin, görmezden gelmenin, hatta alay etmenin, söyler misiniz helake uğrayan Lut ve Nuh kavmi gibi kavimlerin yaptıklarından farkı nedir?
Onlar da kulaktan dolma bilgilerle, birbirlerinin iftiralarına kanarak Hz. Lut'u, Hz. Nuh'u ve onların anlattıkları hakikatleri reddetmediler mi?
Bugün Prof. Dr. Baş'ın gerek ekonomide, gerekse diğer bütün konularda müdellel bir şekilde ortaya koyduğu gerçekler, Hz. Lut'un, Hz. Nuh'un gerçekleri gibidir.
Hz. Peygamber "İlim müminin yitik malıdır, onu nerede bulursa alır" demesine rağmen, bugün Çin, Müslüman bir Türk olan Prof. Dr. Baş'ın ilminden istifade etmesine rağmen, bizlerin Türk milleti olarak gerçek çözüme bu kadar uzak durmamız, gerçekten çok büyük bir nasipsizliktir.
Gerekçelerimiz, bahanelerimiz ne olursa olsun…
Murat Çabas / diğer yazıları
- ‘Resmi’ işsizlik azalıyor, ‘hissedilen’ işsizlik artıyor / 11.06.2024
- Buğday üreticisiyle resmen dalga geçiliyor! / 08.06.2024
- Hem AB, hem BRICS olabilir mi? / 07.06.2024
- AB sürecinde sorun bekletende değil, bekleyende! / 01.06.2024
- ABD’nin BM’de veto hakkı iptal edilmelidir / 31.05.2024
- Hükümetin ‘yeni anayasa’dan maksadı nedir? / 29.05.2024
- Açlık sınırı ‘ulaşılamayan’ hedef oldu / 28.05.2024
- Şimşek’in programı vatandaşa zarar! / 25.05.2024
- Dünya savaşa sürükleniyor Türkiye ne yapmalı? / 24.05.2024
- Reisi’nin ölümü ve dünyayı bekleyen tehlike / 22.05.2024
- Buğday üreticisiyle resmen dalga geçiliyor! / 08.06.2024
- Hem AB, hem BRICS olabilir mi? / 07.06.2024
- AB sürecinde sorun bekletende değil, bekleyende! / 01.06.2024
- ABD’nin BM’de veto hakkı iptal edilmelidir / 31.05.2024
- Hükümetin ‘yeni anayasa’dan maksadı nedir? / 29.05.2024
- Açlık sınırı ‘ulaşılamayan’ hedef oldu / 28.05.2024
- Şimşek’in programı vatandaşa zarar! / 25.05.2024
- Dünya savaşa sürükleniyor Türkiye ne yapmalı? / 24.05.2024
- Reisi’nin ölümü ve dünyayı bekleyen tehlike / 22.05.2024
