Dünya Ekonomik Forumu öncesi yayınlanan Oxfam raporu, kadınların, özellikle ev hanımlarının emek ve alın terinin nasıl heba edildiğini ortaya koyuyor. Yapılan tespit şu:Dünyada kadınların yaptığı ücretsiz bakım işlerini bir şirket yapıyor olsaydı, bu şirketin yıllık cirosu 10 trilyon dolar olurdu.
Dile kolay; yıllık 10 trilyonluk sömürü…
Dünyanın hal çaresi bulamadığı bu büyük adaletsizliğive sömürüyü, 2005 yılında BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, ev hanımlarına maaş projesi ile ortadan kaldırdı.
Ev hanımları, Prof. Dr. Baş'ın projelendirdiği sadece bu gerçeği idrak etmiş olsalardı, dünya ve Türkiye cennete dönerdi.
Amerika, Batı ülkeleri ve onlara teşne Türkiye ve Suud gibi kapitalizme talim edenler, bu sömürüye bitirebilir mi? Asla…
Çünkü kapitalizmin tabiatında almak, vergi salmak, faizcilik, soymak ve sömürü var. Emeğin ve hizmetin reel karşılığını takdir edip vermek yok. Parayı belli ellerde bloke etmek var… Kamu maliyesi bile maliyetsiz paraya erişemediği için vergi salmaya, zam vurmaya, borca ve faize mahkûm olur.
Türkiye bunun en yakın ve can alıcı örneğidir.
Milli Ekonomi Modeli ise veren eldir. Tüketim eksenli bir analizle temellendirilmiştir. Tüketim en güçlü kaynaklardandır. Tüketici, yani müşteri velinimettir. Para, devlet ve milletin GSMH'sı, emeği, hizmeti, bilgisi ve kaynaklarımukabili olan Milli Paradır, maliyetsizdir. Her insandaki kabiliyeteve işletmedeki kapasiteye karşılık ve o kabiliyeti ortaya çıkartacak şekilde paraya maliyetsiz ulaşma imkanıvardır.
Ev hanımı maaşı, vatandaşlık maaşı, 150 bin TL altında geliri olandan vergi alınmaması, 5 bin ila 10 bin TL asgari ücret gibi projeler, Prof. Dr. Baş'ın modelinin hesabı-kitabı yapılmış esasıdır, temelidir... Vaat, teorem filan değildir.
Oxfam raporu diyor ki; gereken önlemler acilen alınmazsa bireylerin öfkesi daha çok büyüyecek… Toplumsal öfke patlamaları yaşanacak!
Avrupa'da bu yaşanıyor; yeleğini giyen meydana iniyor.
Birçok Batılı ülke bile, Prof. Dr. Baş'ın sosyal devlet projelerini kapitalizmi inkâr edercesine "aylık temel gelir desteği" veya "sosyal yardım aylığı" şeklinde uygulamaya koymak durumunda kaldılar.
Oxfam, hesap-kitap etmiş: Ev hanımlarının heba edilen emek ve hizmeti, yıllık10 trilyon dolar.
Bir ev hanımının evdeki emek ve hizmeti, hepimizin ma'lumu… İnkâr edenin eline-dizine durur.
Elimizi vicdanımıza koyalım… Ev hizmetlerini bir başkasınayaptırdığımızıdüşünerek rakam çıkartalım:
Çamaşırlarımızı her ay kuru temizlemeye verdik: En az 1 000 TL.
Yavrularımızın bakım ve eğitimini kreşlerde yaptırdık: En az 2 bin TL.
Bırakın üç öğünü, her gün iki öğün yemeğilokantada yedik: En az 1 500 TL.
Evin tertibi-düzeni ve temizliği için haftada üç gün bir yardımcı tuttuk. En az 1 500 TL.
Bunlar ana kalemler… Toplam emek ve hizmet ne kadar? En az 6 000 TL.
Kadınların, ailede bir de asıl ve görmezlikten gelinen sadakat, güzel ahlak, tebessüm, sevgi, muhabbet, huzur, vefa ve fedakârlık gibi bedelsiz hizmetleri var ki, onlara karşılık Yüce Allah zaten annelerin ayaklarının altına cenneti seriyor.
Prof. Dr. Baş, kadınların yukarıda 6 bin TL olarak hesap ettiğimiz evdeki maddi emek ve hizmetlerine karşılık 1 500 TL ev hanımı maaşı, yanı sıra 1 000 TL de vatandaşlık maaşı olmak üzere toplam 2 500 TL aylık bağlayacağını projelendirdi, hesabın yaptı, ilan etti.
Emek ve hizmetvar mı? Var… Bu emek ve hizmetin karşılığını Milli Paraya çevirip kadınlara ve vatandaşlara vermek lütuf değil, devletin asli vazifesidir, diyor Prof. Dr. Baş.
Milli Para sistemi olmayan bir siyaset, yabancılardan faizli kredi dilenerek bunu yapamaz; yapmaya kalkarsa, devleti borca-faize batırır, zam üstüne zam, vergi üstüne vergi salmak zorunda kalır. Sonunda devletin de, milletin de anası ağlar, yok olur.
Prof. Dr. Baş'ın vereceği2 500 TL'lik Milli Paraev hanımının eline geçtiğinde, nereye gidecek? Bakkala, manava, manifaturacıya… yani reel sektöre, piyasaya.
Türkiye'de paranın dolanım sayısı 16 olduğu için, 16 X 2 500 = 40 bin TL… Piyasada yılda 40 bin TL'lik işlem hacmi oluşacak. Pazar canlanacak, üretici müşteri bulacak, mamul elde kalmayacak.
Devlet, şu anda iş yapsan da, yapmasan da ensede boza pişirir gibi yüzde 35-40 vergi alıyor. Bunun yerine sadece yüzde 20 gelir vergisi alsa, -ki kazanan her esnaf vergisini verir- devletin kasasına ne kadar girer: 8 bin TL…Kaldı ki, yıllık 150 bin TL'nin altında geliri olan küçük esnaf ve işletmelerden vergi alınmayacak.
Ev hanımına ne vermişti devlet: 2 500 TL… Kasasına ne geldi: 8 bin TL.
Devlet, ecnebiden tek kuruş borçlandı mı? Hayır... Ev hanımlarının emeğine ve hizmetlerine mukabil Milli Parasını devreye koydu.
Millet memnun, devlet memnun, iş dünyası memnun…
İşte bu Prof. Dr. Baş bereketi.Türkiye ancak Prof. Dr. Haydar Baş ve BTP kadrolarıyla kurtulur. Gerisi batmaktır, yok olmaktır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019