Çöldeki herhangi bir bedevî aşiretinde veya Patagonya'nın herhangi bir ilkel kabilesinde bile bir "töre"den, bir "gelenek"ten söz edilir.Dostluğun-düşmanlığın, saldırının-müdafaanın, savaşın-sulhun veya cezanın-mükafatın bir "töre"si vardır, bir ilkesi vardır.İlkel de olsa bir "ilke" vardır.Türkiye'nin komşularıyla olan diplomatik münasebetlerine ve dostluk-düşmanlık ilkelerine bakıldığında, böyle bir "töre"den dahi mahrum vaziyet arz ettiği görülüyor.Ankara'dakilerin akıl aldığı küresel işgalciler, kulaklarına neyi üflüyorlarsa, o tarafa yatıyorlar. Neyi fısıldıyorlarsa o tarafa kalkıyorlar.En ilkel kabilelerde dahi böyle bir diplomasi tarzına rastlanmaz.Ankara'dakilerin Suriye'ye yönelik düşmanlığını şöyle bir ilkeye dayanıyor diyebilen bir Allah kulu yok.Haçlı Avrupa'sının ve işgalci Amerika'nın batıl bir ilkesi var; ben İslam coğrafyasındaki 22 tane ülkeyi yutacağım, diyor. Küresel işgalcilik benim karakterimdir, bu işgal ve hortumlamaya İslam coğrafyasından başlayacağım, diyor. İster beğenin, ister beğenmeyin, benim "işgal ilkem" bu, diyor.2003 yılından beri de dediğini yapıyor. Yanlış ve batıl da olsa bir "işgal ilkesi" var.Ankara'dakilerin ne ilkesi var?!Kimseden tıss yok? Ankara'dakilerin dostluk ve düşmanlıklarının hiçbir ilkesi yok çünkü.Ey İslam coğrafyası, biz de işgalci Amerika ve Haçlı Avrupa'sıyla beraber sizleri kurtlar sofrasında yemeye karar verdik, denebilir.Bu bir ilkedir.İlan edersiniz, ona göre de vaziyet alır; işgal ise işgal, savaş ise savaş, yapacağınızı yapar, faturasını da ödersiniz.Ankara'da böyle bir şey yok?Suriye ile 8-9 ay öncesine kadar "dost" idik, "kardeş" idik? Hem gönül kapılarımızı, hem sınır kapılarımızı sonuna kadar açmıştık.8-9 ay öncesine kadar ne oldu da, "işgalci Amerika'dan beter" bir "düşman" olduk?Suriye, din mi değişti?! Hayır?Suriye de rejim mi değişti?! Hayır?Yönetim kadrosu mu değişti?! Hayır?Suriye vatanımıza, insanımıza, namusumuza göz mü dikti?! Suriye malımıza mı el koydu?Suriye, yandaşlarınıza ihale verdi de, iptal mi etti?!Hayır? Asla? Değişen bir şey yok.Ma'şeri vicdan Ankara'dakilere soruyor: O halde Suriye'de ne değişti ki, bir anda "düşman" kesildiniz?!Bu düşmanlığınızın ilkesi ne, sebebi ne, bahanesi ne?!Ankara'dakilerde yine ses yok?Suriye aynı Suriye? dost olduğumuz dünkü Suriye ne idiyse, bir anda "düşman" kesildiğimiz bugünkü Suriye o!O zaman Suriye'de değil, Ankara'dakilerde "bit yeniği aramak" gerekiyor.Savaşın, saldırının, taarruzun ve diplomasiyi altüst edecek manevraların yegane ve tek gerekçesi olabilir:Sizin şerefinize, vatanınıza, toprağınıza, namusunuza, mukaddesatınıza tecavüz edene karşı savaş, saldırı veya taarruz hakkınız olabilir. Aks halde kan emici, işgalci, sömürgeci olursunuz; Amerika olursunuz, Haçlı olursunuz?Ankara'dakiler, ADB ve Haçlı ile yatıp kalktıkları için böyle bir "işgalci vaziyet"e bürünmüş iseler; o zaman onları ayıktırmak Türk milletine düşüyor? Çünkü, körle yatan şaşı kalkar, der atalarımız.Ben seni dün beğenmiştim ama bugün beğenmiyorum diye savaş açılamaz.Gözünün üstünde kaşın var, omuzunun üstünde demokratik olmayan başın var diye, hiç kimse hiç kimseye saldıramaz, savaş açamaz.Bakın, İran, çok net ve ilkeli duruyor; ülkemi hedef alan üs ve füze kalkanı noktalarını vururum, diyor.Türkiye'nin Suriye veya İran'a yönelik böyle bir gerekçesi yoksa ki, yok; o zaman Ankara'dakilerin savaş tamtamları, olsa olsa Haçlı savaşı olur, vahşi işgale ortak olmak olur.Zerre kadar aklı, imanı ve iz'anı olanların böylesi bir ilkesiz ve vahşi savaşa geçit vereceklerine ihtimal veremiyorum.Ama akılları, imanları ve iz'anları gitmiş ise, o zaman "demokratik ikaz görevi" milletimize düşüyor. Türk milleti bu görevini yerine getirmezse, kimse kusura bakmasın, vahşi ve batıl bir savaşın emir kulları olarak helak olmak dahil, herşeyi hak ediyor, demektir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019