Prof. Dr. Haydar Baş ve Bağımsız Türkiye Partisi her türlü çile, sıkıntı ve meşakkate göğüs germiş, ateşten gömlek giymiştir.
Merhum Genel Başkanımız hatıralarından bahsederken, çocukken okula ne zor şartlarda gidip geldiğini, gençlik yıllarının, üniversite ve öğretmenlik yaptığı dönemin mücadele içerisinde geçtiğini anlatırdı.
Haydar Baş Hocamızın mücadelesi, İcmal Dergisi ile farklı bir boyut kazanmış ve İcmal "bir üniversite gibi" insan yetiştiren mektep olmuştur.
Çile ile yoğrulan bir kadro İcmal Dergisinin tirajını rekor seviyeye çıkartarak yüzbinlerce baskı yapar hale getirmiştir.
Köklü bir medeniyetin birikimi olan İcmal Dergisini yurdun dört bir tarafına binbir türlü fedakarlıkla ulaştıran İcmal Gençliği, insanlara doğruyu, istikameti anlatırken Allah, Resulullah ve Ehl-i Beyt'i gönüllere yerleştirmenin hesabını yaptı.
Mesaj TV'nin kuruluşundan 1997 yılında Yeni Mesaj Gazetesinin yayın hayatına başlamasına kadar her biri baştan sona çile, ibret ve fedakârlıklarla dolu büyük bir mücadele verildi.
Yeni Mesaj'ın ilk yıllarında abone dağıtımı yapardım. Hiç unutmam, Elazığ'da sabah saat 04:00 civarında gazeteyi alır çok sayıda olmamasına rağmen şehrin muhtelif yerlerinde olduğundan her gün 7-8 saat süren bir zamanda gazeteleri dağıtırdım. Hep aynı şuurla ve benim gibi birçok arkadaşım gibi…
2001 yılında Mustafa Kemal Atatürk'ün "Bağımsızlık benim karakterimdir" ilkesinden hareketle, "Ne AB, ne ABD çözüm tam bağımsız Türkiye" sloganıyla siyasete giren Prof. Dr. Haydar Baş, memleketin bütün sorunlarına karşı ortaya koyduğu çözüm yolları ile ülkenin il, ilçe, köy demeden her tarafına ulaştı ve millete bıkmadan, usanmadan doğruyu anlattı. Siyaset tarihinde bir ilk olan noter tasdikli taahhütname ile anlattıklarının vaad olmadığını ve mutlaka yapacağını, aksi halde kendisinden hesap sorulabilmesini kayıt altına aldı.
Milli Ekonomi Modeli'nden, Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt çıkışına, Atatürk'e kadar ortaya koyduğu tezlerle hem ulusal, hem de uluslararası alanda Sayın Baş'ın ülkesi ve milleti için vermediği mücadele kalmadı.
Sayısız konferanslar, paneller, yazılar vd. cabası…
O'nun hedefi Türkiye'yi dünyada bir numara yapmak, 'Kainat Devleti' haline getirmekti. Kendisine gelen ABD temsilcisinin teklifini elinin tersiyle itip; "Benim ne satılık vatanım, ne satılık dinim var" diyerek tarihe damga vurmuştur.
O, bütün mücadelesini vatanı için, milleti için, inancı için verdi. Maalesef, medya O'nu gizledi, milletimiz O'na sırtını döndü.
Ama O, hayatının son anına kadar milletin menfaati için mücadelesine devam etti. Vazifesini en güzel şekliyle yaparak, bütün hayatını çile, sıkıntı ve mücadele ile geçirmiş olan Son Çağın Bilgesi Baş Hocamız, çok sevdiği Rabbine kavuştu.
Bize miras bıraktığı bu "ateşten gömleği" evladı ve BTP'nin Yeni Genel Başkanımız Sayın Hüseyin Baş giydi. Aynı azimle, aynı kararlılıkla yoluna devam ediyor. Bir aslanın evladı yine bir aslan olur.
Güvenimiz tamdır, bu kutlu yolda Allah yar ve yardımcısı olsun. Bizleri de O'na yardımcı kılsın.
Merhum Genel Başkanımız hatıralarından bahsederken, çocukken okula ne zor şartlarda gidip geldiğini, gençlik yıllarının, üniversite ve öğretmenlik yaptığı dönemin mücadele içerisinde geçtiğini anlatırdı.
Haydar Baş Hocamızın mücadelesi, İcmal Dergisi ile farklı bir boyut kazanmış ve İcmal "bir üniversite gibi" insan yetiştiren mektep olmuştur.
Çile ile yoğrulan bir kadro İcmal Dergisinin tirajını rekor seviyeye çıkartarak yüzbinlerce baskı yapar hale getirmiştir.
Köklü bir medeniyetin birikimi olan İcmal Dergisini yurdun dört bir tarafına binbir türlü fedakarlıkla ulaştıran İcmal Gençliği, insanlara doğruyu, istikameti anlatırken Allah, Resulullah ve Ehl-i Beyt'i gönüllere yerleştirmenin hesabını yaptı.
Mesaj TV'nin kuruluşundan 1997 yılında Yeni Mesaj Gazetesinin yayın hayatına başlamasına kadar her biri baştan sona çile, ibret ve fedakârlıklarla dolu büyük bir mücadele verildi.
Yeni Mesaj'ın ilk yıllarında abone dağıtımı yapardım. Hiç unutmam, Elazığ'da sabah saat 04:00 civarında gazeteyi alır çok sayıda olmamasına rağmen şehrin muhtelif yerlerinde olduğundan her gün 7-8 saat süren bir zamanda gazeteleri dağıtırdım. Hep aynı şuurla ve benim gibi birçok arkadaşım gibi…
2001 yılında Mustafa Kemal Atatürk'ün "Bağımsızlık benim karakterimdir" ilkesinden hareketle, "Ne AB, ne ABD çözüm tam bağımsız Türkiye" sloganıyla siyasete giren Prof. Dr. Haydar Baş, memleketin bütün sorunlarına karşı ortaya koyduğu çözüm yolları ile ülkenin il, ilçe, köy demeden her tarafına ulaştı ve millete bıkmadan, usanmadan doğruyu anlattı. Siyaset tarihinde bir ilk olan noter tasdikli taahhütname ile anlattıklarının vaad olmadığını ve mutlaka yapacağını, aksi halde kendisinden hesap sorulabilmesini kayıt altına aldı.
Milli Ekonomi Modeli'nden, Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt çıkışına, Atatürk'e kadar ortaya koyduğu tezlerle hem ulusal, hem de uluslararası alanda Sayın Baş'ın ülkesi ve milleti için vermediği mücadele kalmadı.
Sayısız konferanslar, paneller, yazılar vd. cabası…
O'nun hedefi Türkiye'yi dünyada bir numara yapmak, 'Kainat Devleti' haline getirmekti. Kendisine gelen ABD temsilcisinin teklifini elinin tersiyle itip; "Benim ne satılık vatanım, ne satılık dinim var" diyerek tarihe damga vurmuştur.
O, bütün mücadelesini vatanı için, milleti için, inancı için verdi. Maalesef, medya O'nu gizledi, milletimiz O'na sırtını döndü.
Ama O, hayatının son anına kadar milletin menfaati için mücadelesine devam etti. Vazifesini en güzel şekliyle yaparak, bütün hayatını çile, sıkıntı ve mücadele ile geçirmiş olan Son Çağın Bilgesi Baş Hocamız, çok sevdiği Rabbine kavuştu.
Bize miras bıraktığı bu "ateşten gömleği" evladı ve BTP'nin Yeni Genel Başkanımız Sayın Hüseyin Baş giydi. Aynı azimle, aynı kararlılıkla yoluna devam ediyor. Bir aslanın evladı yine bir aslan olur.
Güvenimiz tamdır, bu kutlu yolda Allah yar ve yardımcısı olsun. Bizleri de O'na yardımcı kılsın.
Misafir Kalem / diğer yazıları
- MELEK KERESTECİ : Vatan sevgisi imandandır / 11.03.2024
- R.Sümeyye Aydın: Hüseyin Baş’ın mücadelesi / 27.05.2023
- FATİH KIVIK: Son çağın bilgesi Prof. Dr. Haydar Baş hocamız / 18.04.2023
- ALİ HAMZA AYDIN: Millete rağmen o koltukta oturulmaz / 28.03.2023
- FATIMA ZEHRA AYDIN: Milletimiz Ata’sını arıyor-1 / 16.02.2023
- Şener KONUKSEVEN: Canım vatanım / 01.11.2022
- Ali Hamza Aydın: Kim bu Hasan Yeşildağ? / 25.08.2022
- Fatma Er : Bırakın yaram kanasın / 18.04.2021
- Ben kime kimin aşkını anlatıyorum / 14.04.2021
- Halil Zafer SIĞIN: VAR Bİ HAYALİMİZ / 05.12.2020
- R.Sümeyye Aydın: Hüseyin Baş’ın mücadelesi / 27.05.2023
- FATİH KIVIK: Son çağın bilgesi Prof. Dr. Haydar Baş hocamız / 18.04.2023
- ALİ HAMZA AYDIN: Millete rağmen o koltukta oturulmaz / 28.03.2023
- FATIMA ZEHRA AYDIN: Milletimiz Ata’sını arıyor-1 / 16.02.2023
- Şener KONUKSEVEN: Canım vatanım / 01.11.2022
- Ali Hamza Aydın: Kim bu Hasan Yeşildağ? / 25.08.2022
- Fatma Er : Bırakın yaram kanasın / 18.04.2021
- Ben kime kimin aşkını anlatıyorum / 14.04.2021
- Halil Zafer SIĞIN: VAR Bİ HAYALİMİZ / 05.12.2020