Hayatın dönemeçleri, köşeleri, dağları, dik yamaçları, tepeleri, patikaları, engin denizleri, gelincik tarlaları, fırtınaları, bahar esintileri vardır. Bu dönemlerin de zorlukları, keyifli anları, tatlı telaşları, yorgunlukları, endişeleri, sürprizleri ve öğretileri vardır. Üniversiteye adım atmak bu süreçlerin belki de en önemlisidir.
Binlerce gencimiz şu günlerde hayatlarını doğrudan etkileyecek kararlar almak üzere. Bize düşen de onlara yol açmak, seçenekleri göstermek, onların yoluna ışık tutmak, karar vermelerine yardımcı olmak… Bunlar yapılabilirler listesinde. Yapılmamalılar listesindeyse iki şey var: Onlar adına karar vermek ve onlara baskı yapmak.
Sayın Doğan Cüceloğlu'nun bu konuyla ilgili güzel ve özet bir ifadesi var: "Çocuklarımızın gönül muratlarındaki işi yapmasına izin verelim. Gönül muratlarına uygun mesleği seçmelerine yardımcı olalım."
Peki,
1- Gençler gönül muradındaki mesleği nasıl bilecek?
2- Gönlümüzün muradı olan meslek acaba gerçekten bize uygun mu, bunu nasıl bileceğiz?
Öncelikle şunu belirteyim; meslek seçimi veya üniversite, fakülte seçimi bir iki güne sıkıştırılamayacak kadar önemli bir konu. Ve elbette iki sayfalık bir yazıya da sığdırılamaz.
Birinci soruyla başlayalım: Hepimizin küçüklükten beri yapmayı istediği birkaç meslek vardır. Bunlar genellikle geçici hevesler gibi görünse de aslında bu mesleklerin derinlerde bir yerde bizi çeken, etkileyen bir tarafı vardır. Bu meslekleri gözden geçirip hala isteyip istemediğimizi, onların hayallerimizi süsleyip süslemediğini kontrol edebiliriz.
Meslekleri tek tek incelediğimizde kalp atışımızı hızlandıran meslek gönlümüzün muradı olabilir.
Gözlerimizi kapattığımızda kendimizi musmutlu bir şekilde bir işi yaparken görüyorsak o bizim gönül muradımız olabilir. Ailemiz, yakınlarımız, arkadaşlarımız 'Senden iyi öğretmen, ressam, doktor, mühendis, aşçı, futbolcu, finansman, girişimci… olur'gibi ifadeler kullanmış, bize bir mesleği yakıştırmış olabilir, bunlar üzerinde de düşünebiliriz.
Bir de ebeveynlerin gönül muradı olan meslekler var, listenize bunları da ekleyip size uygunluğunu kontrol edebilirsiniz.
Hangi mesleği tutkuyla, aşkla yaparım?
Hangi mesleği 20-30 yıl yapmayı istiyorum? Hangi mesleğe kendimden bir şeyler katabilirim?
Bu sorular üzerinde de kafa yormalıyız.
Gelelim ikinci soruya: Gönlümüzün muradının bize uygun olup olmadığını nasıl anlarız?
Elbette kendimizi tanıyarak.
İşe buradan başlamak gerekiyor. Öyleyse başlayalım:
Elimize kağıt-kalem alalım, soruları ve cevaplarımızı yazalım. (Hatta yukarıdaki tavsiyeler için de aynı şeyi yapalım).
Kendimize soracağımız ve cevabı üzerinde uzun uzun düşüneceğimiz ilk soru şu:
Benim var olma amacım nedir? Bu dünyada hangi amaç için ve ne yapmak için varım?
İkinci sorumuz: Ben bu dünyaya nasıl bir katkı sağlayabilirim? Varlığımı nasıl ortaya koyarım?
Bu soru size alakasız gelebilir ancak sevdiği işi yaptığı veya çok para kazandığı halde mutlu olmayan, bunalımda olan, bir süre sonra tükenmişlik hisseden binlerce insan var. Ne zamanki insanlar odaklarını katkı sağlamaya çevirirse o zaman ruh da dinginliğe ulaşıyor.
Hangi karakter özelliklerine sahibim? Açık fikirli, adil, çok yönlü, gerçekçi, gezgin, güvenilir, hareketli, atılımcı, duygusal, eğlenceli, pratik, tedbirli, sanatçı ruhlu, tutarlı, tutumlu, planlı, paylaşımcı(bunların dışında da çok sayıda karakter özelliği var, onları da dikkate alalım)…Size uygun olan en önemli üç karakter özelliğini yazın.
Hangi alanlara ilgi duyuyorum? Akademik bilgi, eylem odaklılık, finans yönetimi, görsellik, bilişim, doğa, insan ilişkileri, el işleri, müzik, hukuk, muhasebe, liderlik yapma, seyahat etme, spor… Bunlardan ve elbette ekleyeceklerinizden üç tane seçin.
Benim için hangi değerler önemli? Bağımsızlık, üretkenlik, liderlik, takım olmak, adalet, para, idealistlik, yardım, tanınmışlık, eğlence, girişimcilik, sosyal yaşam, kuralcılık, güven, risk almak, aile, seyahat, kariyer, kişisel gelişim, saygınlık, iletişim, hayal gücü, doğa, sanat, öğretmek, sevgi, tutku, esneklik, sağlık, farklılık, ilham vermek... Bunlar veya bunlara benzer değerler içerisinden size uygun 10 değeri seçin. Sonra bu değerlerden olmazsa olmaz üç değerinizi seçin.
Her bir değer için, "Benim için bu değerin anlamı nedir? Bu değer benim için niçin önemli?" sorularını sorun ve cevapları muhakkak okunaklı bir şekilde not alın. Bunu yaparken tüm yaşantınızı gözden geçirin ve yakınlarınızdan yardım alın.
Sorulara devam edelim:
Bu özellikleri dikkate aldığınızda kendinizde neleri fark ettiniz?
Bunlardan yola çıkarak hangi mesleklere, işlere yönelmeniz mümkün?
Seçmeyi düşündüğünüz meslek yaşam amacınıza, karakterinize, inanç ve değerlerinize, ilgi ve becerilerinize uygun olmalı. Neden peki? Kendiniz tam ve mutlu hissedebilmeniz için elbette.
Bu veriler ışığında dört tane meslek belirledik diyelim. Hemen tercihlerimize bunları döşeyelim mi, hayır tabii ki. Önce bir sonraki yazımızı okuyalım.
(Bu hayati önem taşıyan konuyla ilgili muhakkak bir uzmandan yardım almalısınız. Ancak uzmana gitmeden önce yazdıklarım üzerinde çalışmanızı tavsiye ederim)…
- Ev okulu/okul gerekli mi? / 29.09.2020
- Okullar açılmadan, ziller çalmadan… / 28.08.2020
- Kendimize uygun mesleği seçmek / 30.07.2020
- Meslek seçiminin ilk adımı / 29.07.2020
- YKS gençliği ne alemde? / 21.07.2020
- Hayatın anlamını yakalamak / 19.07.2020
- LGS sonrası ebeveyn tutumları / 09.07.2020
- YKS öncesi / 26.06.2020
- Üstat ve eğitim-II / 25.06.2020