Bir önceki yazımızın da yardımıyla belirlediğiniz meslekleri inceleyelim. Kağıdı- kalemi yeniden elimize alalım ve her bir meslek için soru cevap yapalım:
1-Bu mesleği yapan kişiler nasıl bir ortamda çalışıyor?
2-Günde kaç saat çalışıyor?
3-Hangi şehirlerde bu mesleğin iş imkanı var? Ben bu şehirlerde yaşayabilir miyim?
4-Bu mesleğe benim nasıl bir katkım olabilir? (Bence en değerli soru bu)
5-Bu mesleği düşünürken gözlerim parlıyor mu?
6-Bu mesleği yapan biriyle bir gün geçirin. Günün sonunda hangi izlenimleri edindiniz?
7-Bu mesleği yapan üç kişiyle görüşün. Görüşme sonrası neler öğrendiniz, izlenimleriniz neler?
8-Gitmeyi düşündüğünüz üniversiteden, fakülteden mezun birkaç kişiyle görüşün ve izlenimlerinizi yazın.
9-Kendimi bu mesleği yaparken değerli hissedecek miyim?
10-Bu meslek değerlerime ne kadar uygun?
11-Bu meslek karakter özelliklerime ne kadar uygun?
12-Bu meslek doğal yeteneklerime ne kadar uygun?
13-Bu meslek aileme, çevreme, sağlık koşullarıma ne kadar uygun?
14- Varsayalım ki aradan on yıl geçti; kendimi bu mesleği yaparken mutlu ve tatminkar bir şekilde zihnimde canlandırabiliyor muyum? Bu hayali kurun ve biri sizi dışarıdan gözlemlesin.
Bunları yaptıktan sonra hatta yaparken dahi hangi mesleği seçeceğinize çoktan karar vermiş olacaksınız muhtemelen.
Kız kardeşim lise sondayken polis olmayı istediğini sık sık ifade ederdi. Tercih zamanı yaklaştığında babam kardeşimi emniyet müdürlüğüne götürerek müdür ve polislerle görüşmesini sağlamıştı. Müdür silahını masanın üzerine koyarak "Bunu eline al, ne hissediyorsun? Bu, bir ömür seninle olacak ." demişti. Kız kardeşim polis olmaktan vazgeçti ancak adalet duygusu ön planda olduğu için iyi bir hukuk fakültesi okudu.
Bense orta okula giderken öğretmen olmaya karar vermiştim , yakınlarım da çok iyi bir öğretmen olabileceğimi, anlatımımın çok kuvvetli olduğunu söylerdi . Tercih zamanında hukuk yazıp yazmama konusunda tereddütlerim olmuştu, çünkü puanım öğretmenliğe göre oldukça yüksekti. Hukuk yazmadım çünkü benim hayalim öğretmen olmaktı. Ve bu kararımdan henüz pişman olmuş değilim. İşimi seviyor ve aldığım eğitimlerle, ders işleme yöntemlerimle ,yaptığım projelerle kendimi hep ileriye taşımaya çalışıyorum. Ancak işimi sevmeseydim hayatım işkenceye dönecekti ve en kötüsü aynı işkenceye öğrencilerimi de dahil edecektim. Yani; ne yapın edin sevdiğiniz mesleği seçmeye gayret edin. Etrafınızda size çok şey söylenecektir:
'Puanına yazık etme!' bunların en meşhuru. 'Bi doktor olamadın mı yavrum?' , 'Ola ola öğretmen (neyi seçmişseniz) mi oldun?' bir diğer söylence. 'Evet, öğretmen oldum ama çok iyi bir üniversitede, çok iyi bir eğitim alarak, çok iyi bir öğretmen oldum ve şimdi de çok iyi insanlar yetiştiriyorum. ' Bunlar benim cevaplarım, cevaplarımız mesleği yapış biçimimiz aslında.
Steve Jobs 'a babası : 'Kimse görmese de sehpanın altındaki tahtayı iyi çak. ' dermiş.
Mümin Sekman: 'Yaptığınız iş kazancınızın değil karakterinizin yansımasıdır.' diyor.
Prof. Dr. Haydar Baş Bey öğretmenlik mesleğini seçmiş, bu mesleği büyük bir özveriyle ve severek yapmıştır. Mesleği bıraktıktan sonra dahi eğitime devam etmiş ve binlerce insan yetiştirmiş, nice gönüllere taht kurmuştur. Çünkü onda öğretmek, faydalı olmak değeri ön plandaydı.
Peygamber Efendimiz öyle güvenilir bir insandı ki Hz. Hatice ona iş teklif etmiş ve kervanlarını emanet etmiştir. Tüm Mekkeliler en değerli şeylerini ona emanet ederdi ve O, örnek bir tüccardı.
Şimdilik son sözlerim:
Puanına yazık etmek istemediği için ÖDTÜ mimarlık okurken bile aşçılık ve gastronomi hayallerini kurdukça gözleri ışıl ışıl olan bir yakınım,
Mühendislik okuyup ünlü bir otelin mutfağında şef olan bir tanıdığım,
Doktor olup müzisyenlik yapan çok sayıda ünlü var. Siz hayata güzel bir yerden başlayın, niyetiniz ve gayretiniz bu yönde olsun, hayat size daha büyük güzelliklerle gelecektir. Ne yaparsanız yapın elinizden gelenin en iyisini yapın. Çünkü: "Allah işini iyi yapanları sever." (Al-i İmran, 148)
Ve Sevgili Gençler,
Hepinizin üniversiteyi kazanma, iş bulma, geçim sıkıntısı, iyi para kazanma, kaliteli bir yaşam sürme gibi endişelerinizin olduğunu biliyor , size sonuna kadar hak veriyorum. Bu endişelerin olmayacağı tek sistemin MİLLİ EKONOMİ MODELİ olduğunu hatırlatıyor, hepinize seçtiğiniz meslekte başarılar diliyorum. (Bu hayati önem taşıyan konuyla ilgili muhakkak bir uzmandan yardım almalısınız. Ancak uzmana gitmeden önce yazdıklarım üzerinde çalışmanızı tavsiye ederim.)
- Ev okulu/okul gerekli mi? / 29.09.2020
- Okullar açılmadan, ziller çalmadan… / 28.08.2020
- Kendimize uygun mesleği seçmek / 30.07.2020
- Meslek seçiminin ilk adımı / 29.07.2020
- YKS gençliği ne alemde? / 21.07.2020
- Hayatın anlamını yakalamak / 19.07.2020
- LGS sonrası ebeveyn tutumları / 09.07.2020
- YKS öncesi / 26.06.2020
- Üstat ve eğitim-II / 25.06.2020