Okul zili çalmadan, gençler, çocuklar doğaya doysun diyorum. Alın ellerinden usulca teknolojik aletleri -ama önce siz bırakın- çıkın sokağa, doğaya; nerede bir ağaç topluluğu, çiçek, böcek, temiz hava varsa orada bir durun, ama uzun zaman durun. Dört duvar arasına girmeden çocuklar, ağaçların koyu gölgesinde, kuş seslerinin su seslerine karıştığı mekanlarda doya doya zaman geçirsin. Koşsun, yorulsun, terlesin, düşsün, kendisi kalksın, toprağa dokunsun, çamura şekil versin, elleri kirlensin, üstü ıslansın, dizleri yaralansın, çocukluğundan bir yara izi kalsın geleceğe mutluluk taşıyan.
Yaşadığımız çocukluktan çok farklı bir çocukluk yaşayan evlatlarımızdan bizim gibi olmasını bekliyoruz. Hangimiz yaz tatilimizi dört duvar arasında elimizde sürekli akan ve baş döndüren kare bir kutu karşısında saatlerce oturarak geçirdik? Doya doya yaşadığımız doğayı, sokağı, neşeyi, huzuru, dinginliği en sevdiğimiz varlıklardan esirgiyoruz. Öyleyse ne yapalım? Ziller çalmadan yavrularımızla en uzun teneffüsü yapalım.
Ben şöyle bir liste yaptım kendimce, eminim sizler çok daha fazlasını keşfedeceksiniz:
1- Kır çiçeklerini toplayın ve onlardan taç yapın, ister takın ister hediye edin.
2- Çiçeklerin isimlerini, özelliklerini öğrenin.
3- Ağaçların yanından hızla geçmeyin, durun yanlarında, onlara dokunun , ağacın adını öğrenin, hangi meyveyi verdiğini, ne zaman çiçek açtığını, kaç yıllık olabileceğini konuşun.
4- Yaprak, çiçek, ot toplayın, bunları bir deftere yapıştırın ve bitki ansiklopedinizi oluşturun.
5- Çimlere oturun, eliniz ayağınız toprağa değsin; sahi en son ne zaman toprağa basmıştınız?
6- Gördüğünüz veya sesini duyduğunuz hayvanlar üzerinde sohbet edin, onları izleyin, dinleyin. Ne yapmaya, ne anlatmaya çalıştıklarını, yaratılış sebeplerini düşünün veya araştırın.
7- Gördüğünüz veya göremediğiniz hayvanların resimlerini çizip özelliklerini yazarak hayvan ansiklopedinizi oluşturabilirsiniz.
8- Uçsuz bucaksız gökyüzünde hayali bir yolculuk tasarlayın.
9- Ayın doğuşunu, yükselişini takip edin, yıldızları sayın, adlarını, özelliklerini konuşun.
10- Taş koleksiyonu yapın.
11- Elinize bir sopa bir de poşet alın, doğayı temizleyin.
12- Çiçek ekin, tohum serpin, yolunu gözleyin.
13- Salyangozları, solucanları, karıncaları, kaplumbağaları izleyin, onların adına konuşun.
14- Doğadan topladıklarınızla bir şeyler üretebilir, tasarlayabilir, bunları sergileyebilirsiniz.
15- Balkonda, bahçede, kumsalda, çayırda, piknikte, kampta halka olun, masal anlatın, masal dinleyin.
16-Ağustos böceklerini, kuşları, kurbağaları, dinleyin, leyleklerle vedalaşın.
17- Toprağa, kuma çizgiler, resimler çizin, toprağa küçük oyuklar açın,, üç taş, beş taş, dokuz taş oynayın.
18- Doğadaki malzemelerle evcilik kurun.
19- Yediğiniz meyvelerin çekirdeklerini yol kenarlarına, ormana gömün.
20- Sokak hayvanlarıyla ilgilenin, onları sevin, tedavi edin, onlara barınak hazırlayın.
21- Kış çayı yapmak için bitki toplayın ve onları kurutun.
22- Ay ışığında yerden yüksek, saklambaç, köşe kapmaca oynayın.
23- Ateşböceklerinin ışığında şarkı söyleyin.
24- Temiz havayı derin derin içinize çekin, aldığınız kokuları tahmin edin.
25- Sek sek, mendil kapmaca oynayın, ip atlayın, taşlardan kale inşa edin.
26- Kış hazırlıklarınızı açık havada çocuğunuzla birlikte yapın.
27- Şifalı otları keşfedin.
28- Bir ağaca salıncak kurun.
29- Bir ağacın altında hikaye uydurun ve ardından uyuyun.
30- Ağaçlara tırmanın.
31- Dere kenarında piknik yapın, karpuzunuzu suda soğutun, balık tutun, onu temizleyin ve taşta pişirin.
32- Mısırı közleyin, püskülüyle eğlenin.
33- Ağaçların konuşmalarını, denizin kahkahasını dinleyin; çiçeğin rengini, yaprağın desenini inceleyin.
34-Yaprak, çiçek veya dallardan tablo, deniz kabuklarından rüzgar çanı yapın.
35- Kağıdın yolculuğundan, suyun kıymetinden söz edin.
36- Rüzgar hangi yönde esiyor, orada hangi şehir, hangi ülke var, insanlar o yerlerde nasıl yaşar, neler yapar?
37- Dağları seyredin, dağların doruğunda olduğunuzu hayal edin.
38- Gemiler nereden gelir, nereye gider, okyanuslar neden var, neden tuzlu denizler, derinlerde kaç çeşit canlı yaşar?
39- Daldan at, tahtadan araba, ceviz kabuğundan fare yapın.
40- Bir uçurtma tasarlayın yavrunuzla, uçursun onu, bıraksın kendini tepeden aşağıya, koşsun sizin kollarınıza.
41- Güneşte yanabilir, gün doğumunun görkemini, batışının hüznünü paylaşabilirsiniz.
42- Doğanın sessiz zikrine huzuru kalp ile eşlik edin.
43- Denize bakarken Hz. Yunus'u, kuşları dinlerken Hz. Süleyman'ı, yıldızların altında Hz. İbrahim'i, gemileri görünce Hz. Nuh'u, buğday- mısır tarlasında Hz. Yusuf'u, dağlara bakarken Hz. Musa'yı, Ay'ı seyrederken Peygamber Efendimizi anabilir, okullarda zorla kazandırılmaya çalışılan değerleri siz, bu güzel anlarda ilmek ilmek işleyebilirsiniz.
Ne dersiniz, denemeye değer mi, zaten hepsi çocukluğumuzun bir hatırası değil mi?
- Ev okulu/okul gerekli mi? / 29.09.2020
- Okullar açılmadan, ziller çalmadan… / 28.08.2020
- Kendimize uygun mesleği seçmek / 30.07.2020
- Meslek seçiminin ilk adımı / 29.07.2020
- YKS gençliği ne alemde? / 21.07.2020
- Hayatın anlamını yakalamak / 19.07.2020
- LGS sonrası ebeveyn tutumları / 09.07.2020
- YKS öncesi / 26.06.2020
- Üstat ve eğitim-II / 25.06.2020