Namaz kılmak bütün Müslümanlara farzdır

İslam'ın beş şartından biri olan namaz kılmak eylemi Müslüman olduğunu iddia eden çok kişi tarafından ihmal edilmektedir.

Kimileri namaz kılmadan da Müslüman olunacağına inanmış.

Kimileri namaz kılmaktan başka başka bir şeyler anlamış.

Kimileri namaz kılmak eylemini çok fazla kutsayarak öncelikle kendini günahlardan arı ve temiz hale getirip öylece namaza başlanacağına inanmış.

Kimileri kalbinin temiz olduğunu iddia edip kendini temizler kategorisine alarak namaz kılmak lüzumu hissetmemektedir.

Kimileri kimileri diyerek bu maddeleri çok daha fazla detaylandırabiliriz. Ancak namaz ayet ve hadislerle Müslüman olduğunu iddia eden herkese farz kılınmıştır. Kim Müslüman olduğunu iddia ediyorsa namaz kılmak zorundadır.  Namaz kılmak kişinin keyfine bırakılmış bir eylem değildir.

Bu gerçek bize Kur'an'da Taha suresi 14. ayette şöyle haber verilmiştir: 

"Şüphesiz ki ben; Allah'ım. Benden başka hiçbir ilah yoktur. Öyleyse bana ibadet et ve Beni anmak için namaz kıl."

Bir hadisi kutside yüce Allah namaz kılmayanları cennete koyacağı hakkında bir vadinin olmadığını buyurarak kullarını adeta tehdit ediyor:

"Yüce Allah şöyle buyurdu: 'Senin ümmetine beş vakit namazı farz kıldım ve onları, vaktinde ve hakkını vererek kılanları cennete koyacağımı kendi katımda vaad ettim. Namazları düzenli kılmayanlar için ise katımda böyle bir vaad yoktur.'" (Ebû Dâvûd, Salât, 9)

Sadece bir ayet ve bir hadis dahi "Namaz bütün Müslümanlara farzdır" gerçeğini ispat için yeterlidir. 

Namazın farz olduğuna delil olarak çok sayıda ayet ve hadis sıralayabiliriz ancak buna yerimiz müsait değildir.

Müslümanların kendine namaz kılmadan da Müslüman olunacağına olan inancı Kur'an ve Sünnet kaynaklı değildir. Namazını aksatanların bu pencere dışından bakarak kendi kendilerine sahte fikirler ve sahte yollar icat etmesi sadece kendi kendini aldatmaktan başka bir işe yaramayacaktır.

Hâlbuki namaz kılmak kişinin ruhi olgunluğa erişmesi günahlardan kurtulması ve korunması için önemli bir eylem olduğu Kur'an'da haber verilmiştir.

"Sana kitaptan vahyolunanı oku, namaz kıl. Muhakkak ki namaz, hayâsızlıktan ve kötülükten alıkoyar. Allah'ı zikretmek ise muhakkak ki en büyüktür. Ve Allah; yaptıklarınızı bilir." (Ankebut / 45)

Maddi ve manevi şartları yerine getirilerek kılınan namaz, bizleri bir yerde kötülüklerden, günahlardan, temizlenmek için bir vasıta hükmünde yaratılmıştır.

Farklı bahanelere sığınıp namazdan kaçmak kimseye bir fayda sağlamayacağına göre namaza başlamak ve namazla temizlenmeye çalışmak, daha akılcı ve daha doğru bir yoldur.

Hz. Ebu Hüreyre (r.a.) anlatıyor: "Hz. Peygamberin şöyle söylediğini işittim: "Sizden birinizin kapısının önünden bir nehir aksa ve bu nehirde her gün beş kere yıkansa, acaba üzerinde hiç kir kalır mı, ne dersiniz? Bu hâl, dediler, onun kirlerinden hiçbir şey bırakmaz! İşte bu, beş vakit namazın misalidir. Allah onlar sayesinde bütün hataları siler" buyurdu." (Buhâri, Mevâkît 6; Müslim, Mesâcid 282, 666)