"Torba yasa", çorba yasa da diyebilirsiniz; hem içeriği hem de servis zamanının çorbacıların açık olduğu gece yarısı, sabaha karşı denk getirildiği için. Bu nedenle de AKP sayesinde yasalarımız pijamadan kurtulamadı. Bu pijama desenli torba, apar topar 24 saat içinde Çankaya'dakine ulaştırıldı ve Guinnes rekorlar kitabına geçecek bir süratle Resmi Gazete(RG)'nin mükerrer sayısında yayınlanarak yürürlüğe giriverdi. Teravih namazlarını sallan-yuvarlan ritmiyle oldubittiye getiren jet imamları biliyorduk da, Cumhurbaşkanı olduktan sonra önüne ilk gelen yasayı jet hızıyla onaylayan jet Çankaya noterine ilk kez tanık olduk! Köşk'ün noter makamı gibi önüne geleni onayladığı dönemler herkesçe mâlum ise de Abdullah Gül'ün hızını bile geride bırakanını ilk kez görüyoruz.İnsan biraz sıkılır; işinize gelmezse, RG de yayınlanması gereken kararları bekletiyorsunuz günlerce, Yüksek Seçim Kurulu'nun cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarını bildirir kararı gibi, ama işinize geliyorsa RG'yi tekrar bastırarak (mükerrer sayı), ertesi günü bile beklemeden torbayı giydiriveriyorsunuz acilen.Yasa yapıcı olan TBMM (Türkiye Büyük Millet Meclisi) önce yasa teklifini komisyonlarda görüşür, genel kurulunda müzakere eder ve son şekliyle milletvekillerinin oylarına sunar; çoğunluk "evet" derse, onay için Cumhurbaşkanı'na gönderilir. Cumhurbaşkanı bilirkişi değildir, bunun için de yasayı uzman hukukçularına incelettirir kaldı ki, önceki cumhurbaşkanlarından Ahmet Necdet Sezer, Anayasa Mahkemesi başkanlığı yapmış olmasına rağmen usule sadık kalmıştı. Torba yasa diye bilinen "İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun" ki, her derde deva cinsinden iş hukukundan vergi hukukuna, idare hukukundan ceza hukukuna uzanan, ortaya karışık bir servis. Mevzuatın pek çok hükmünde değişiklik yapan ve de torbaya sıkıştırılan çorba yasanın, tıkıntı mı, yıkıntı mı olduğunun, hiç olmazsa dostlar alışverişte görsün kabilinden, Cumhurbaşkanlığınca incelettirilmesi gerekmez miydi?Olan yine hukuk devletine oldu;* Kimi kamu görevlilerinin uğradıkları haksız işlemler nedeniyle İdare (en geniş anlamıyla siyasal iktidar) aleyhine açıp kazandıkları davalarla ilgili mahkeme kararları 2 yıl sonra yerine getirilecek ve de aynı göreve iade edilmeyebilecekler. Torbadaki bu düzenleme Anayasa ihlâlidir: Anayasa'nın 138. Maddesinin dördüncü fıkrası, "Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez" hükmünü âmirdir. Buna rağmen AKP iktidarı despot bir yaklaşımla Anayasa'nın bu hükmünü hiçe saymıştır. Anayasa'ya uymayan, "Minareyi çalan kılıfını hazırlar" atasözüne uyan bu arkadaşlar mahkeme kararlarını yerine getirmeyenler için de cezaî sorumluluğu kaldırmışlardır.* Özelleştirmelerle ilgili olarak da, özelleştirmenin üzerinden beş yıl geçmişse mahkeme kararları uygulanmayacak. Eh, adamlar işi biliyor; süresi yıllara yayılan ve de uzayıp giden dava süreçleri ekmeklerine yağ sürüyor. Oysa Anayasa'nın 125. Maddesi açık, idarenin işlem ve eylemleri yargı denetimine tâbidir. Bu açıdan da anayasa delinmiştir.* Sosyal medya özgürlüğü de tırpanlanmıştır, özel hayatın mahremiyeti kalmamıştır; haberleşme özgürlüğü ihlâl edilmiştir; Anayasa'nın 20. ve 22. Maddeleri de görmezden gelinerek mahkeme kararı olmaksızın siyasal iktidar internet denetimini üstlenmiştir.Yaptırım mı? Anayasa başta devlet, herkesi bağladığından(madde:11), karşı gelenlerin hakkından Anayasa Mahkemesi gelecektir; anayasaya aykırılık iddiasıyla doğrudan ya da dolaylı olarak iptal davaları açılabilecektir. Ayrıca tazminat davaları da varÖnemli Not: PKK yasasının iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvuruda son gündür!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu / diğer yazıları
- Terör / 01.02.2024
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023