Başbakan R. T. Erdoğan'ın ekran ve meydan konuşmalarına şöyle bir bakın Allah aşkına? Kendisini ve ülkeyi ne hallere sürükledi?!Ayakkabı kutularından dolarlar saçılıp yolsuzluklar patlayınca; 12 yıldan beri beraber yürüdükleri Fetullah Efendi, Erdoğan'ın "tape kâbusu" oldu. Erdoğan, konuşmalarında kırık plak gibi aynı yere takılmış; Pensilvanya vaizi, ne hocası, kasetçi, montajcı deyip duruyor.Uykuları kaçmış, şaşırmış, kafası karışmış; ortalığı karıştırıyor.* * * Erdoğan'ın muvazenesini Hatay'daki şu çıkışından anlayın:"Ben belediyecilikten geldim, sen nereden geldin Bahçeli. Bahçeli, SSK'nın Genel Müdürlüğü'nü yaptı, hastanelerimizde çektiğimiz çileyi biliyorsunuz değil mi?""Evlatlarına tek bir helal lokma yedirmediğini" haykırarak çıkışıyor Eskişehir'de?Twitter bahanesiyle dünyaya meydan okumasına bakılırsa; yakında, ben "dünyanın kralı Erdoğan'ım" derse, şaşırmayın!Yorulduğu belli? Türk Milletini perişan etti, kendi de bitti.Sandığa 4-5 gün kala AKP ve Erdoğan, öyle irtifa kaybediyor ki, korkarım, sandığı göremeden yere çakılacak!* * *Erdoğan'ın İstanbul Yenikapı'daki söylemleri, incir çekirdeğini bile doldurmayacak türden? CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mustafa Sarıgül hakkında ettiği laflarının seviyesi gösteriyor ki, Sarıgül, Erdoğan'ın İstanbul kâbusu olmuş?AKP ve Erdoğan, İstanbul'dan yıkılıyor, İstanbul'da yere çakılıyor. İstanbul'da Kadir Topbaş ortada yok; Sarıgül'ün rakibi Tayyip Erdoğan.Sarıgül, İstanbul'u kucaklamış gidiyor; Erdoğan arkadan feryat ediyor!* * *Erdoğan, bugüne kadar Sarıgül'ün tek bir yanlışını söyleyemedi, tek bir ayıbını bulamadı, kusur üretemedi. Bulabilse, ne vaveyla kopartırdı, tahmin edebiliyor musunuz!?Sarıgül'ün yılları hizmetle geçti. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve İETT'de çalıştı. Milletvekilliği yaptı. 1999'dan beri de Şişli Belediye Başkanlığını yürütüyor. Şişli'yi "marka kent" yaptı.Sarıgül'ün en basit bir yanlışı olsa, en basit bir açığı bulunsa, balıklama atlamaz mıydı? Zerre açığı balçığa çevirip sıvamaz mıydı?!Erdoğan'ın, Sarıgül'e dair Yenikapı'da söylediklerine ve siyasetteki irtifa kaybına bakın, yere çakılmak üzere olduğu görülmüyor mu?!Sarıgül, mekruh yerine metruk demişmiş, ârif yerine âlim demişmiş? Erdoğan'a göre bunlar kusurmuş, Sarıgül'ün ayıbıymış!Bir, Sarıgül'ün mekruh yerine metruk, ârif yerine âlim demesi kesinlikle bir kusur değil.Nitekim mekruh için, terkedilmesi gereken şey manasında "metruk" denilir. Ârif yerine, Allah'ın marifet bilgisine sahip olan kimse manasında "âlim" denilir? Sarıgül'ün tüm kusuru buysa, bunların hepsinin vebalini üstleniyorum.İki, bu sıfırın altında vaziyet, Erdoğan'ın tükendiğinin göstergesidir. Üç, Erdoğan ne anlar, dinden, imandan, ıstılahtan? Toprak sahalarda top sürerek İmam-Hatip'in etrafında dolanmak, adamı ne imam yapar, ne âlim!Bir Müftü olarak söylüyorum, Erdoğan'a, ilkokul din dersi kitabından sadece üç soru sorayım; "sıfır" çakar, yerine oturturum!* * *Erdoğan, İslam'ın ölçü ve ıstılahatının zerresini bilseydi; gulûlun yani devlet-millet malını ve yetimlerin hakkını ayakkabı kutularına doldurmanın ve mahzenlerde destelemenin ne ağır bir vebal olduğunu bilirdi. 2 dirhemlik bile olsa gulûle bulaşanların cenaze namazlarının Hz. Peygamber tarafından kılınmadığını, şefaatten mahrum olduklarını, dünya ve ahirette yatacak yerlerinin olmadığını çok iyi idrak etmiş olurdu.Erdoğan, İslam'ın "i"sini bilseydi; milyonlarca Müslüman'ın katledildiği Büyük Ortadoğu Projesi'nde eş-başkanlık misyonu üstlenmezdi, domuz etini kasaplık hayvan eti haline getirmez, zinayı suç olmaktan çıkartmaz, ya Allah bismillah diyerek kilise-havra açılışları yapmazdı.Erdoğan kim, İslam kim? Erdoğan, Türkiye'de İslam konusunda en son konuşacak insan bile değildir, icraatlarıyla o hakkı da kaybetmiştir!* * *Sarıgül'e gelince; onun hocalık ve imamlık diye bir iddiası yok, bilakis hocalara ve büyüklere hürmeti çok? Ben mütevazi bir Anadolu Müslümanıyım, herkesin inancına saygılı ve hürmetkar bir insanım diyor. Benim bir hocam var, o da hocaların hocası Prof. Dr. Haydar Baş'tır diyor. Milli Ekonomi Modeli için ondan müsaade aldım, diyor Sarıgül.Sadece din konusunda değil; belediyecilik hizmetlerinde de sahalarında en yetkin yüzlerce bilim ve ilim adamlarından oluşan danışma kurulu ile çalışıyorum, çalışacağım diyor Sarıgül? Benim doğrularım değil, bilimin ışığında "kentimin doğru"ları esastır diyor.Siyaset ehli olmak, hikmet ehli olmak, adam gibi adam olmak, gerçek Müslüman olmak işte budur, Sarıgül'ün bu asaletli halidir.Tehlikeli vaziyet ise Erdoğan'ın halidir. Zira Erdoğan, doğru benim, imam benim, ben ne dersem o olur diyor. Kendinden başka kimse, kendinden gayrı hoca tanımıyor ki?Nitekim Erdoğan, hayatında iki hocaya takıldı; biri Süleyman Mercümek'çi çıktı, cezası ötelenerek öteye gitti. Mercümekçi'den sonra 12 yıldan beri takıldığı dinlerarası diyalogcu Fetullah hocası da, kendi deyimiyle Pensilvanya vaizi, kasetçi, montajcı çıktı? Şaşırmışlığı bundan!Erdoğan, ömründe gerçek bir hocaya, gerek bir âlime, gerçek bir ârife hiç kulak asmadı ki? Prof. Dr. Haydar Baş'ı gerçekten hiç can kulağıyla dinlemedi ki? Dinleseydi, vallahi ve billahi bu hallere düşmezdi.Şimdi aklı da, yolu da şaştı, ayakları birbirine dolaştı. Yalpalayıp irtifa kaybediyor. Vaziyeti ortada, ne yaptığını bilmiyor? AKP ve Erdoğan'ı sandığa gömüp bu çile ve yorgunluktan hem kendisini, hem de Türkiye'yi kurtarmak lazım!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019