Sayın Erdoğan hangi ülkeyi yönettiğini farkında mı? Tabiki farkında! O halde neden hep suçlu arıyor, hedef gösteriyor? Diğer taraftan yaptığı açıklamalar ile sahada yaşananlar birbirinin tam zıddı. Neden söylediğini yapmıyor, yaptığını söylemiyor?
Siz, kendi cevaplarınızı düşünün. Ben birkaç örnek vereceğim. 22 yıllık iktidarın adı nedir? Adalet ve Kalkınma Partisi.
Adalet nerede?
2024 Dünya Adalet Projesi (WJP) Hukukun Üstünlüğü Endeksi'nde Türkiye, 142 ülke arasında 117. Sırada.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne 46 ülke üye. Türkiye'de üye. Bizzat Sayın Erdoğan 3 kez bu mahkemeye 'adalet' için müracaat etmiştir.
Sadece 2024 yılında AİHM'ye yapılan 60 bin 350 başvurunun 21 bin 600'ünün Türkiye'den.
Ya! Dünya zaten Erdoğan'a karşı, diyenler olabilir.
Bir soru daha sorayım: Ülkemizde kapasitesinin üstünde çalışan kurumları hangileridir, desem ne cevap verirsiniz?
Benim cevabım bankalar ve hapishanelerdir. (Tabi savcı ve hakimlerde fazla mesai yapıyorlar.)
İçeriye bakalım! AKP iktidara geldiğinde ülkemizde 247 cezaevinde 60 bin tutuklu ve hükümlü vardı.
AKP cezaevleri sayısını 405'e, kapasitelerini ise 301 bine çıkardı. İçerde ise 380 bin kişi var. Yani kapasite üstünde işlev görüyor.
İlgili bakan ise 2025'te yeni cezaevleri yapacağız, müjdesini de verdi.
Hani adalet? Nerede adalet?
Ha! Adaletten kastım mahkemeler değildir! Adalet, insana doğuştan gelen haklarını ve sonradan kazanılan haklarını vermektir. Kanunlara muhatap insan yetiştirmektir.
Bu şartları sağladıktan sonra kanunları zorlayanları, mahkemeye çıkarmak, haklıya hakkını vermek, haksıza da bedel ödetmektir.
İşte bu şartlar sağlanmadığı için insanımız suça sürüklenmiş, cezaevleri dolmuş, dünyaya rezil olmuş durumdayız. Hem de ilk adı 'Adalet' olan parti döneminde.
Ya kalkınma?
Ocak ayı itibarıyla 85 milyonluk ülkemizde 40 milyon 30 bin kişi bankalara borçlu.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) 24 Ocak 2024 verilerine göre vatandaşın kredi ve kredi kartları borcu 3 trilyon 800 milyar TL.
Aynı dönemde 1 milyon 7000 bin kişi borcunu ödeyemedi. Ödenemediği için yasal takibe düşen banka alacakları 300 milyar lira civarında ve bankaların, icra takibine aldığı alacakları 54 milyar 6 milyon lira.
Tarım sektörünün (çiftçilerin) bankalara olan borçlarının 2024 yılında 278,2 milyar lira artarak 868,6 milyar liraya yükseldiğini CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu üyesi Ömer Fethi Gürer açıkladı.
CHP milletvekili
Ya devlet baba?
O da borca batmış. 600 milyar dolardan fazla dış borç faizi ödeyen devletimizin borcu 512 milyar dolar ve devletimiz günde ortalama 5 milyar 4 milyon TL dolayında faiz ödüyor.
Özel sektörün yurt dışından sağladığı krediler toplam borcu, Eylül 2024 itibarıyla 2023 yıl sonuna göre 14,3 milyar dolar artarak 178,5 milyar dolar oldu.
Gördünüz mü kalkınmayı? Sonuç: 'Yaparsa AKP yapar'.
Ama efendim yollar, köprüler, dağların, denizlerin altından tüneller, havalimanları, barajlar, şehir hastaneleri, statlar vs. yaptılar, herkesin evi, arabası var diyenleri duyabiliyorum.
Ekonomiden anlamayan biri olarak diyorum ki, yukarıdaki paralar ile ben, Türkiye'yi yeniden inşa ederdim.
Ege'de deprem fırtınası
Ege Denizinde deprem fırtınası yaşanıyor. Ülkemiz ve batılı bilim insanları açıklama üstüne açıklama yapıyor.
Yunanistan Başbakanı Miçotakis, depremlerin ardından anında acil toplantı kararı aldı. Deprem bölgesindeki okulları tatil ettiler, etkinlikleri iptal ettiler. Bazı adaları tahliye ediyorlar.
Bölgede kurtarma ekibi konuşlandırıp, seyyar sağlık birimleri oluşturdular.
Ülkemizde mi?
22 yılda neden yapmadınız, sorusuna hiç muhatap olmayan Sayın Erdoğan, Ege'deki depremler için 'İstanbul başta olmak üzere şehirlerimizi süratle depreme dayanıklı hale getirmek dışında bir seçeneğimiz bulunmuyor' dedi.
Ardından da, 'topal ördeğe' benzettiği en son ise 'silkeleyin' talimatı verdiği CHP'li belediyeleri hedefe koyarak şöyle dedi;
"Yerel yöneticilerin de artık bu konuya hak ettiği önemi vermesi, siyasi ikbal peşinde koşmak yerine kentsel dönüşüm projeleriyle yönettikleri şehirleri depreme hazırlaması gerektiğini bugün tekrar ifade etmek istiyorum."
Ne diyelim! Allah kurtarsın…
- 6 Şubat afeti sürpriz miydi? / 06.02.2025
- AKP 6 Şubat’a hazır / 05.02.2025
- Devlet Bahçeli’ye göre 'kimden cumhurbaşkanı olamaz' / 03.02.2025
- ‘Yeni Türkiye’ ezberi iflah olmaz bir hastalıktır / 02.02.2025
- Rahatlamak için Devlet Bahçeli’yi okuyorum / 01.02.2025
- Aklınızı başınıza alın / 31.01.2025
- Altın vuruş futbol camiasında mı olacak? / 30.01.2025
- Faciaların hukuken, vicdanen ve dinen sorumlusu kim? / 29.01.2025
- Niccolo Machiavelli, Joseph Goebbels ve biz / 27.01.2025