Gerçek sanat bir eğlencelik değil, hayata anlam katan medeniyet ürünüdür. Hemen hemen tüm toplumlar yaşamlarına bir şekilde sanatı katmışlardır. Sanat toplumun aynasıdır diyebiliriz, işin sosyal boyutlarını yokladığımızda. Tarihin penceresinden baktığımızda da her dönemin ve toplumun karakteristiğinin sanatlarına yansıdığını görebilmek mümkündür.Geçtiğimiz günlerde Meltem TV'de fikir programı seyretmek için ekranı karşıma aldığımda ,"Diyalog" ustası değerli dost Muharrem Bayraktar bir sürpriz yapmaz mı? 20 yıldır "Diyalog" programını fikir ağırlıklı olarak, konularında belli düzeyi aşmış, birikimi olan uzman kişileri konuk ederek sunan, izleyicilerini aydınlatan Sayın Bayraktar bir müzik programı sunuyordu bu defa. Gözümü kırpmadan merakla izledim programı. Davet edilen konuk halk müziği sanatçısı Esat Kabaklı idi. Sesine ve sazına hâkim, alt yapısı olan ve yaptığı işin sosyal ve kültürel sorumluluğunu müdrik gerçek bir sanatçıyı izliyorduk. Sanatçı, usta olmasına ustaydı da, programı yapan ve sunan Muharrem Bayraktar'ın yaptığı iş de fikri sanata taşıma becerisiydi. Konuk, sanatçıydı ama izleyiciler sadece mini bir konsere değil, araya serpiştirilen söyleşilerle milli kültürümüzün ve geçmişten günümüze medeniyetimizin bir büyük bileşeni olan müziğimizin, ne kadar önemli bir uygarlık göstergesi olduğuna da tanık oluyorlardı. Çok başarılı ve keyifli bir program izledik, Sayın Kabaklı ve Sayın Bayraktar sizlere gönülden teşekkür ediyoruz.Fikirden sanata geçişte Bayraktar'ın sanatçı kişiliği de, yorum ve diyalog ustalığının yanında önemli rol oynuyordu. Muharrem Bayraktar'ı gazeteci ve yazar olarak bilirsiniz ki, kalemi çok sivridir ve taşları yerinden oynatır, seveni çoksa da kimi çevreler ve kişiler de tedirgin olur, doğruları yazdığı ve kalemi satılık olmadığı için. Sayın Bayraktar şairdir aynı zamanda, işte sanat ve sanatçıyla barışıklığı da buradan geliyor. Şiir kitabı da yakında elinizde olacaktır. Şairin şiirle yola çıkışını merakla beklemekteyiz.Bir başka beklentimiz de, fikir ve sanatı daha sık buluşturmasıdır.Ulusal sanat kültürümüz yönünden günümüzde acı bir tablo karşısındayız. Yapılacak ilk iş düzeyli sanat ve sanatçılarımıza sahip çıkmak, onlara destek olmak. İkinci olarak ki, asıl sıkıntı burada; sanatı görmezden gelen dahası yok sayan bir iktidarla mücadele etmek. Doğru bir kültür politikası izlemesi için kamuoyu oluşturacak tüm baskı gruplarını harekete geçirmek.Sanat kültüründen nasibini alamamış baştaki yönetemeyen kadrolara ATATÜRK'ün şu sözlerini hatırlatalım:"Bir insan isterse her mesleğe sahip olabilir; marangoz, terzi, doktor, mühendis, öğretmen, hatta cumhurbaşkanı bile ama sanatkâr olamaz."Kaçak sarayınıza davetten çekindiğiniz gerçek sanatçılar ile halk arasına girmeye kalkışmayın, hele hele onları bölmeye hiç heveslenmeyin! Haklarını kolay ödeyemeyeceğimiz sanatçıların ahını da almayın!
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu / diğer yazıları
- Terör / 01.02.2024
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023