Prof. Dr. Haydar Baş beyin, Uluslar arası Milli Ekonomi Modeli Kongresi'nde dünyanın dört bir yanından gelen bilim adamları tarafından kamuoyuyla paylaşılan ve değerlendirilen Milli Ekonomi Modeli kitabını henüz edinemeyenler için, kitaptaki "evrensel kurallar"ın birkaç tanesini hatırlatmanın faydalı olacağını düşünüyorum. Ancak siz, ekonominin matematiğini, bilim adamlarının ittifakla Nobel Ödülü'nün dahi kifayetsiz geleceğini söyledikleri formül, grafik ve evrensel ekonomi esaslarını birebir görmek ve okumak için kitabı (0 212) 652 24 24 nolu telefon hattından talep edin, "çağın kitabı" anında adresinize gelsin. Altını birkez daha çiziyorum; yeni yüzyılın başucu kitabı budur çünkü.Dünyanın önde gelen yüzü aşkın bilim adamları ve ekonomistlerini son derece hayrete sevk eden ve Prof. Dr. Baş'a hakkını teslim etmeye sürükleyen Milli ekonomi Modeli'nin "evrensel kurallar"ından sadece birkaçını hatırlayalım dilerseniz; kitaplık çaptaki bu kuralların hepsini bu köşeye sığdıramayız şüphesiz... "Ekonominin hedefi ve gayesi insandır. İnsanın özelliklerinden ve ihtiyaçlarından yola çıkılarak oluşturulmamış bir modelin başarıya ulaşması zor, belki de imkânsızdır.""İnsanoğlunun her bir ihtiyacı için, uzayda ve dünyada, 'hem sınırsız, hem de sürekli yenilenen' binlerce kaynak mevcuttur. Buna karşılık sınırlı olan ise, insanın ihtiyaçlarıdır. Söz konusu insan olduğunda, şayet bir sınırsızlıktan bahsedilecek ise bu 'onun ihtirasları'dır.""Kapitalizmin ileri sürdüğü gibi şayet kaynaklar ihtiyaçlara göre kıt olsa idi; talep yetersizliğinden ortaya çıkan deflasyon problemi yaşanmazdı.""Her arzın kendi talebini oluşturacağı düşüncesi ciddi bir yanlıştır. Eğer büyüyen bir ekonomiye sahipseniz, bu büyümeyi karşılayacak tüketim miktarının üretimden elde edilen gelirle sağlanması mümkün değildir. Her dönem bu büyümeye mukabil eksik kalan tüketim miktarının emisyon ile kapatılması zaruridir. Devletin 'bağımsız' olmasının gereği olan 'Senyoraj hakkı'nı kullanarak sözkonusu emisyon açığını kapatması şarttır." "Para, kapitalist anlayışta olduğu gibi sadece mübadele ve tasarruf aracı değil; 'emeği tahrik ederek mal ve hizmet üretimini sağlayan bir işlemci' olduğu gibi, aynı zamanda 'harekete geçirdiği emeğin ürettiği mal ve hizmetin karşılığı'dır.""Bir ülkenin kendi Merkez Bankasında başka bir devletin parasını bulundurması veya kendi topraklarında dolaşıma sunması o devleti finanse etmek demektir."Bir insanın, üretim kabiliyeti olsun veya olmasın her yaşta tüketim hakkı mevcuttur." "Artan dünya nüfusunun tüketim yapamaması, üretim miktarının yetersizliğinden değil, insanların o tüketimi yapacak paradan mahrum olmalarından kaynaklanmaktadır.""Ekonomilerde emeğin devreye konulmasının önündeki engeller kaldırıldığında, bir ferdin "birim zamanda üreteceği" miktar "birim zamanda tüketeceği" miktara oranla daha büyük olacaktır. Her birey, potansiyel olarak kendi tükettiğinden daha fazlasını üretme kabiliyetine sahiptir. Bunun gerçekleştirilmesi için gerekli kaynaklar da mevcuttur." "Üretme kabiliyetinin tüketme kabiliyetinden daha fazla olması dikkate alındığı için; dünya nüfusu, gelecek için bir tehlike değil, aksine ümit ışığıdır. Her doğan çocuk, diğer sistemlerde olduğu gibi, ekonominin sırtında bir yük değildir. Bilakis tüketim kabiliyetini arttırarak üretime katkıda bulunan ve onu teşvik eden bir güçtür."Üretim, tüketim, enflasyon, stagflasyon, faiz, sürekli büyüme, istihdam, işsizlik, emisyon, para, adaletli gelir dağılımı, dış ticaret, kur politikaları gibi temel konuları önümüzdeki süreçte ele almamızda fayda olsa gerek...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019