Papa VI. Paul tarafından başlatılan "dinlerarası diyalog"un, 1965'ten 98'e kadar "gönüllü taşeron"luğunu, 1998 yılından beri ise "resmi distributörluğunu üstlenen" dostlarımız, samimi ve kardeşçe ikazlar karşısında ayıkmak yerine, "İslam ve medeniyet aynası" karşısında kendilerine çekidüzen vermek yerine, yanlışlarını örtmeye yelteniyorlar.
Konjonktüre göre vaziyet alarak güya Hz. Muhammed aşkına yazdıkları şiirlerle, dizdikleri methiyelerle, çevirdikleri filimlerle ve kendilerini ayıktıranlara karşı imalı iftira senaryolarıyla Müslüman milletimizi kandırmaya çalışıyorlar.
Halbuki görünen köy kılavuz istemez.
Gidişat belli, akibet belli, hasat zamanı ortaya çıkan mahsul belli...
Hizmetin semeresi ortada...
36 bini aşkın kilise ev, 45 bini aşkın Hıristiyanlaştırılmış insanımız ve manşetlere taşınmış şu kadar da gizli-açık "nurcu papaz".
Bunlar, diyalogun semereleri...
"El-aman papa cenapları!" deyip Papa'nın ellerini öpen siz...
Papa VI. Paul tarafından başlatılan "dinlerarası diyalog" misyonunun bir parçası omak üzere burada bulunuyoruz diyen siz...
Papazlarla hahamlarla iftar sofralarında dörtköşe kurulan siz...
"Çift pasaportlu" misali "hem Hristiyan hem Müslüman" diye niletendirdiğiniz gayr- i müslim ile Müslüman kızları nikahlayan siz...
Mevkutesinde "Ehl-i kitap ile amentüde ittifakımız vardır" diye ilan ettirerek Hz. Muhammed'e inanmayı "İslam'ın iman esasları"ndan ve "cennetlik olmanın yegane şartları" arasından çıkarttıran siz...
Hristiyan ve Yahudilere ilişkin Kur'an-ı Kerim ayetleri, bugünkü Yahudi ve Hıristiyanları değil, ya Hz. Muhammed devrindeki veya kendi peygamberleri dönemindeki Yahudi ve Hristiyanlarla ilgilidir diyen siz... Bu bağlamda papaz muhabbeti uğruna Kur'an-ı Kerim'i adeta "tarihsellik safsatası"na boğdurmaya kalkışan siz...
Bütün bunları cehalet ve gafletinizden yapmış ve yazmış olsanız, sizi ikaz eden kardeşlerinize minnettar olurdunuz; Allah sizlerden razı olsun ki bizleri ayıktırdınız, bizleri papazların ve hahamların yolundan kurtarıp Hz. Muhammed'in yoluna tekrar doğrulttunuz derdininiz.
Vahim yanlışlarınız bu kadarla da kalmadı ki; diyalog gayretinizin semeresi olarak Müslüman milletimizin evlatlarından Hıristiyanlaşan gençler türedi, "nurcu papaz"lar türedi, "nurcu pastör"ler türedi.
Evlerine veya yurtlarına yolu düşmüş Anadolu'nun gariban gençleri arasında manşetlik "nurcu papaz" türeyen siz...
Yurtlarına ve okullarına takılanlar arasında "nurcu pastör" türeyen siz...
Bütün bunlar yaşanırken "Yok canım böyle şeyler, bunlar komplo, bunlar AB'ye karşı milliyetçilik abartıları!" deyip işi örtmeye kalkışan yine siz...
Hadi, sizi ayıktırmaya çalışan dostlarınızın samimi ikazlarına kulaklarınız tıkalı kaldı; gözleriniz de mi şu "nurcu papaz"lar görmuyor? Bu diyalog meyvelerini de mi fark etmiyor sunuz?
İnsan bunları görüp ayıkır; biz ne büyük yanlışlar yaptık ya Rabbi der ve gözyaşları içinde Yüce Allah'tan affını diler.
Böyle bir pişmanlık emaresi olmaması bir yana; tam bir pişkinlik örneği ile diyaloga devam eden yine siz...
Bu tavır, yapılan işin projeli, programlı ve talimatlı olduğunu göstermiyor mu?
Bu diyalog meyvelerinizi görmezlikten gelerek, himmet devşirdiğiniz milletimizin huzuruna çıkıp "biz balkabağıyız" diyorsunuz.
Balkabağından Ebucehil karpuzu yetişir mi?
Yetişmez; Balkabağından Ebucehil karpuzu türemez.
O halde papaz, pastör ve Ebucehil karpuzu meyvelerinizi görerek, toprağa ve gönüllere attığınız tohumlarınızı tekrar gözden geçirin.
Hz. Muhammed sevdası ve tohumundan papaz türemez, pastör türemez.
Hz. Muhammed'in aşkıyla donanmış iman ocağından ve İslam otağından, hiç nurcu papaz türer mi, hiç nurcu pastör türer mi?
Benim evimden, benim yurdumdan, benim okulum ve otağımdan papaz türemiyor, pastör türemiyor da; Ehl-i Sünnet ölçüleriyle bezenmiş sair sivil toplum kuruluşlarından papaz türemiyor, pastör türemiyor da; günahlara batmış bile olsa Allah ve Rasulü Muhammed'ine yapışmış herhangi bir hizmet ocağından bile papaz ve pastör türemiyor da; senin ocağından seri üretim halinde nasıl nurcu papaz türüyor, nasıl nurcu pastör türüyor...? İnsan bunun hesabını yapmaz mı, Müslüman bunun idrakinde olmaz mı?
Kulların samimi ikazlarına kulak vermeyen toplumları, Allah ayıktırır; biliyor musunuz?
Allah'ın ayıktırması ise hiç kulunun ayıktırmasına benzemez; Nuh'un kavmini, Lût'un kavmini, Salih'in kavmini ayıktırdığı gibi... İnsanlığın artık tek umudu olarak kalmış Yüce Milletimize ve medeniyetimize yazık etmeyin.
Benden dost tavsiyesi...
Konjonktüre göre vaziyet alarak güya Hz. Muhammed aşkına yazdıkları şiirlerle, dizdikleri methiyelerle, çevirdikleri filimlerle ve kendilerini ayıktıranlara karşı imalı iftira senaryolarıyla Müslüman milletimizi kandırmaya çalışıyorlar.
Halbuki görünen köy kılavuz istemez.
Gidişat belli, akibet belli, hasat zamanı ortaya çıkan mahsul belli...
Hizmetin semeresi ortada...
36 bini aşkın kilise ev, 45 bini aşkın Hıristiyanlaştırılmış insanımız ve manşetlere taşınmış şu kadar da gizli-açık "nurcu papaz".
Bunlar, diyalogun semereleri...
"El-aman papa cenapları!" deyip Papa'nın ellerini öpen siz...
Papa VI. Paul tarafından başlatılan "dinlerarası diyalog" misyonunun bir parçası omak üzere burada bulunuyoruz diyen siz...
Papazlarla hahamlarla iftar sofralarında dörtköşe kurulan siz...
"Çift pasaportlu" misali "hem Hristiyan hem Müslüman" diye niletendirdiğiniz gayr- i müslim ile Müslüman kızları nikahlayan siz...
Mevkutesinde "Ehl-i kitap ile amentüde ittifakımız vardır" diye ilan ettirerek Hz. Muhammed'e inanmayı "İslam'ın iman esasları"ndan ve "cennetlik olmanın yegane şartları" arasından çıkarttıran siz...
Hristiyan ve Yahudilere ilişkin Kur'an-ı Kerim ayetleri, bugünkü Yahudi ve Hıristiyanları değil, ya Hz. Muhammed devrindeki veya kendi peygamberleri dönemindeki Yahudi ve Hristiyanlarla ilgilidir diyen siz... Bu bağlamda papaz muhabbeti uğruna Kur'an-ı Kerim'i adeta "tarihsellik safsatası"na boğdurmaya kalkışan siz...
Bütün bunları cehalet ve gafletinizden yapmış ve yazmış olsanız, sizi ikaz eden kardeşlerinize minnettar olurdunuz; Allah sizlerden razı olsun ki bizleri ayıktırdınız, bizleri papazların ve hahamların yolundan kurtarıp Hz. Muhammed'in yoluna tekrar doğrulttunuz derdininiz.
Vahim yanlışlarınız bu kadarla da kalmadı ki; diyalog gayretinizin semeresi olarak Müslüman milletimizin evlatlarından Hıristiyanlaşan gençler türedi, "nurcu papaz"lar türedi, "nurcu pastör"ler türedi.
Evlerine veya yurtlarına yolu düşmüş Anadolu'nun gariban gençleri arasında manşetlik "nurcu papaz" türeyen siz...
Yurtlarına ve okullarına takılanlar arasında "nurcu pastör" türeyen siz...
Bütün bunlar yaşanırken "Yok canım böyle şeyler, bunlar komplo, bunlar AB'ye karşı milliyetçilik abartıları!" deyip işi örtmeye kalkışan yine siz...
Hadi, sizi ayıktırmaya çalışan dostlarınızın samimi ikazlarına kulaklarınız tıkalı kaldı; gözleriniz de mi şu "nurcu papaz"lar görmuyor? Bu diyalog meyvelerini de mi fark etmiyor sunuz?
İnsan bunları görüp ayıkır; biz ne büyük yanlışlar yaptık ya Rabbi der ve gözyaşları içinde Yüce Allah'tan affını diler.
Böyle bir pişmanlık emaresi olmaması bir yana; tam bir pişkinlik örneği ile diyaloga devam eden yine siz...
Bu tavır, yapılan işin projeli, programlı ve talimatlı olduğunu göstermiyor mu?
Bu diyalog meyvelerinizi görmezlikten gelerek, himmet devşirdiğiniz milletimizin huzuruna çıkıp "biz balkabağıyız" diyorsunuz.
Balkabağından Ebucehil karpuzu yetişir mi?
Yetişmez; Balkabağından Ebucehil karpuzu türemez.
O halde papaz, pastör ve Ebucehil karpuzu meyvelerinizi görerek, toprağa ve gönüllere attığınız tohumlarınızı tekrar gözden geçirin.
Hz. Muhammed sevdası ve tohumundan papaz türemez, pastör türemez.
Hz. Muhammed'in aşkıyla donanmış iman ocağından ve İslam otağından, hiç nurcu papaz türer mi, hiç nurcu pastör türer mi?
Benim evimden, benim yurdumdan, benim okulum ve otağımdan papaz türemiyor, pastör türemiyor da; Ehl-i Sünnet ölçüleriyle bezenmiş sair sivil toplum kuruluşlarından papaz türemiyor, pastör türemiyor da; günahlara batmış bile olsa Allah ve Rasulü Muhammed'ine yapışmış herhangi bir hizmet ocağından bile papaz ve pastör türemiyor da; senin ocağından seri üretim halinde nasıl nurcu papaz türüyor, nasıl nurcu pastör türüyor...? İnsan bunun hesabını yapmaz mı, Müslüman bunun idrakinde olmaz mı?
Kulların samimi ikazlarına kulak vermeyen toplumları, Allah ayıktırır; biliyor musunuz?
Allah'ın ayıktırması ise hiç kulunun ayıktırmasına benzemez; Nuh'un kavmini, Lût'un kavmini, Salih'in kavmini ayıktırdığı gibi... İnsanlığın artık tek umudu olarak kalmış Yüce Milletimize ve medeniyetimize yazık etmeyin.
Benden dost tavsiyesi...
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019