Kadrodan, paralelden, paketten ve açılımlardan ne zaman sıra gelecek adalete? Soruya hükümet sözcüsünden ya da Adalet Bakanı'ndan şöyle bir cevap gelebilir: "Mahkeme salonlarında 'Adalet Mülkün Temelidir' yazıyor ya." Yazmasına yazıyor da, bu yazı duvarda dekoratif unsur olmaktan öteye geçiyor mu? Ne mümkün? Hukuku gevelemeleri, yaptıklarını hukuka bağlama telaşındandır. Hukuka değil ama yasaya bağlamada hız kesmiyorlar. Yaptıkları yasalar da hukuka oturmadığı için zaman zaman AYM (Anayasa Mahkemesi)'nin duvarına toslamaktadır.Siyasal iktidar elinde bir sopa olsun istiyor. Sopa, kimi zaman yargı paketi, kimi zaman iç güvenlik yasası gibi kılıflarla muhalefete, muhalif kişi ve kesimlere karşı kullanılıyor; insanlar susturuluyor.Hukukun dışına çıkılmışsa devlet yozlaşır, derinliklerinde paraleller el ele verip cirit atarlar. Eşkıya söz sahibi olup, boş bulduğu meydanı hükümete dar eder.Gelinen nokta budur. İktidarın aymaz politikası, toplumun değişik kesimlerini, düşmanlaştırıcı zihniyet içinde, yıkıcı bir toplumsal kapışmanın eşiğine getirmiştir.Çözüm süreci zorlu bir yoldur. Bu yol İmralı ve Kandil'den geçmez; geçer zannedenler yanılmışlardır ve milleti sıkıntıya sokmakla kalmamış, ülkeyi insanlık suçları ve insan hakları ihlâllerinden dolayı, sorumluluk mekanizmalarının muhtemel yaptırımları ile karşı karşıya bırakmıştır.İktidardakiler ellerindeki sopayı bırakmalı akıllarını başlarına almalıdırlar. Baskı yöntemi uygulayan AKP iktidarı, çıkarlarına uygun yasal düzenlemelerden vazgeçip, yandaş hakları değil, insan hakları hukukuna dayalı; kin ve nefret değil, adalet ve eşitlik eksenli barış zihniyeti ve kültürü ile; kültürleri yetmiyorsa, kendilerini yandaş olma zorunluluğunda hissetmeyen gerçek âkil insanlardan yardım alarak, bölücü ve çatışmacı kaynakları kurutarak, eşkıyadan medet ummadan yola çıkmalıdır.Çağımız, insana en yüce değeri, gerçek değerini verme çağıdır. Çağı bir yana koyalım Allah (cc) insanı, yaratılmışların en şereflisi olarak (eşref-i mahlûkat) tavsif buyurmuyor mu?Yönete(meye)nler! Haksız tutumunuzda ısrar ederseniz, millet gasp edilen demokratik haklarını geri almak ve vatanın bütünlüğü için birlik ve beraberliğe yürür.Sözümüz millete: Toplumsal gücün kaynağı millettir, bir ve beraber olunduğunda, bütünlük sağlandığında; insancıl hukuk ile demokrasi ve insan haklarının da bütünlüğü sağlanmış olacaktır.Sözümüz Cumhuriyet Savcılarına: T.C. Hukuk Devletidir. Bunun anlamı, haksızlığı devlet dahi yapsa yargılanır; yasa önünde devlet organları dahil tüm kurum, kuruluş ve kişiler eşittir.Cumhuriyet Savcıları siz Cumhuriyeti korumak için gerektiğinde devletlilerden de hesap sorabildiğiniz için mesleğinizin başında, diğer mesleklerin hiçbirinde bulunmayan "Cumhuriyet" sözcüğü vardır. Gasp edilen haklar, yolsuzluklar karşısında millet adına harekete geçmeniz, her şeyden önce, meslek namusunuz gereğidir.Tekrarlıyoruz: Sözümüz Cumhuriyet Savcılarına.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu / diğer yazıları
- Terör / 01.02.2024
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023