logo
26 ARALIK 2024

2002 başında Türkiye-1

02.01.2002 00:00:00
Her sene başında âdet olmuştur, bir önceki senenin fotoğrafı çekilir ve onların etkisi ile sonraki senenin beklentileri oluşturulmaya çalışılır.

Bu beklentiler sadece size bağlı değildir. Önceki senenin etkileri ve meseleye dışarıdan etki eden dayatmalar, ulaşmak istediğiniz hedeflerin şeklini belirler.

Fakat nereden bakarsanız bakın 2001'e "iyi ki gittin" diyoruz; 2002'yi de hem umut fakirin ekmeği, hem de bir öncekinden kötü olamayacağını düşündüğümüz için sevinçle karşılıyoruz.

Devletimiz, milletimiz için hayırlar getirmesini diliyoruz. Hayırların başında da bu hükümeti başımızdan eksik edecek yeni seçimler umuyoruz.

KIBRIS:

İncelenecek konuların en başına 1960'lardan itibaren olduğu gibi yine Kıbrıs'ı koyduk. Siyasilerimiz Türk Devleti için AB'yi ulaşılacak en önemli hedef olarak ifade ettikleri için Kıbrıs bu yıl başlıca iki açıdan öne çıkacak; 1) AB yetkilileri "siz istemeseniz de Güney Kıbrıs Rum kesimini adanın tek temsilcisi olarak alacağız" diyorlar, 2) Yunanistan "Güney alınmazsa AB genişlemesini veto ederim" diyor.

Türkiye'de buna karşılık "entegrasyon" kartını elinde tuttuğunu ifade ediyor.

Entegrasyonun Türk millî hedeflerine uymayan bir hedef olduğunu, bunun Güneyi Rum'a terk anlamına geldiğini defalarca yazmıştık.

İşin kötüsü davanın bu kadar yıl bayraktarlığını yapmış olan Denktaş ta da keskin tavır değişiklikleri gözleniyor. Bir süre önce "bayrağı değiştirebiliriz" demişti. Şimdi de "Rumlarla bir arada yaşayabiliriz" düşüncesini seslendiriyor.

Sonuçları bakımından dünyada değilse bile Türkiye'de hayli gürültü koparan 9'uncu Türk Kurultay'ında yaptığı konuşmada "Rumlar'la birlikte Ada'da yaşamaya hazır olduklarını ve onları Ada'dan atmak gibi bir niyetlerinin bulunmadığını" ifade ederek, "İstediğimiz, onların bizi Ada'dan atma isteminden ve siyasetinden vazgeçmeleridir" demiştir.

Halbuki okuyucu; adada tek bir Rum'un bile varlığının Türk millî hedeflerine aykırı olduğunu şu an için Denktaş'tan iyi öğrenmiş durumdadır.

İşin kötüsü şu an Kıbrıs'ta beraberlik ve bütünlük ruhunun erozyona uğramış olduğunu tespit etmemizdir. ABD ve AB'nin dolar-mark-sterlin desteği ile son on yıldır oluşturmaya başladığı "işbirlikçi lobi" her geçen gün daha başarılı olmaktadır. Kıbrıs Türklerine para karşılığı "Bosna-Batı Trakya" Türk ve Müslümanları örneği önerdikleri hayat tarzı her geçen gün toplumun daha geniş kesimlerinde taraftar bulmaktadır.

Bir süre önce Denktaş'ın "İngiliz Aslanlı Resmî Konutu'na" yemek yemek için gelen Klerides'i az da olsa bir grup Kıbrıs Türk'ü bayan "alkışlarla, olumlu pankartlarla ve hoş geldin tezahüratı ile" karşılamıştı.

Denktaş'ın Rum kesimine yemeğe gidişi ise Rumların yoğun protestosu ile karşılanmıştır.

Rum tarafındaki yemeğe 3 otobüs dolusu Türk gazeteci gitmiş, fakat sadece 30 Rum gazeteci ilgi göstermiştir.

Yabancı burslarla yetişmiş lobi şu an Kıbrıs'ın kuzeyinde toplumun her kesimine sızmış ve en etkin rol oynar hâle gelmiştir.

YUNANİSTAN:

2002 denkleminin diğer ayağı, bir önceki ile bağlantılı Yunanistan meselesidir. Örneğini Kıbrıs'ta gördüğümüz aynı lobi-kamuoyu oluşturma faaliyetleri Türkiye'de de yapılmaktadır. Fikri, vicdanı, irfanı tersten devşirilmiş işbirlikçi siyaset ve kalem erbabının çabaları Türkiye'de de aynı şekilde ruhsuz, millî endişeleri yüreğinde taşımayan bir toplum modelinin yaratılmasına neden olmuştur.

Deprem yalakalıkları ve Cem'in Papandreu ile sirtaki dostluğunun karşılıklı toplumları getirdiği nokta Dışişleri ve Genelkurmay'ın ortaklaşa yaptıkları bir kamuoyu yoklaması ile tespit edilmiştir. Raporda, Türk ve Yunan medyası ile siyasetinde karşılıklı düşmanlığın ne ölçüde yapıldığı somut verilerle ortaya konuldu. Rapor, 1 Mayıs- 31 Ekim 2001 tarihleri arasında Türkiye'de ve Yunanistan'da yazılı basın ile siyasetçilerin iki ülke ilişkileriyle ilgili yorum ve değerlendirmelerini içeriyor. Söz konusu altı aylık dönemde Yunanistan'da yayınlanan en yüksek tirajlı beş ulusal ve üç yerel gazete her gün taranarak, Türkiye ile ilgili haber ve yorumlar belirlendi. Türkiye'de de ulusal gazetelerin hepsi incelendi. Yunanistan'da taranan ulusal gazeteler Ta Nea, To Vima, Ethnos, Kathimerini ve Elefteros Tipos.

Bu altı ay içinde Yunanistan'da Türkiye'ye ilişkin 2 bin 500 yorum ve haber gazetelerde yer alırken, aynı dönemde Türkiye'deki ulusal gazetelerde bu rakam sadece 987 oldu. Yunanistan'daki haber ve yorumların % 94'ünün Türkiye aleyhtarlığı içermesi dikkat çekti. Yunanistan'daki haberlerde ağırlıklı olarak Türkiye'nin Yunanistan'ı her an işgal edecek bir güç gibi gösterilmesi dikkat çeken bir diğer nokta oldu. Türkiye'deki ulusal gazetelerde bu ülkeyle ilgili çıkan 987 haber ve yorumdan 109'unun Yunanistan lehine olduğu da tespit edildi. Türk gazetelerinde haber ve yorumların sadece % 15'i Atina aleyhinde oldu.

Rapora göre, siyasetçilerin yaptığı konuşmalarda da benzer durumla karşılaşılıyor. Söz konusu dönemde Yunanistan'da 98 siyasetçi Türkiye karşıtı söylemde bulunurken, Türkiye'de Yunanistan aleyhine konuşan siyasetçi sayısı 17 olarak tespit edildi.

Bunun hemen arkasından Genelkurmay bir olguya daha dikkat çekti. Türk tarafının siyasileri ve basını tarafından pompalanan bütün "dostluk-diyalog-hoşgörü" havasına rağmen Ege'de Yunan savaş uçaklarının son günlerde gittikçe artan bir şekilde Türk hava sahası ihlallerine devam ettiği bildirildi.

Ne diyordu Helsinki; "2004'e kadar Ege ve Kıbrıs'ı çözün. Çözmezseniz ben re'sen karar alacağım".

Siz Rum-Yunanlı olsanız 2004'e kadar çözer misiniz, yeni anlaşmazlıklar mı yaratırsınız?
 
Hüseyin Mümtaz / diğer yazıları
Beştepe'de sürpriz buluşma
Erdoğan, Bartholomeos'u kabul etti
Hükümet, katılım bankalarının üstünü çizdi!
Piyasaya 11 banka yön verecek
Moskova yanaşmıyor
Azerbaycan, Rusya'dan itiraf bekliyor
Rus füzesi iddiası
Azerbaycan basını yazdı
4 çocuktan 3'ü karamsar
Türkiye'de çocuklar bile ekonomiden dertli
Merkez Bankası faiz kararını verdi
İki yıl sonra bir ilk
Teğmenlerle ilgili karar 16 Ocak'ta verilecek
Milli Savunma Bakanlığı'ndan açıklama
Protesto eylemlerinde ölenler var
Suriye karıştı
Sıla bebeğin mahkemesi başladı
5 sanığın yargılaması kapalı yapılıyor
İkinci duruşma başladı
Narin Güran cinayeti davası
Pürüzün destekçisi ise belli
Suriye'de en büyük pürüz PKK/YPG
Can kardeş, ne işin olur senin Embraer ile?
Azerbaycan için yas günü
Sonuç sürpriz değil
En iyi maaşı onlar alıyor
İşte en temel sorun
'Ekonomide travmaları atlatamadık'
Beştepe'de sürpriz buluşma
Erdoğan, Bartholomeos'u kabul etti
Hükümet, katılım bankalarının üstünü çizdi!
Piyasaya 11 banka yön verecek
Moskova yanaşmıyor
Azerbaycan, Rusya'dan itiraf bekliyor
Rus füzesi iddiası
Azerbaycan basını yazdı
4 çocuktan 3'ü karamsar
Türkiye'de çocuklar bile ekonomiden dertli
Merkez Bankası faiz kararını verdi
İki yıl sonra bir ilk
Teğmenlerle ilgili karar 16 Ocak'ta verilecek
Milli Savunma Bakanlığı'ndan açıklama
Protesto eylemlerinde ölenler var
Suriye karıştı
Sıla bebeğin mahkemesi başladı
5 sanığın yargılaması kapalı yapılıyor
İkinci duruşma başladı
Narin Güran cinayeti davası
Pürüzün destekçisi ise belli
Suriye'de en büyük pürüz PKK/YPG
Can kardeş, ne işin olur senin Embraer ile?
Azerbaycan için yas günü
Sonuç sürpriz değil
En iyi maaşı onlar alıyor
İşte en temel sorun
'Ekonomide travmaları atlatamadık'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.