Sistem değişikliğini siyaseten, "Başkanlık(!)" denilen nev'i şahsına münhasır bir türle yaşamaktayız. Ne olup olmadığını pratik bize gösterecek.
Siyasetten sonra sporda da sistem değişikliğine tanık olmak üzereyiz. Ne var ki, siyasettekinden farklı olarak Türk futbolunda uygulanacak yeni sistemin dünyada uygulaması yapılmış, başarısı kanıtlanmıştır. Nitekim son Futbol Dünya Şampiyonası'nda bu sistem uygulanmıştır. Sistemin adı: VAR (Video Yardımcı Hakem). VAR sistemiyle hakem hatalarının önüne geçilmesi amaçlanmaktadır. Gol, penaltı, kart gösterilmesi kararlarında hakem emin değilse, olayı videodan izleyerek kesin kararını verebilecek. VAR (Video Assistant Referee / Video Yardımcı Hakem), 2018-2019 sezonunda Süper Lig'de, Süper Kupa'da ve diğer alt liglerdeki play-off maçlarında uygulanacak.
Dam üstünde saksağan vur beline kazmayı kabilinden VAR ile Varlık Fonu arasında ne alâka var, diyebilirsiniz. Bence çok alâka var;
VAR, denetim mekanizmasıdır. Türkiye Varlık Fonu Anonim Şirketi (TVFAŞ ) de denetlenmesi gereken önemli bir kuruluştur ama denetlemesi yoktur. O nedenledir ki, tıpkı hakem hatalarını önlemeye yönelik VAR gibi; bünyesine Ziraat Bankası, PTT, BİST, BOTAŞ, ÇAYKUR, Eti Maden, TÜRKSAT, THY ve Halkbank gibi önemli varlıklar yanında Hazine'ye ait bazı taşınmazların da dahil edilmesiyle büyük güç oluşturan devasa şirketin denetim mekanizması oluşturulmalıdır.
1950'li yıllarda ve izleyen dönemde Suudi Arabistan, Kuveyt ve Katar gibi Körfez ülkeleri yanında, Norveç, Çin, Rusya ve Kazakistan gibi petrol, doğalgaz ya da sair gelir kaynakları yüksek bazı ülkelerin Bağımsız Varlık Fonları veya başka adlarla kurdukları fonlar, özel yatırımların finansmanında kullanılır. Günümüzde toplam değeri yaklaşık 11 milyar dolara ulaşan 15 ulusal varlık fonunun %60'ı petrol ve doğalgaz gibi devamlı gelir sağlayan kaynaklara dayanmaktadır. Türkiye'de iki yıl önce, 2016 yılı Ağustos ayında oluşturulan fon yönetimi, doğal kaynaklara ya da cari fazlalık gibi devamlı gelir sağlayan kaynaklara dayalı olmayıp, çeşitli kamu kuruluşları bünyesinde atıl olduğu ve "ekonomiye kazandırılması" (!) düşünülen kaynakların işletilerek ya da ipotek edilerek gelir sağlanması mantığına dayandırılmaktadır.
6741 sayılı Kanun ile Oluşturulan Türkiye Varlık Fonu Anonim Şirketi kamu kesimi bünyesinde olup, özel hukuk hükümlerine tabi bir kuruluştur. Yasa ile kurulan şirket, yapısı ve işleyişinin Bakanlar Kurulu tarafından belirlenmesi ve stratejik yatırım kararlarının Bakanlar Kurulu onayına bağlı olması açılarından kamusal; piyasa kuralına göre faaliyette bulunma yetkisiyle özel; vergi muafiyeti ve kamu personel mevzuatı dışında tutulması ile de karma yapılı bir kuruluştur. Şirket Başbakanlığa bağlı olup, Sayıştay denetimine tabi değildir. 24 Haziran sonrası sistem değişikliği nedeniyle Başbakanlık ve Bakanlar Kurulu kaldırıldığından Varlık Fonu Cumhurbaşkanına bağlı olacaktır. Yönetimi-denetimi Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile şekillenecektir.
Hemen her tür vergi, resim ve harçtan muaf tutulmakla beraber, kamusal koruma zırhı avantajına da sahip olan fon işletmesi, kamu bütçesine, özel sektör sermayesine ve kamu iktisadi teşebbüslerine karşı da olağanüstü avantajlı durumdadır. Varlık Fonu bu haliyle siyasal iktidara muazzam bir güç sağlayan dinamodur.
Atıl olduğu düşünülen kamu varlıklarının ekonomiye kazandırılması, finansal şoklara karşı ekonominin korunması gibi ifadelerle gizlenen şirketin asıl amacı; yurtiçi ve yurt dışı kamu ve özel yatırımlara iştirak etmek ve Kanal İstanbul ya da üçüncü havalimanı veya petrol-gaz boru hattı inşası gibi büyük yatırımlara iç ve dış finansman sağlama yolunun açılmasıdır. Başka bir ifade ile asıl amaç, bugünün ve geleceğin varlıklarının riske atılması pahasına, siyasi otoriteye güç sağlamaktır.
Siyasetten sonra sporda da sistem değişikliğine tanık olmak üzereyiz. Ne var ki, siyasettekinden farklı olarak Türk futbolunda uygulanacak yeni sistemin dünyada uygulaması yapılmış, başarısı kanıtlanmıştır. Nitekim son Futbol Dünya Şampiyonası'nda bu sistem uygulanmıştır. Sistemin adı: VAR (Video Yardımcı Hakem). VAR sistemiyle hakem hatalarının önüne geçilmesi amaçlanmaktadır. Gol, penaltı, kart gösterilmesi kararlarında hakem emin değilse, olayı videodan izleyerek kesin kararını verebilecek. VAR (Video Assistant Referee / Video Yardımcı Hakem), 2018-2019 sezonunda Süper Lig'de, Süper Kupa'da ve diğer alt liglerdeki play-off maçlarında uygulanacak.
Dam üstünde saksağan vur beline kazmayı kabilinden VAR ile Varlık Fonu arasında ne alâka var, diyebilirsiniz. Bence çok alâka var;
VAR, denetim mekanizmasıdır. Türkiye Varlık Fonu Anonim Şirketi (TVFAŞ ) de denetlenmesi gereken önemli bir kuruluştur ama denetlemesi yoktur. O nedenledir ki, tıpkı hakem hatalarını önlemeye yönelik VAR gibi; bünyesine Ziraat Bankası, PTT, BİST, BOTAŞ, ÇAYKUR, Eti Maden, TÜRKSAT, THY ve Halkbank gibi önemli varlıklar yanında Hazine'ye ait bazı taşınmazların da dahil edilmesiyle büyük güç oluşturan devasa şirketin denetim mekanizması oluşturulmalıdır.
1950'li yıllarda ve izleyen dönemde Suudi Arabistan, Kuveyt ve Katar gibi Körfez ülkeleri yanında, Norveç, Çin, Rusya ve Kazakistan gibi petrol, doğalgaz ya da sair gelir kaynakları yüksek bazı ülkelerin Bağımsız Varlık Fonları veya başka adlarla kurdukları fonlar, özel yatırımların finansmanında kullanılır. Günümüzde toplam değeri yaklaşık 11 milyar dolara ulaşan 15 ulusal varlık fonunun %60'ı petrol ve doğalgaz gibi devamlı gelir sağlayan kaynaklara dayanmaktadır. Türkiye'de iki yıl önce, 2016 yılı Ağustos ayında oluşturulan fon yönetimi, doğal kaynaklara ya da cari fazlalık gibi devamlı gelir sağlayan kaynaklara dayalı olmayıp, çeşitli kamu kuruluşları bünyesinde atıl olduğu ve "ekonomiye kazandırılması" (!) düşünülen kaynakların işletilerek ya da ipotek edilerek gelir sağlanması mantığına dayandırılmaktadır.
6741 sayılı Kanun ile Oluşturulan Türkiye Varlık Fonu Anonim Şirketi kamu kesimi bünyesinde olup, özel hukuk hükümlerine tabi bir kuruluştur. Yasa ile kurulan şirket, yapısı ve işleyişinin Bakanlar Kurulu tarafından belirlenmesi ve stratejik yatırım kararlarının Bakanlar Kurulu onayına bağlı olması açılarından kamusal; piyasa kuralına göre faaliyette bulunma yetkisiyle özel; vergi muafiyeti ve kamu personel mevzuatı dışında tutulması ile de karma yapılı bir kuruluştur. Şirket Başbakanlığa bağlı olup, Sayıştay denetimine tabi değildir. 24 Haziran sonrası sistem değişikliği nedeniyle Başbakanlık ve Bakanlar Kurulu kaldırıldığından Varlık Fonu Cumhurbaşkanına bağlı olacaktır. Yönetimi-denetimi Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile şekillenecektir.
Hemen her tür vergi, resim ve harçtan muaf tutulmakla beraber, kamusal koruma zırhı avantajına da sahip olan fon işletmesi, kamu bütçesine, özel sektör sermayesine ve kamu iktisadi teşebbüslerine karşı da olağanüstü avantajlı durumdadır. Varlık Fonu bu haliyle siyasal iktidara muazzam bir güç sağlayan dinamodur.
Atıl olduğu düşünülen kamu varlıklarının ekonomiye kazandırılması, finansal şoklara karşı ekonominin korunması gibi ifadelerle gizlenen şirketin asıl amacı; yurtiçi ve yurt dışı kamu ve özel yatırımlara iştirak etmek ve Kanal İstanbul ya da üçüncü havalimanı veya petrol-gaz boru hattı inşası gibi büyük yatırımlara iç ve dış finansman sağlama yolunun açılmasıdır. Başka bir ifade ile asıl amaç, bugünün ve geleceğin varlıklarının riske atılması pahasına, siyasi otoriteye güç sağlamaktır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu / diğer yazıları
- Terör / 01.02.2024
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023
- Yerel yönetim / 25.01.2024
- Muhalefet / milli irade / 22.01.2024
- Anayasa Mahkemesi yoksa… / 18.01.2024
- Soykırım davası / 15.01.2024
- Sosyal devlet için / 11.01.2024
- Hukuk devletine başkaldırı / 25.12.2023
- Güç dengesi / 21.12.2023
- Yerel seçime giderken / 14.12.2023
- İnsanlığın anayasası / 11.12.2023