Türkiye, Prof. Dr. Baş'ı inkarla çok şey kaybetti

2013 yılını acısıyla tatlısıyla geride bıraktık. Geçen zaman bir daha geri gelmeyecek.2014 yılının bu ilk günlerinden itibaren 2013 ve öncesinden ders almayı başarabilirsek en azından bundan sonrası için sağlam adımlarla yürümüş oluruz. Bu sebepten ötürü yılbaşıların yıllık bir muhasebe açısından önemli olduğunu ifade ediyoruz.2013 yılı, Türkiye'nin Suriye, Mısır, Irak, Ermenistan, Kıbrıs kısaca tüm dış politikada çuvalladığı; terörle mücadelenin müzakereye dönüşüp, teröristbaşının aklıyla iş yapıldığı, Türk milletine düşman olanların baş tacı edildiği, Kürdistan projesine bir adım daha yaklaşıldığı, Gezi Parkı eylemlerinde olduğu gibi halka sırt dönüldüğü, konulan Patriotlarla Türkiye'nin hedef tahtasına oturtulduğu, Andımızın, TC ibaresinin kaldırıldığı, Camilerin kiliseye çevrildiği, siyasi iradelerin yolsuzluklarının aşikarlaştığı, devletin her kademesini ajanların işgal ettiğinin deşifre olduğu, samanın bile ithal edildiği, bahşişlerden bile vergi alındığı, sağlıkta fiyatların tavan yaptığı, sınavlarda bile yolsuzlukların yapıldığı, muhalefetin de iktidardan bir farkının olmadığının açığa çıktığı bir yıl oldu.Kısaca 2013 yılı Türkiye'nin bir adım daha parçalanmaya yaklaştığı, borçlarının kabardığı, bağımlılığının arttığı, birlik ve beraberliğin devre dışı kaldığı, Türkiye'nin ve Türk milletinin imajının yerlerde süründüğü bir yıl oldu.Peki, 2013'te hiç mi olumlu bir gelişme yaşanmadı? Elbette ki yaşandı, hatta sadece 2013 yılına değil, asırlara damgasını vuracak çok önemli gelişmeler yaşandı ama Türk siyasilerin, Türk basının ve Türk milletinin inkarı, görmezlikten gelmesi, inat etmesi sebebiyle Türkiye bu gelişmelerden maalesef nasiptar olmadı.2013'ün 27 Şubat'ında gerçekleşen ve asırlara damgasını vuran en önemli olay, bir Müslüman Türk olan Prof. Dr. Haydar Baş'ın Rusya Parlamentosu'na davet edilmesi, 4,5 saat Sayın Baş'a ve dünyaca ünlü Milli Ekonomi Modeli'ne zaman ayrılması, Rusya'nın refaha kavuşmasının, dünyanın zirvesine oturmasının asıl nedeninin Sayın Baş ve MEM olduğunun tüm dünyaya buradan ilan edilmesiydi. Prof. Dr. Lisichkin'in ifadesiyle, Rusya bu toplantıyı, "Yüksek Değerlendirme Toplantısı" olarak tanımladı.Eğer Türkiye Sayın Baş'a sırtını dönmemiş olsaydı, bugün Türkiye Rusya gibi dünyanın zirvesinde olacaktı, Türk siyasiler Putin gibi dünya lideri ilan edilecekti, Türk vatandaşları vatandaşlık maaşı, ev hanımı meslek maaşı, burs, doğum parası, 4000 lira asgari ücret alacaktı, dolaylı vergiler kalkacaktı, elektrik, doğalgaz, sağlık, eğitim bedava olacaktı, madenler devlet millet ortaklığıyla çıkartılacak, halkımız altın zengini, petrol zengini, bor ve mermer zengini olacaktı.2013'ün ikinci önemli olayı ise 2 Kasım'da KKTC'de gerçekleşen 8. Uluslar arası Milli Ekonomi Modeli Kongresi'ydi. KKTC'li çiftçiler Sayın Baş'a gelerek ürünlerini satamadıklarını ifade etmişler ve yardım istemişlerdi. Sayın Baş kongreyi Kıbrıs'a alarak, Rus hükümet danışmanlarını da buraya çağırarak Kıbrıslı çiftçilerin bu sorununu çözdü. Rus yetkililer KKTC'den 80 bin ton narenciye satın alacaklarını belirttiler.Böylece yıllardır Türkiye'nin Türk siyasilerin beceremediğini Sayın Baş, Meclis dışında bir siyaset adamı olmasına rağmen başardı, KKTC üzerindeki ambargoyu tarım ürünleri konusunda kırmış oldu. Bu hadise KKTC'nin tanınması konusunda 1974'ten sonra atılan en önemli adımdır.Eğer Türkiye'deki Türk çiftçisi seçimlerde Sayın Baş'a söz verdiği halde sırtını dönmesiydi bugün ürün satma problemi olmayacağı gibi, ürünlerini kar ederek satabileceklerdi.Sayın Baş'a ve Modeli'ne sahip çıkan Rusya bugün çok şeyler kazandı, KKTC'li çiftçiler çok yol katettiler, peki, ya ey Türk halkı, ey Türk çiftçisi, emeklisi, esnafı, işadamı, siyasetçisi, basın mensubu, memuru, söyler misin Sayın Baş'ı ve Milli Ekonomi Modeli'ni inkar ederek sen ne kazandın?Ey Türk siyasetçisi, bugün güvendiğin ABD'nin ve AB ülkelerinin attığı pislik çukurunun içinde debelenip duruyorsun, tüm dost bildiklerinle düşman haline geldin, katrilyon dolarlık maden servetini yabancılara kaptırırken, sana ayakkabı kutularında kalan üç beş milyonla avunmak zorunda kalıyorsun, üstelik onu da sana çok görüyorlar.2013 yılı Türkiye, Türk siyasileri ve Türk milleti için acınacak bir yıl olmuştur.