Türkiye "maymuncuk" olamaz

ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında bölgemizdeki 22 Müslüman ülkenin sınırlarını ve kimyasını değiştirerek buralara çöreklenmek istediği artık bilmeyen yoktur herhalde? Sağır sultanlar bile duydu bu BOP'u, âmâlar bile gördü bu BOP ekseninde Amerika'nın sergilediği işgalleri.AKP kurmayları, ABD'nin bu pozisyonunu biliyorlar. BOP'u biliyorlar. Ki, R. T. Erdoğan, BOP'un eş başkanlığını sürdürüyor. Erdoğan ve AKP kurmayları, ABD Dışişleri Bakanı siyahî C. Rice'in BOP'a dair The Washington Post'ta 7 Ağustos 2003'te döktürdüğü "Ortadoğu'yu dönüştürmek/  Transformıng The Middle East" başlıklı ifşaatını görmüşler, okumuşlardır.Bölgemizdeki gelişmeler bu eksende cereyan ediyor.  Zaten Bush, 11 Eylül bahanesiyle İslam coğrafyasına iştah kabarttığı sıralarda "Bu bir Haçlı Seferidir" diye ilan etti.Hatta Bush, 2001 Eylül'ünde Amerikan Ordusu-United Defence Industries tarafından geliştirilen 12 milyar dolarlık Crusader (Haçlı) adı verilen gelişmiş toplar üretmek için düğmeye bastı (Bkz. Bushlar ve Ortakları, Adam Ironhouse, Kim Yay. Sf. 241).O gün bugündür bölgemiz bu eksende karılıyor.Bölgenin hamurunu yoğuran İslam medeniyeti ve milletlerinin kimyası bozuluyor. Tarihleri, kimlik ve kişilikleri yok ediliyor. Devletlerin sınırları değiştiriliyor, haritalar yeniden çiziliyor. Milyonlarca masum insan, vahşi işgallerle soykırıma tabi tutuluyor.İşgallere sebep olarak gösterilen yalanların ise bini bir para?Afganistan ve Irak işgallerinin ardından "çarpı" atılan devlet İran? Washington ve Ankara hattı ve AB başkentleri arasındaki mekik diplomasisi İran telaşı sebebiyle.ABD yönetimi, söz konusu BOP kapsamında maalesef Türkiye'yi "maymuncuk" olarak kullanıyor, maşa olarak kullanılıyor. Amerika'nın Ankara'daki "stratejik ortağı AKP"nin iç ve dış politik, iktisadi veya askeri alanda kendilerine ait hiçbir milli çözümleri ve stratejileri olmadığı için, Türkiye omurgasız politikalarla can çekişiyor. "Özel danışman"ın ABD yönetimine "delikten aşağı süpürmeyin biraz daha kullanın" şeklinde talepler ilettiği konuşulduğu günleri hatırlayın; o zamanlar "hadi canım sen de?" diye burun kıvıranlar bile, şimdi "vay halimize" demeye başladılar.Ankara'dakiler, Bush'a göre vaziyet alıyor. TBMM'nin tezkeresi, Bush'a göre şekilleniyor. Türkiye'nin en hayati istihbaratı, Bush'a göre şekilleniyor. Nefs müdafaası kabilinden, Türkiye'nin en doğal sınır ötesi müdahale hakkı, Bush'a göre şekilleniyor.Bölge, Bush'a göre, BOP'a göre şekilleniyor.Hal böyle iken İran'a dair hesaplar ve ihtiraslar da bu eksende şekilleniyor. Peres-Abbas diyalogu da bu eksende şekilleniyor. Amerika'nın stratejik ortağı Ankara'da, Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas, vatanım işgal altında diyor; işgalcı Simon Peres, diyalogcu edayla, yerdeki işgali bırak göğe bak diyor. ABD ve İsrail, bölgemizi ve yer yüzünü işgal ediyorlar; işgale uğrayanlara ve bize de BOP ekseninde göğü seyrettiriyorlar. Türkiye, bütün bu BOP'lu işlerde, ABD tarafından konjonktüre göre "havuç-sopa politikaları"na endekslenerek bazen maymuncuk, bazen taşeron, bazen PKK'ya hedef, bazen Kürdistan'ın hamisi, ama her an Amerika'nın stratejik ortağı olmaya kilitlenmiş vaziyettedir. BOP kapsamında Türkiye, önümüzdeki mevsimde İran'a karşı lejyoner konumuna itilmek istenmektedir. Böyle bir vaziyet, Türkiye'ye, Türk milletine, komşularımıza ve medeniyetimize karşı yapılabilecek en ağır ihanetlerden biridir. Böyle bir ihanete kimse alet olamaz.BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş bey, BOP'un dahili ve harici ilgililerini yıllardan beri uyarmaktadır. Dini ve Milli Bütünlüğümüze Yönelik Tehditler adlı çalışmasında Türk milleti ile İran halkını karşı karşıya getirme oyununun klasik İngiliz stratejilerinden olduğuna dikkat çekmektedir. Nitekim Prof. Dr. Baş, 17 Mayıs 1639'daki Kasr-ı Şirin antlaşmasından bu yana Türkiye ile İran, mantar tabancasını dahi birbirlerine doğrultmamış iken, bugün bölgenin bu iki "koç devlet"ini kapıştırmak ve tokuşturmak isteyenlerin oyununa gelmenin ve BOP değirmenlerine su taşımanın tarihin affetmeyeceği bir ihanet olacağını belirtiyor.Böylesi bir tokuşma, Amerika'nın Irak'ı işgaline hiç ama hiç benzemez; Türk milleti ve İran başta olmak üzere bölgedeki Müslüman milletlerin tamamını yok eder, bölgenin tamamını işgalci Haçlılara teslim eder. Bölge ve dünya, taş üstünde taş omuz üstünde baş bırakılmayan hazin Endülüs tablosuna dönüşür? Zerre kadar iz'an, insaf ve imanı olan hiçbir kişi, buna alet olamaz, BOP'un maymuncuğu olamaz.   Türkiye'nin acil ve öncelikli meselesi, 1639'dan beri İran olmamıştır, bugün de değildir. Türkiye'nin acil ve öncelikli meselesi, her gün düzine düzine evlatlarını şehit verdiği vahşi terör meselesidir; PKK terörüdür ve bu terörü besleyip semirten güçlerin vaziyetidir.15-20 gün önce sınırötesi operasyonunu "nefs müdafaası" olarak nitelendiren Erdoğan, bugün sınır ötesi harekat yapılmayacağını deklare ediyor ise; böyle bir aklın, olsa olsa "Bush'un koyma aklı" olduğu ortadadır. Böyle bir akıl ve siyasi vaziyet, sadece Türkiye için değil, bölgemiz ve geleceğimiz adına hiç de hayra alamet değildir. Ne Peres-Abbas-Gül-Erdoğan tiyatrosu, ne de Irak'a Komşu Devletler Dışişleri Bakanları toplantısı, şimdilik İran'a yönelik bu yeni BOP tezgahını örtemez.Türk milleti de artık, Türkiye'nin, ABD'nin Ankara'daki stratejik ortakları eliyle "BOP maymuncuğu" olarak kullanılmasına göz yumamaz.