Rusya ile ilişkiler Türkiye'nin menfaatine

Rusya Devlet Başkanı Putin'in önceki gün ülkemize gerçekleştirdiği ziyaret oldukça önemliydi. Türkiye'nin iktidar koltuğunda oturanlarla başta Suriye ve Ukrayna konularında tamamen farklı politikalara sahip olsa da Rusya lideri, Türkiye'ye birçok konuda barış elini uzatmaktan geri durmadı.Ortak basın açıklamasında siyasilerimizin yönlendirmesiyle, özellikle ihtilaf konuları soru olarak gündeme taşınmaya çalışılsa da Putin soğukkanlılığını hiç bozmadı, ilişkileri bozmak isteyenlere asla kapı aralamadı, Türk milletine barış ve ilişkileri geliştirme mesajı verdi.Eminiz ki, bundan sonraki süreçte, uyguladığı barışçıl, demokratik ve insan haklarına saygılı politikalarla nasıl Obama'ya rağmen ABD halkında bir Putin hayranlığı oluştuysa, Erdoğan'a ve Davutoğlu'na rağmen Türk milletinde de aynı hayranlık ve saygı oluşmaktadır.Şimdi dilerseniz Türkiye niçin Rusya ile beraber olmalıdır, ilişkilerini geliştirmelidir madde madde bunları irdeleyelim:1) Rusya 2006'dan sonra kısmen, 2013'ten sonra tamamen uyguladığı Milli Ekonomi Modeli sayesinde tam bağımsız bir ekonomiye ve siyasi anlayışa sahip olmuştur. Diğer ülkelere bakarken taşeron bir gözlükle değil milli bir devlet gözlüğüyle bakmaktadır.2) Putin, MEM'le tam bağımsızlığı yakaladığı ve de bu sayede dünyanın zirvesine oturduğu için modelin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş'ın şahsında tüm İslam dünyasına, özelde ise Türk milletine, inancına ve de medeniyetine saygı duymaktadır, sevgi beslemektedir.3) Küresel krizden sonra ABD ve AB ülkeleri ekonomik olarak tam bir çöküntünün içine girmiştir. Rusya ise MEM'le krizden zerre kadar etkilenmemiş, yıldızı parlayan bir konumdadır.4) Rusya, doğalgaz ve hammadde kaynağıdır. Ve Türk siyasetinin birçok yanlışına rağmen, bize ihtiyacı da olmamasına rağmen Rusya lideri bizzat ülkemize gelmiş ve indirim uygulayacağını ifade etmiştir.5) Rusya ürünlerimizi talep etmektedir. Bize geniş bir pazar imkanı sunmaktadır. Bu, Sayın Erdoğan'ın hayalinde olan 100 milyar dolarlık değil, Prof. Dr. Haydar Baş'ın altını çizdiği gibi en az 500 milyar doları bulan, hatta aşan büyük bir pazardır.6) Rusya milli paralar cinsinden dış ticareti teklif etmektedir. Hepinizin bildiği gibi bu MEM'in projesidir. Eğer Rusya gibi Türkiye de MEM'in bir kuralı olan senyorajı, yani üretim ve emek karşılığı kendi parasını devreye koyar da bunu dış ticaretinde Rusya'nın talep ettiği şekliyle kullanırsa, bu TL'mizin dünya piyasalarında konvertibl olması, emek ve üretimimizin karşılığının başkasının cebine değil, kendi ülkemizde kalması demektir. 7) Rusya, ileri teknoloji konularında lider ülkedir ve Türkiye ile bunu paylaşmak istemektedir. Bu konuda Batı gibi cimri değildir.8) Rusya, beraber olduğu ülkelerle karşılıklı menfaatler doğrultusunda ilişki kurmaktadır. Ülkeleri kalkındırmaya çalışmaktadır. Dayatmacı bir politika izlememektedir.9) Rusya gerek kendi coğrafyasında gerekse beraber olduğu ülkelerde insan haklarına ve demokrasiye saygı duymaktadır. Prof. Dr. Baş'ın ifadesiyle Rusya insan hakları ve demokrasinin yaşandığı tek ülkedir.10) Rusya, Suriye ve Irak örneğinde olduğu gibi Müslümanların hamisi konumundadır. Bu noktaya özellikle Sayın Baş'ın Duma ziyaretinden ve orada gerçekleşen MEM toplantısından sonra gelmiştir. Sayın Baş'ın tavsiye ettiği sosyal projeleri uygulamaktadır.11) Rusya Batının işgalci ve sömürgeci politikalarına dur demektedir.12) Rusya beraber olduğu ülkeleri sonuna kadar savunmaktadır ve sırtından hançerlememektedir. ABD ve AB ülkeleri ise, Türkiye her zaman onların talimatlarıyla hareket etmesine rağmen birçok kez satmıştır. Türkiye siyasetini Esad'la düşman yapan ABD olmasına rağmen bugün perde önünde "hedef IŞİD" demektedir; topun ucuna Türkiye'yi atmaktadır. Askerimizin başına çuval geçiren ABD'dir. 13)  Rusya'nın BOP gibi ülkemizi hedef alan bir işgal ve parçalama projesi yoktur. Rusya Lozan'ı, sınırlarımızı ve milli devlet kimliğimizi tanıyan bir ülkedir. Müttefik kabul ettiğimiz ABD ise sınırlarımızı hala tanımadığı gibi bize etnik azınlık dayatması, federatif yapı dayatması yapmaktadır.14) Rusya milli ve üniter bir devlet olan Atatürk'ün Türkiye'sinden yanadır; taşeron ve piyon, kendi kendini intihara sürükleyen bir Türkiye'den yana değil.15) Bugüne kadar ABD'nin Suriye politikasını uyguladık ve Esad düşmanımız oldu, meşru devletin değil, terör unsurlarının hamisi durumuna geldik, ülkemizde 1,6 milyon mülteci var, bugüne kadar 5 milyar dolar zararımız oldu. Suriye ile ticaretimizin durması da cabası? Halbuki Rusya ile hareket etseydik, Suriye'de terör kalmayacaktı, 1,6 milyon kişi kendi vatanına dönecekti, milyarlarca dolar zarar görmeyecektik?Rusya ile ilişkileri geliştirmemizin daha birçok faydasını sayabiliriz. Ama bütün bunları yapabilmemiz için artık Batı taşeronluğundan kurtulup Atatürk'ün yaptığı gibi milli bir devlet kimliğine dönmemiz lazım.Putin'in Türkiye'ye gelirken ifade ettiği, aradığı yeni ufuklar, Türk milletinin hasret duyduğu vizyon budur; ve görünen o ki bunu hayata geçirebilecek tek lider de Milli Ekonomi Modeli'nin sahibi, Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'tır.