İftarlar, sahurlar teravihler, zekâtlar, sadakalar, fitreler, sürekli bir dua ve sabır hali, iyilik ve yardım duygularının en üst seviyeye çıktığı ay olan Ramazan ayı, tam bir manevi şifa ayı olması yanında ruh ve beden sağlığımız için de birçok faydalar içermektedir.
Ramazanda en başta iyilik ve rahmet duygularımız ön plana çıkmaktadır. Fakirlere sadakalar, fitre ve zekâtlar verilmesi hem veren hem de verilen hatta bu olaya şahit olan herkeste mutluluk hormonu serotonini ve sevgi sadakat hormonu oksitosini artırarak insan ve toplumun kendisini iyi hissetmesini sağlamaktadır.
Bu ayda tutulan oruç bedenimiz için tam bir detoks, yani vücudumuzda biriken zehirli atıklardan kurtulma ayıdır. En az 14-15 saat aç kalan bedenimiz, yeme içmeyle uğraşmadığından bu zamanın hepsini bedenimizdeki zararlı hücreleri temizlemekle meşgul olur. Pek çok hastalığın sebebi olan yağlardan ve toksinlerden kurtulma ayıdır Ramazan. Aynı anda tüm aile bireylerinin iftar için bir araya gelip sofraya oturması, bu esnada birlikte yapılan dualar, iftar gayesiyle akrabalarımız ve arkadaşlarımızla bir araya gelmelerimiz tam bir psikolojik tedavi seanslarıdır ve bu durum stres hormonlarını azaltıp mutluluk hormonu serotonini artırdığından stres kaynaklı hastalıkların gelişmesine de engel olan bir aydır Ramazan.
İftarı beklerken ki heyecanımız, haz hormonu olan dopamin hormonunu, iftarı açtığımızda da serotonin hormonu hat safhaya çıkarak insanın ihtiyacı olan bu hormonları 30 gün boyunca salgılatır Ramazan. Peygamberimizin sünneti gereği iftar ve sahurlarda yediğimiz hurmalar, bol lifleri ve vitaminleriyle oruç tutana ayrı bir şifa kaynağı olmaktadır.
İftardan sonra yüksek kan şekeri ve dermansızlık olayına birebirdir teravih namazları. Ramazan boyunca yatsıyla beraber kıldığımız teravih sayesinde, bir yandan ibadet ederken bir yandan da en az 1 saat süren bir efor yapılır. Bu efor sırasında neredeyse tüm kaslarımız çalışarak güçlenir, tüm eklemlerimiz esnekleşir, iftar sonrası birikmiş olan kaloriler yakılır, karaciğer dalak ve mide temizlenir, baştan aşağı tüm bedenimizde kan dolaşarak birikmiş toksinler atılır. Özellikle de cemaatle kılınmışsa teravih sayesinde ruhsal bir rahatlama, ferahlama hali oluşur.
Teravihte yapılan bu eksersiz aynı zamanda rahat bir uyku için de birebirdir. Eğer zamanında ve boş mide ile uyumuşsa, sonrasında seher vakti yapılan sahur, beden için tam bir güç kaynağıdır. Stres hormonlarının arttığı ve vücudun uyanma hormonlarını aktif hale getirdiği bu sahur vaktinde uyanmış olmak, bedenimiz için pek çok tehlikeden kurtulmak demektir. Özellikle kalp krizleri ve solunum kaynaklı hastalıklarda tehlikeli durumlar seher vakitlerinde uyuyan insanlarda daha fazla görülmektedir. Çok az bir şey de yense sahura kalkan insanlarda bu tehlikeler en aza inmekte, ayrıca o gün için lazım olan enerji alınmaktadır.
İbadetlerin, sabrın, merhametin ve iyiliklerin arttığı bu ayda, insan kendisini yaratıcısına daha yakın hissettiğinden yapılan dualardaki samimiyet ve inanç artar, bu durum da kişinin pek çok hastalıkla mücadelesinde pozitif bir etki sağlar. Çünkü Ramazan ayında hastanın iyileşme ümidi normalden daha fazla olmaktadır. Ramazan ayı tam bir cömertlik ayıdır. Başkalarına yapılan yardım tıpkı antidepresanlar gibi etki ederek serotonin üretimini ve sonrasında endorfin hormonunu artırmaktadır. Serotonin yaraları iyileştirir, sakinleştirir ve mutlu eder. Asıl çekici olan cömertliğe şahit olan herkeste serotonin ve endorfin artmaktadır ve bu durum toplumsal mutluluğa sebep olmaktadır.
Cömertlik aynı zamanda oksitosin üretimini sağlar. Oksitosin sosyal bağları kuvvetlendirir, anında rahatlama etkisi yaratır, güveni arttırır, bağışıklık sistemini güçlendirir. Cömert insanlarda stres hormonu olan kortizolün daha düşük seviyede olduğu tespit edilmiştir. Ramazanda hepimiz daha fazla iyilik yapmaya çalışırız. Özellikle artan depresyon vakaları ile ilgili yapılan bilimsel araştırmalar şu sonucu ortaya çıkardı; insanların mutlu olabilmesi için başkalarının da mutlu olması gerekiyor. İyilik yapmanın antidepresan etkisi var. İyilik sadece karşı tarafı değil, kişinin kendisini de mutlu ediyor. Pek çok hastalığın kaynağı olan korku, endişe, depresyon ve anksiyeteyi azaltıcı bir etkisi var. İyilik yaptığı zaman kişinin öz saygısı da artıyor.
Ramazan ayı merhamet ayıdır. Olumlu duygularla ilgili yapılan bilimsel çalışmaların sonuçları incelendiğinde; merhamet, şefkat, acıma gibi duygular hissedildiği anda beyinde endorfin, serotonin gibi mutluluk hormonlarının salgılandığı belirtilmiştir.
Ramazan ayında her zamankinden daha fazla dua ederiz. Dua yapan insanda belirgin bir rahatlama, geleceğe dair bir ümit ve güven duygusu oluşur. Çaresizlik, sıkıntı, üzüntü anında tavan yapan stres hormonu azalarak mutluluk hormonu serotonin ve güven duygusu hormonu oksitosin artar. Son otuz yılını duanın insan fizyolojisi üzerine etkilerine adamış olan Dr. Benson, duanın hastalıklar üzerinde % 60-90 oranında iyileştirici etkisinin olduğunu kaydetmektedir.
Sonuç olarak iyilik ve merhamet duygularının kabardığı, namaz, oruç, iftar, sahur derken bol bol ibadet ve duaların yapıldığı, insanların birbirine merhametle güler yüzle baktığı, zenginin fakire yardım eli uzattığı Ramazan ayı madden ve manen tam bir şifa kaynağıdır.
- Sahur şifadır / 12.04.2023
- Teravih şifadır / 07.04.2023
- Oruç şifadır / 31.03.2023
- Ramazan şifadır / 29.03.2023
- Selamlaşmak şifadır / 20.01.2023
- Mutluluk şifadır / 13.12.2022
- Okumak şifadır / 29.11.2022
- Hasta ziyareti şifadır / 15.11.2022
- Dua şifadır -2- / 22.10.2022