24 Şubat'ta Rusya'nın Ukrayna'ya asker sokmasıyla başlayan savaşın en önemli sonuçlarından biri şüphesiz küresel gıda krizi oldu.
En temel gıda ürünlerinden olan tahılda malumunuz Ukrayna, dünyanın dördüncü büyük tahıl ihracatçısı. Rusya da dünyanın en büyük tahıl ihracatçılarından biri.
Bu güçlü konumlarıyla Ukrayna ve Rusya, fakir kıta Afrika'nın buğday ihtiyacının yüzde 40'ını sağlıyordu.
Ancak savaş bütün düzeni bozdu.
Savaştan önce Ukrayna tahıl ihracatının yüzde 90'ını Karadeniz üzerinden deniz yoluyla yapıyordu.
Tahıl sevkiyatı savaş yüzünden yapılamayınca küresel çapta bir gıda krizi baş gösterdi. Başta tahıl olmak üzere gıda fiyatlarında görülmemiş artışlar yaşandı.
Bu küresel çaptaki gıda krizinin çözümü için 22 Temmuz'da Türkiye'nin ev sahipliğinde İstanbul'da Rusya, Ukrayna, Birleşmiş Milletler (BM) ve Türkiye arasında 'tahıl koridoru' olarak da ifade edilen "Tahıl ve Yiyecek Maddelerinin Ukrayna Limanlarından Emniyetli Sevki Girişimi Belgesi" imzalandı.
Tahıl yüklü ilk gemi Ukrayna limanlarından 1 Ağustos'ta yola çıktıktan sonra herkes derin bir oh çekti. Zira gıda krizinde en büyük sıkıntıyı Afrika ülkelerinin çektiği sık sık dile getiriliyordu. Ukrayna'dan bu tahıl sevkiyatının sadece insancıl amaçlarla gerçekleştirildiği algısı her fırsatta damardan zerk ediliyordu.
Ancak gelin görün ki Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in son açıklamasına göre durum çok farklı.
Rusya'nın Vladivostok şehrinde düzenlenen Doğu Ekonomik Forumu'ndaki konuşmasında tahıl koridoruyla ilgili önemli açıklamalarda bulunan Putin, Batı'nın Ukrayna tahılının büyük bir kısmını Afrika'daki fakir ülkelere değil, kendi ülkelerine ihraç etmesi nedeniyle dünyada eşi benzeri görülmemiş bir insani felaketin ortaya çıkabileceği uyarısında bulundu. Putin, "Ukrayna'dan ihraç edilen tahılın neredeyse tamamı yoksul ülkelere değil, Avrupa ülkelerine gönderiliyor. Fakir ülkelere yardım anlamına gelen BM Dünya Gıda Programı kapsamında sadece iki gemi yüklendi. Altını çiziyorum, 60 bin ton tahıl taşıyan 87 gemiden sadece 2 tanesi yoksul ülkelere gitti" dedi.
Ukrayna'dan tahıl ihracatının sınırlanabileceğini kaydeden Putin, bu konuyu Cumhurbaşkanı Erdoğan ile istişare etmeye karar verdiğini açıkladı. Erdoğan ile Putin'in 15-16 Eylül tarihlerinde Semerkand'da düzenlenecek Şangay İşbirliği Örgütü zirvesinde görüşebileceği ifade ediliyor.
Tahıl koridoru anlaşması Kasım ayında sona erecek, taraflar aksini belirtmedikçe otomatik olarak uzatılacaktı. Ancak şimdi anlaşmasının uzatılması tehlikeye girmiş durumda. Gidişat Rusya'nın Kasım aynı beklemeyebileceğini de gösteriyor.
Tahılın yoksul ülkelere gitmediğini tespit eden Moskova, tahıl koridoru anlaşmasının Rusya'nın işine yaramadığını, anlaşmanın uygulanmaya başladığından bu yana Rus tahılı taşıyan bir tane geminin bile gönderilmediğinin altını çiziyor.
Bir anlaşmanın sağlıklı yürüyebilmesi için tüm tarafların çıkarlarına uygun olması gerekir. Görünen o ki Rusya'ya göre tahıl koridoru anlaşması tek taraflı işliyor. Bu durum da anlaşmanın ömrünü kısaltıyor.
Rusya isterse hemen bugün tahıl koridorunu işlemez hale getirebilir.
Ancak bunun yerine Putin'in bu konuyu Cumhurbaşkanı Erdoğan'la görüşeceğini açıklaması, Moskova'nın koridorun Rusya'nın beklentilerini de karşılayacak şekilde işletilmesini arzu ettiğini gösteriyor.
Sözün özü şu; ya Rusya'nın tahıl ihracatının önündeki engeller kaldırılacak, ya da tahıl koridoru bir daha ne zaman açılacağı belirsiz bir şekilde kapanacak.
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024