İki önemli olayın zamanlamasına dikkatlerinizi çekmek istiyorum.
Birincisi; Başbakan Erdoğan’ın Leyla Zana ile 1 saat 40 dakika süren hayli uzun bir görüşme yapması.
İkincisi; Abdullah Öcalan nerede tartışmasının ortaya atılması.
Bence bu iki durum birbiriyle alakalı.
Nasıl mı?
Şöyle ki, hükümet Zana ile görüşerek bazı adımlar atmaya hazırlanıyor.
Ne olmuş yani? Daha önce de sayısız tartışmalı ve tehlikeli adım attı hükümet…
Doğru, tehlikeli ve yanlış adımlar atmakta hükümetin üstüne yok ama terör örgütüyle Oslo’da masaya oturduğunda olduğu gibi yöneltilen eleştiriler hükümeti çok yoruyor.
Herkes o dönemde Öcalan’ın yol haritasını uyguladığı gerekçesiyle hükümeti eleştiri bombardımanına tutmuştu.
Bu haklı eleştiriler hükümeti sarstı ve yıprattı.
Zana’yla görüşerek hükümet, açılım furyasını devam ettireceğini ortaya koymuş oldu.
Üstelik açıklamayı Başbakan değil de Zana’nın yapmış olması da hükümetin taviz vermeye hazır olduğunun işareti bence.
Dikkat ettiyseniz Zana’nın istekleri BDP’nin isteklerinden temelde hiç farklı değil. Öcalan’ın cezasının ev hapsine çevrilmesi isteklerin nirengi noktasını oluşturuyor.
Eee… E’si şu:
Daha önceki eleştiri bombardımanlarından dersini alan hükümet, önce Öcalan’ın tecrit edildiği izlenimini oluşturdu.
Güya 10–11 aydır kimse Öcalan’la görüşemiyormuş.
Aylardır Öcalan’dan haber alamadığından yakınan birtakım isimler gazetelere demeçler verdi, televizyon kanallarına konuştu.
Sadede gelirsek…
Yani demem o ki, Leyla Zana’yla görüşerek bir sürecin başlama düdüğünü çalan hükümet, Öcalan’ın kimseyle aylardır sözde görüştürmeyerek atacağı adımların “Öcalan’ın talepleri” yerine geliyor diye eleştirilmesinin önüne geçmeye çalışıyor.
Yani sizin anlayacağınız hükümet, millete katakulli yapıyor…
Oysa herkes biliyor ki açılım furyasıyla başlayan süreç Türkiye’yi tam da terör örgütünün ve bölücülerin istediği noktaya getirdi.
Hükümet, ne derse desin, ne kadar gizlemeye çalışırsa çalışsın, attıkları ve bundan sonra atacakları adımlar bölücü başının çizdiği yol haritasının dışına çıkamaz.
Bakın şimdi Öcalan’a ev hapsini konuşmaya başladık bile…
Biz konuşaduralım, duyduğumuza göre hükümet, şimdiden Öcalan’a ev aramaya başlamış bile.
Birincisi; Başbakan Erdoğan’ın Leyla Zana ile 1 saat 40 dakika süren hayli uzun bir görüşme yapması.
İkincisi; Abdullah Öcalan nerede tartışmasının ortaya atılması.
Bence bu iki durum birbiriyle alakalı.
Nasıl mı?
Şöyle ki, hükümet Zana ile görüşerek bazı adımlar atmaya hazırlanıyor.
Ne olmuş yani? Daha önce de sayısız tartışmalı ve tehlikeli adım attı hükümet…
Doğru, tehlikeli ve yanlış adımlar atmakta hükümetin üstüne yok ama terör örgütüyle Oslo’da masaya oturduğunda olduğu gibi yöneltilen eleştiriler hükümeti çok yoruyor.
Herkes o dönemde Öcalan’ın yol haritasını uyguladığı gerekçesiyle hükümeti eleştiri bombardımanına tutmuştu.
Bu haklı eleştiriler hükümeti sarstı ve yıprattı.
Zana’yla görüşerek hükümet, açılım furyasını devam ettireceğini ortaya koymuş oldu.
Üstelik açıklamayı Başbakan değil de Zana’nın yapmış olması da hükümetin taviz vermeye hazır olduğunun işareti bence.
Dikkat ettiyseniz Zana’nın istekleri BDP’nin isteklerinden temelde hiç farklı değil. Öcalan’ın cezasının ev hapsine çevrilmesi isteklerin nirengi noktasını oluşturuyor.
Eee… E’si şu:
Daha önceki eleştiri bombardımanlarından dersini alan hükümet, önce Öcalan’ın tecrit edildiği izlenimini oluşturdu.
Güya 10–11 aydır kimse Öcalan’la görüşemiyormuş.
Aylardır Öcalan’dan haber alamadığından yakınan birtakım isimler gazetelere demeçler verdi, televizyon kanallarına konuştu.
Sadede gelirsek…
Yani demem o ki, Leyla Zana’yla görüşerek bir sürecin başlama düdüğünü çalan hükümet, Öcalan’ın kimseyle aylardır sözde görüştürmeyerek atacağı adımların “Öcalan’ın talepleri” yerine geliyor diye eleştirilmesinin önüne geçmeye çalışıyor.
Yani sizin anlayacağınız hükümet, millete katakulli yapıyor…
Oysa herkes biliyor ki açılım furyasıyla başlayan süreç Türkiye’yi tam da terör örgütünün ve bölücülerin istediği noktaya getirdi.
Hükümet, ne derse desin, ne kadar gizlemeye çalışırsa çalışsın, attıkları ve bundan sonra atacakları adımlar bölücü başının çizdiği yol haritasının dışına çıkamaz.
Bakın şimdi Öcalan’a ev hapsini konuşmaya başladık bile…
Biz konuşaduralım, duyduğumuza göre hükümet, şimdiden Öcalan’a ev aramaya başlamış bile.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024