Medeniyetler İttifakı artistleri ve laiklik

Vatikan Papalık devleti, yani "din devleti". Dinlerarası diyalog" kurumu ve projesi işte bu "Haçlı devleti"nin planı? "Dinsel" bir plan, daha doğrusu teo-politik plan.Son günlerde Başbakan R. T Erdoğan'ın kulak zarlarını patlatırcasına laiklik protestoları yükseliyor. Erdoğan da sık sık "laiklik"i asıl kendisinin koruduğunu ikide bir deklare ediyor. Aynı Erdoğan, Vatikan Papalık Devleti'nin temel kurumu ve teo-politik projesi olan "dinler arası diyalog"un Türkiye'deki politik misyon elemanı gibi, kamu gücünü kullanarak "yasal düzenlemeler" yapıyor, Milli Eğitim'de müfredat değişikliklerine gidiyor. AKP'nin bütün bu Vatikan'ın "dinsel" taleplerine paralel icraatları ve "dinler arası diyalog kapsamlı yasal düzenleme"leriyle "laiklik"i ihlal edilmiş olmuyor? Yazık.AKP, laikliği asıl bu bağlamda ihlal ediyor.Laikliğe duyarlı çevreler de, AKP ile paslaşırcasına, işin bu "asıl laikliği ihlal" cenahından hükümeti silkelemiyor.AKP'ye, senin vazifen, Papalık Din Devleti'nin 1963'ten bu yana kurumu ve projesi olan "diyalog" hususunda teo-politik icraat yapmak mıdır, diye soran yok.Hükümete, senin vazifen, velilerinin ve Türk milletinin rızası ve izni olmadığı halde Müslüman Türk çocuklarına, papaz öğretilerini, Haçlı muharrefatını, İncil'i, Tevrat'ı öğretmek midir, diye sigaya çeken yok.Erdoğan'a, senin misyonun, 70 bin cami kadrosunu tahsisat kısıntısı bahanesiyle 50 binlere düşürürken İmar Yasası değişikliğiyle hiçbir Hırıstiyan'ın bulunmadığı Müslüman mahallerinde 40 bini aşkın kilise ev açmak ve açtırmak mıdır, diye hesap soran yok.Asıl laikliği ihlal budur, Papalık Din Devleti'nin diyalog projesini ve bu kapsamdaki dinsel talepleri, kamu gücünü kullanarak icraata koymaktır.Ne CHP, ne bir başkası, ne laikliğe duyarlı olduğunu ifade eden sivil toplum veya devlet kurumları, AKP'ye bu "asıl laiklik ihlali" bağlamında hesap sormuyorlar. Hatta olur olmaz yerlerde, incir kabuğunu doldurmayacak işlerde "irtica" yaygarası kopartıp, pirim kaybettiği muhafazakar tabanda, AKP'yi yeniden cilalıyorlar, tekrar ayağa dikmeye çalışıyorlar. Bu ara gaz ile AKP, biraz daha Vatikan'ın diyalog ve Amerikan'ın Ilımlı İslam eksenli BOP projesi kapsamında istediği gibi Haçlı atı oynatıyor; toplum nezdindeki "muhafazakarlık düzeyi"nden de çok şey eksilmiş olmuyor. AKP, bu yüzden CHP'ye ve laikliğe duyarlı olduklarını söyleyen çevrelere ne kadar teşekkür etse azdır.Erdoğan, epeyce zamandan beri "Medeniyetler İttifakı"nın eş tezgahtarı.İsrail'in katliamını, göz göre göre uyguladığı Müslüman soykırımını, Filistin ve Lübnan'daki vahşetini dahi kınayamayan, kınama kararı alamayan BM'nin Kofi'si bu tiyatronun başını çekiyor.BM, artık "hadim olmuş erkek" bile değil.Kofi Annan da koltuğu devretmek üzere?İspanya Başbakanı Zapatero ile Erdoğan, Kofi'nin iki yardımcı elemanı olarak "medeniyetler ittifakı" tiyatrosunu sürdürüyorlar.  Bu tiyatro, işgal ve katliamlara sahne olan, başta Erdoğan'ın yakın dostu W. Bush olmak üzere Haçlı şeflerinin hepsinin BOP adı altında çullandığı ve çullanmaya kararlı olduklarını ilan ettikleri İslam medeniyetinin bağrında ve tarihi Türk coğrafyasında oynanıyor.Yüce medeniyetimizin ve bu medeniyetin insanlarının medeniyet dersine, medeniyetler ittifakı oyununa ihtiyacı yoktur.Hak ile batılı, iman ile küfrü, zalim ile mazlumu, terörist ile vatanperveri, işgalci ile masumu, mümin ile kafiri, Apo ile şehidi, yegane ilahi vahiy olan Kur'an ile papaz-hahamların imal ettiği muharref öğretileri, doğru ile yanlış, Doğu ile Batıyı güya eşleştirmeye, güya eşitlemeye, güya ittifak ettirmeye, güya aynı kareye sığdırmaya çalışan "ittifak" tiyatrosuna ihtiyacı yoktur.BM'nin hadim Kofi'si, sorun ne Kur'andır, ne İncil'dir, ne Tevrat'tır diyerek, ilahi vahiy ile papaz yazması öğretileri eşlemeye çalışıyor; güya medeniyet dersinin ipuçlarını vererek, her kitaptan ortak öğretilerin toparlandığı bir "insanlık inancı" oluşturulacağına dikkat çekiyor."Medeniyetler İttifakı"nın özü ve özeti böyle ortaya konuyor.Bu işin Türkçesi, yeni bir "insanlık dini" icat etmektir. Bu işin adı, yahut yegane Hak din olan İslam'ı Haçlı dünyasının batıllarına iltihak ettirmektir. Bu iş, küresel tanrılığa soyunmaktır. Bu iş, "medeniyetler ittifakı"nın elemanlarının boyunu aşar. Bu iş, laik yolda bile şaşar. Bu iş de laikliği ihlaldir.Evet, dünyamızda medeniyet dersi alması gerekenler vardır.Medeniyet dersine ihtiyacı olanlar, asırlar boyunca insanlığın can, mal, namus ve din emniyetlerinin teminatı olmuş bu yüce milletin ve medeniyetin çocukları değildir.Medeniyet dersi alması gerekenler, toprakları işgal edilen, evleri-barkları başlarına yıkılan, namuslarına tecavüz edilen, çoluk-çocukları binlerce bombayla tarümar edilen insanlardır. Medeniyet dersi alması gerekenler, sadece Irak'ta 650 bin can veren bu coğrafyanın mazlum, mağdur ve masum insanları değil; bu coğrafyaya musallat olan BOP'çulardır, Bush'tur, ABD'dir, İsrail'dir, AB devletleridir, Haçlı çocuklarıdır, perde arkasındaki Vatikan'dır ve onların yerli taşeronlarıdır. Türk milleti, bu "medeniyet dersini" herkese, her zaman vermeye namzet tek millet ve tek yüce medeniyet bayraktarıdır. İşgalcilerden ve onların işbirlikçilerinden medeniyet dersi almaz, alamaz; asaletine, şanlı tarihine ve imanına yakışmaz. Dolayısıyla böyle bir yüce medeniyeti, hiç kimse, "ittifak tiyatrosu" ile Haçlı mezarlığına gömmeye kalkışmamalıdır. Böyle bir ittifak tiyatrosunu bu coğrafyada artık hiçbir insan yutmaz.Milli kimliği ve yüreklerdeki milli direnci kırma oyunudur bu; ya iltihak et, ya da işgale razı ol demektir. Bu coğrafya çok tecrübeden geçti, artık bu sıcak Haçlı küllerini yutmaz.