Cumhur ittifakının ortaklarından HÜDA PAR, Diyarbakır'da "Kürt Meselesine İnsani Çözüm Çalıştayı' düzenledi ve 15 maddelik sözde çözüm önerisi açıkladılar.
O 15 maddeyi okudum. O maddeleri Kandil'e götürün gözü kapalı imza atarlar. Netenyahu'ya götürün imza atar. Beyaz Saray'a, Brüksel'e götürün aynen imza atarlar.
Ama sorsan hepsi Müslüman. Katil Netenyahu, katil ABD. Gavur AB.
15 maddenin özeti, bu devletin varlığını kabul edememe, İslam kardeşliği ve tarih birliği olan bu milleti parçalara ayırma.
Bu güruh Atatürk adını kullanamıyor. Kemalizm, diyor, Kemalist ideoloji, diyor. Devletimizi katliamcı olarak nitelendiriyorlar.
Kürt meselesi, diyorlar, 'Türkiye Cumhuriyeti devletine vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkesin Türk olduğu tanımlamasından vazgeçilmelidir' diyorlar ve anadilde eğitim şartını masaya koyuyorlar.
Bitmedi!
'İç cephenin güçlenebilmesi için ulusçu resmi ideolojinin inkâr ve asimilasyon politikaları tamamen terk edilmelidir.
Şeyh Sait gibi birçok isimden, devlet adına özür dilenmeli ve mezar yerleri ivedilikle açıklanmalıdır' diyorlar.
Kendisine 'hoca' denilen Mehmet Göktaş isimli şahıs bu ihanet toplantısında yaptığı konuşmada Şeyh Sait'i, Said Nursi'yi yere göğe sığdıramazken, Atatürk ve silah arkadaşlarına "en büyük hain" dedi ve dilini dinimize uzatarak; 'Kuran'ı koruyacağız, şeriatı koruyacağız dedik, söz verdik, savaş bitince hepsini kaldıran biziz, en büyük hain biziz diye ilan etmelidir' cümlelerini kurdu.
Aynı söylemler BDP-HDP-DEM-Yeşil-Yol gibi partilerinde hatta Şeyh Sait başlığı bir çok AKP'li isminde gündeminde.
Sırrı Süreyya Önder ne demişti? 'Kürt sorunu 100 yıl önce başladı'.
100 yıl önce ne olmuştu? İngiliz yüzbaşısı Neol'in çizdiği Kürdistan haritası, Sevr anlaşmasıyla kağıda dökülmüştü.
Lozan'da da o harita yırtılmıştı. Kürtlerin Müslüman oldukları için azınlık olmadığı, ana unsur olduğu, Müslüman ana unsurların oluşturduğu millete de, Türk Milleti denildiğini, emperyalistlere kabul ettirilmişti.
İşin temeline indiğimizde bugün Kürt sorunu, başlığını açanların asıl sorunu, Kürtlerin Müslüman olmasından dolayıdır.
Bu ülkede Ermeniler var mı? Var. Rumlar var mı? Var. Yahudi, Hristiyan veya başka inançlara mensup insanlar var mı? Var.
Neden onlar değil de Kürtler gündemde? Çünkü Kürtler Müslüman.
Çalışıtay çatışma çıkardı
Cumhurbaşkanı Danışmanı Mehmet Uçum, bu çalıştayı 'ihanet' olarak nitelendirdi. Sen misin ihanet, diyen!
Eski AKP Milletvekili Abdurrahman Kurt; "Mehmet Bey program kapsamında Müslümanlar için konuşuldu, üzerinize alınmanıza gerek yok. Sizlik bir şey değildi" dedi.
İhanet çalıştayına konuşmacı olarak katılan AKP'li Mehmet Metiner ise, 'Terörsüz Türkiye' sadece kendini devlet olarak gören o ittihatçı-Kemalist unsurların konuşabildiği ve başkalarına da konuşma yasağı getirdikleri bir Türkiye değildir… Hepimize ait Türkiye'de birbirimizden farklı olan görüşlerimiz demokrasinin bir gereğidir' gibi kendini yalanlayan cümleler kurdu.
Ey Metiner! Hüseyin Baş'ta, Ümit Özdağ'da, İmamoğlu'da konuştu. Demokrasi aklına gelmedi mi?
Yine ihanet çalıştayına katılan AKP'li Orhan Miroğlu ise Erdoğan'ın danışmanına; "Kürtler nasıl ki bin yıl önce Malazgirt'te, Alpaslan'ın bin yıl sonra da Mustafa Kemal'in yanında durduysa bugün de Recep Tayyip Erdoğan'ın yanında duruyor' şeklinde cevap verdi.
Bu organizasyonun sahibi Hüda-Par ise eleştirilere: "Çalıştayın verdiği genel mesaj aslında devletin kendi toplumu ile barışması talebidir. Ancak statükocular, devletin kendi toplumu ile barışmasına asla izin vermek istemezler" şeklinde cevapladı.
Dikkat ettiniz mi (!) eleştirilere cevaplar bile devletin varlığına, milletin bütünlüğüne tahammülsüzlüğün itirafı.
Atatürk'e hakaretten ceza almış, her fırsatta halkı galeyana getiren, kin ve düşmanlığa tahrik eden AK trol Furkan Bölükbaşı ise 'Bütün azılı Erdoğan düşmanları Kemalist Mehmet Uçum'u ayakta alkışlıyor' diye çalıştayın kovboyluğuna soyundu.
Kaç gün oldu ama yargı harekete geçmedi. Neden? Çünkü yargı organlarımız ise siyasi parti liderlerini, sözcülerini, Erdoğan'ı eleştiren gazetecileri 7/24 takip ettikleri için bu tip, devlet ve millete yönelik organizasyonları ve de söylemleri inceleme fırsatı bulamadıkları için dosya hazırlayamıyorlar.
DEM'li Barzaniler
DEM Parti İmralı Heyeti üyeleri Pervin Buldan, Sırrı Süreyya Önder, 9 kişilik heyet ile önce büyük Barzani'yi sonra küçük Barzani'yi (Nahcivan) ziyaret ettiler.
Ziyaretlerini de, 'terörün bitmesi, barış, birlik, kardeşlik' başlıklarında açıkladılar.
Kockoca Türk Devleti ve kadim Türk Milleti birlik, beraberlik, kardeşlik için Barzanilerin himmetine muhtaçsa, olmasın o kardeşlik!
Bütün bu gelişmeler yıllar Türk Milleti, bayrak, hilal söylemleriyle milletin oyunu alan Devlet Bahçeli'ye ve partisine yazar.
Çünkü devletin bütünlüğüne ve milletin birliğine karşı yapılan saldırıların kapısını Devlet Bahçeli açmıştır.
- İhanet çalıştayı Devlet Bahçeli’ye yazar / 20.02.2025
- İktidara gıcıklık olsun diye yazmıyoruz / 19.02.2025
- TÜSİAD neden şimdi konuştu, Apo’yu neden konuşmadı? / 17.02.2025
- Kültür Bakanı kimin kültürünü canlandırıyor? / 16.02.2025
- Ahir zaman hadislerinin muhatabı kim? / 15.02.2025
- Trump severler ters köşe oldu / 14.02.2025
- Hz. Mehdi (a.s) bu gecede dünyaya gelmiştir / 13.02.2025
- Hukuk devletiyiz / 12.02.2025
- Gazze’de rol değişimi / 10.02.2025