Sonun sonunu mu yaşıyoruz acaba diye düşünmüyor değilim.
Vatan olarak, millet olarak, devlet olarak, toprak olarak, ekonomik olarak...
Millet olarak kangrenleşmiş durumumuzu iyileştirecek reçeteyi uygulamak yerine; ısrarla kollarımızın, bacaklarımızın kesilmesi için çaba mı gösteriyoruz, acaba?
Evet son birkaç yılda yaşadığımız o kadar olumsuz olaylara ve sonuçlarına rağmen nasıl oluyor da Prof. Dr. Haydar Baş Bey'i ve her ne konuda olursa olsun yaptığı tespitleri ve önümüze koyduğu çözümleri görmezden gelebiliyoruz?
Nasıl oluyor da 28 Şubat 2013 tarihinde Rus parlamentosu Duma'ya davet edilen ve orada beş saati aşkın bir süre Milli Ekonomi Modeli hakkında bilgiler veren, dünyada bir ilk olması sebebiyle tarihe geçen bir olayı ve bu olayın baş kahramanı ve mimarı olan Prof. Dr. Haydar Baş Bey'i görmezden gelebiliyoruz?
Yine nasıl oluyor da toplamda 9 tane uluslararası kongrenin yapıldığı yüzlerce yabancı ve yerli akademisyenin ayakta alkışladığı ve Nobel'e aday olarak gösterilen milli bir tezi görmezden gelebiliyoruz?
Şimdi bakıp da göremeyen körlere bir hatırlatma yapalım ve şimdiye kadar yapılan uluslararası Milli Ekonomi Modeli kongrelerini bir hatırlatalım:
1. Milli Ekonomi Modeli Kongresi-26-27 Kasım 2005/İstanbul.
2. Milli Ekonomi Modeli Kongresi-25-26 Mart 2006-Bakü/Azerbaycan.
3. Milli Ekonomi Modeli Kongresi-30-31 Mart 2007-Heidelberg/Almanya.
4. Milli Ekonomi Modeli Kongresi-19-20 Nisan 2008 Bursa.
5. Milli Ekonomi Modeli Kongresi-20 Ekim 2008 Bursa.
6. Milli Ekonomi Modeli Kongresi-8 Şubat 2009 Bursa.
7. Milli Ekonomi Modeli Kongresi-24 Ocak 2010 Bursa.
8. Milli Ekonomi Modeli Kongresi-2 Kasım 2013-Lefkoşa/KKTC.
9.Milli Ekonomi Modeli Kongresi-22 Mart 2015 İstanbul.
Evet 2005 tarihinden 2010 tarihine kadar defaatle kongresi yapılan ve milletimize anlatılmaya çalışılan tek kurtuluş reçetemiz.
Milli Ekonomi Modeli, insanın sınırlı ihtiyaçlarının sınırsız kaynaklardan karşılanması ilmi ve ülkelerin gerektiğinde her türlü mal ve hizmeti üretebilme gücüne sahip olması, iç ve dış harcamalarının borçlanmadan temin edebilmesinin adı ve formülüdür. Bu manada Milli Ekonomi Modeli ülkelerin kalkınmasının, ekonomik bağımsızlığın tek (yegane) yoludur.
Milli Ekonomi Modeli, ekonominin sadece bir meselesine odaklanmak yerine, bütününü kucaklayan bir modeldir.
Hedefleri, dayanakları ve işleyiş mekanizmaları ile başlı başına bir sistem olan Milli Ekonomi Modeli, hayallerden değil, var olan gerçeklerden yola çıkarak, bunlara uygun bir modeli hayata geçirmeyi amaçlamıştır.
Kapitalizm olsun, sosyalizm olsun hiçbir modelin insanlığa huzur getirmesi mümkün değildir. Bugün dünyada hâkim olan bu görüşler, mutlu azınlıkları çıkardığımızda insanlığa dünya hayatını zindan etmektedir.
MEM değil ülkemizi, tüm dünyayı refah seviyesine ulaştıracak ve kapitalizm ve benzeri sistemlerin yerinin olmadığı bir tezdir.
MEM, Sosyal Devlet Milli Devlet projelerinin uygulandığı bir modeldir.
MEM, Rusya'nın DUMA parlamentosuna Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in davet edildiği ve tezin sahibinin ağzından saatlerce dikkatle dinlenilen bir modeldir.
MEM BRİCS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika) ülkelerinin uyguladığı ve sosyal devlet, milli devlet projelerini hayata geçirdikleri bir modeldir.
MEM uygulayan onlarca ülkenin çok kısa bir zamanda ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda kalkındığı bir modeldir.
MEM kapitalizmi tamamen yok eden ve tarihe gömen bir modeldir.
Son yıllarda Orta Doğu'nun kan gölüne çevrilmesi ve bunun tek sebebinin ise ekonomik sebeplere ve kapitalist sistemin bir sonucu olduğuna bütün dünya olarak şahit olduk.
Şimdi sıra kimde? Artık uyanma vakti gelmedi mi? Uyan artık Türkiye!
Zaman artık Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş Bey'e, kadrosuna ve Milli Ekonomi Modeli'ne sahip çıkma zamanıdır.
Vatan olarak, millet olarak, devlet olarak, toprak olarak, ekonomik olarak...
Millet olarak kangrenleşmiş durumumuzu iyileştirecek reçeteyi uygulamak yerine; ısrarla kollarımızın, bacaklarımızın kesilmesi için çaba mı gösteriyoruz, acaba?
Evet son birkaç yılda yaşadığımız o kadar olumsuz olaylara ve sonuçlarına rağmen nasıl oluyor da Prof. Dr. Haydar Baş Bey'i ve her ne konuda olursa olsun yaptığı tespitleri ve önümüze koyduğu çözümleri görmezden gelebiliyoruz?
Nasıl oluyor da 28 Şubat 2013 tarihinde Rus parlamentosu Duma'ya davet edilen ve orada beş saati aşkın bir süre Milli Ekonomi Modeli hakkında bilgiler veren, dünyada bir ilk olması sebebiyle tarihe geçen bir olayı ve bu olayın baş kahramanı ve mimarı olan Prof. Dr. Haydar Baş Bey'i görmezden gelebiliyoruz?
Yine nasıl oluyor da toplamda 9 tane uluslararası kongrenin yapıldığı yüzlerce yabancı ve yerli akademisyenin ayakta alkışladığı ve Nobel'e aday olarak gösterilen milli bir tezi görmezden gelebiliyoruz?
Şimdi bakıp da göremeyen körlere bir hatırlatma yapalım ve şimdiye kadar yapılan uluslararası Milli Ekonomi Modeli kongrelerini bir hatırlatalım:
1. Milli Ekonomi Modeli Kongresi-26-27 Kasım 2005/İstanbul.
2. Milli Ekonomi Modeli Kongresi-25-26 Mart 2006-Bakü/Azerbaycan.
3. Milli Ekonomi Modeli Kongresi-30-31 Mart 2007-Heidelberg/Almanya.
4. Milli Ekonomi Modeli Kongresi-19-20 Nisan 2008 Bursa.
5. Milli Ekonomi Modeli Kongresi-20 Ekim 2008 Bursa.
6. Milli Ekonomi Modeli Kongresi-8 Şubat 2009 Bursa.
7. Milli Ekonomi Modeli Kongresi-24 Ocak 2010 Bursa.
8. Milli Ekonomi Modeli Kongresi-2 Kasım 2013-Lefkoşa/KKTC.
9.Milli Ekonomi Modeli Kongresi-22 Mart 2015 İstanbul.
Evet 2005 tarihinden 2010 tarihine kadar defaatle kongresi yapılan ve milletimize anlatılmaya çalışılan tek kurtuluş reçetemiz.
Milli Ekonomi Modeli, insanın sınırlı ihtiyaçlarının sınırsız kaynaklardan karşılanması ilmi ve ülkelerin gerektiğinde her türlü mal ve hizmeti üretebilme gücüne sahip olması, iç ve dış harcamalarının borçlanmadan temin edebilmesinin adı ve formülüdür. Bu manada Milli Ekonomi Modeli ülkelerin kalkınmasının, ekonomik bağımsızlığın tek (yegane) yoludur.
Milli Ekonomi Modeli, ekonominin sadece bir meselesine odaklanmak yerine, bütününü kucaklayan bir modeldir.
Hedefleri, dayanakları ve işleyiş mekanizmaları ile başlı başına bir sistem olan Milli Ekonomi Modeli, hayallerden değil, var olan gerçeklerden yola çıkarak, bunlara uygun bir modeli hayata geçirmeyi amaçlamıştır.
Kapitalizm olsun, sosyalizm olsun hiçbir modelin insanlığa huzur getirmesi mümkün değildir. Bugün dünyada hâkim olan bu görüşler, mutlu azınlıkları çıkardığımızda insanlığa dünya hayatını zindan etmektedir.
MEM değil ülkemizi, tüm dünyayı refah seviyesine ulaştıracak ve kapitalizm ve benzeri sistemlerin yerinin olmadığı bir tezdir.
MEM, Sosyal Devlet Milli Devlet projelerinin uygulandığı bir modeldir.
MEM, Rusya'nın DUMA parlamentosuna Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in davet edildiği ve tezin sahibinin ağzından saatlerce dikkatle dinlenilen bir modeldir.
MEM BRİCS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika) ülkelerinin uyguladığı ve sosyal devlet, milli devlet projelerini hayata geçirdikleri bir modeldir.
MEM uygulayan onlarca ülkenin çok kısa bir zamanda ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda kalkındığı bir modeldir.
MEM kapitalizmi tamamen yok eden ve tarihe gömen bir modeldir.
Son yıllarda Orta Doğu'nun kan gölüne çevrilmesi ve bunun tek sebebinin ise ekonomik sebeplere ve kapitalist sistemin bir sonucu olduğuna bütün dünya olarak şahit olduk.
Şimdi sıra kimde? Artık uyanma vakti gelmedi mi? Uyan artık Türkiye!
Zaman artık Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş Bey'e, kadrosuna ve Milli Ekonomi Modeli'ne sahip çıkma zamanıdır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Gülsüm Kavak / diğer yazıları
- 30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun -2- / 29.08.2021
- 30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun -1- / 28.08.2021
- Üç ayların fazileti ve önemi-IV / 23.02.2021
- Üç ayların fazileti ve önemi-III / 22.02.2021
- Üç ayların fazileti ve önemi-II / 19.02.2021
- Üç ayların fazileti ve önemi-I / 18.02.2021
- Sevgi ispat ister / 12.10.2020
- Muharrem ayı ve oruç / 23.08.2020
- Prof. Dr. Haydar Baş ve ulusal egemenlik / 25.04.2020
- O, herkesten farklıydı / 23.04.2020
- 30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun -1- / 28.08.2021
- Üç ayların fazileti ve önemi-IV / 23.02.2021
- Üç ayların fazileti ve önemi-III / 22.02.2021
- Üç ayların fazileti ve önemi-II / 19.02.2021
- Üç ayların fazileti ve önemi-I / 18.02.2021
- Sevgi ispat ister / 12.10.2020
- Muharrem ayı ve oruç / 23.08.2020
- Prof. Dr. Haydar Baş ve ulusal egemenlik / 25.04.2020
- O, herkesten farklıydı / 23.04.2020