Son zamanlarda İranlı yetkililerden füze kalkanı, Türkiye ve bölgedeki gelişmelerle alakalı önemli açıklamalar geldi.İran Meclisi Ulusal Güvenlik ve Dış politika Komisyonu üyesi Muhammed Kovsari, "Türk yetkililer Siyonist rejimine karşı olduklarını söylüyor. Buna karşın İsrail'i korumayı amaçlayan radar sistemine izin verdiler. Bu, Türkiye'nin hassas dış politika konularındaki çifte standardının net bir örneğidir. Bölgedeki başka ülkeler de adımı sert bir şekilde eleştirdiler ve bu adımın Türk hükümetine ciddi etkileri olacak" dedi.İran Silahlı Kuvvetleri Harekat Daire Başkanı General Ali Şadmani, "Bölge devletleri, başka bölge devletlerinin düşmanlarıyla işbirliği yaparak bir şey elde edemeyeceklerini bilmelidirler" açıklamasını yaptı. Tabii, bölge devletlerinden kastının en başta Türkiye olduğunu herkes biliyor.İran'ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney'in askeri danışmanı ve aynı zamanda İslam İnkılabı Rehberi Yüksek Danışmanı olan Orgeneral Yahya Rahim Safevi ise, "Türkiye'nin Siyonistlere karşı çıkışları siyasi bir gösteri. Türkler Siyonist rejimle ilişkilerini perde arkasında yürütmeye devam ediyor" ifadelerini kullandı.İran Fars Haber Ajansı da, Türkiye'nin görünüşte aldığı İsrail karşıtı pozisyona karşılık, İran ve Suriye'nin Türkiye'deki NATO füze kalkanının İsrail'i korumaya yönelik olduğuna inandığını yazdı.Füze kalkanının İsrail'i koruma amaçlı olduğunu, AKP'li siyasilerin İsrail çıkışlarının sadece bir tiyatro olduğunu, Türkiye'nin ABD ve İsrail güdümlü politikalarının Türkiye'ye ve bölge ülkelerine asla fayda sağlamayacağını siz okuyucularımız gayet iyi biliyorsunuz.Yenimesaj gazetesinin birçok manşetinde ve haberinde Prof. Dr. Haydar Baş'ın bu konudaki görüşlerini, açıklamalarını mutlaka okumuşsunuzdur.Daha İranlı ve Suriyeli yetkililer Türkiye'deki siyasilerden bir şeyler bekleme noktasındayken, Sayın Baş, yıllar öncesinden mevcut siyasilerimizin dış politikamızı ABD'ye, iç politikamızı AB'ye, ekonomimizi ise IMF ve Dünya Bankası'na endekslediğini belirtiyordu.Yani siyasilerimizin rotası Türk milleti ya da İslam coğrafyası değildi, Batı taşeronluğuydu. İslam ülkeleri AKP'nin görünüşte muhafazakar yapısına kanarak, AKP'li yetkililere güvendiler ama bugün gelinen noktada şahit oldular ki, Türkiye'nin siyasileri öyle bir ABD taşeronu olmuşlar ki ABD'nin ve diğer batı ülkelerinin yerine getirmekten çekindikleri icraatları bile talimatla gözü kara bir şekilde yerine getirebiliyorlar.Dün güvendikleri, ödüller verdikleri, örnek almaya çalıştıkları Türkiye'nin siyasileri bugün Büyük Ortadoğu Projesi'nde kraldan da fazla kralcı durumdalar. Dün İran, Suriye, Azerbaycan kendilerine Türkiye'den uzatılan Ehli Beyt sevdalısı ve milli duruş sahibi "dost eli" geri çevirmemiş olsalardı, bugün belki bu tür tehlikeli manzaralar yaşanmayabilirdi.Bugün füze kalkanı ve Arap baharı adı altında BOP kapsamında çok önemli işgal adımları atılsa da hala sorun çözümsüz değildir.Bugün bu yaşadıklarımızı ve İslam ülkelerinin liderlerinin beyan ettiği gerçekleri yıllar öncesinden ifade eden Prof. Dr. Haydar Baş'ın elbette ki yaşanan bu tehlikeli süreçten çıkış projeleri vardır.Batının işgal projesinde bir piyon olmayı şeref kabul edenlerden çözüm beklemek zaman kaybından başka bir şey değildir.Çözüm hastalıkları doğru teşhis eden ve bunları çözecek milli projelere sahip olanların yanındadır. Ve bunu başarabilecek tek isim ise Prof. Dr. Haydar Baş'tır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025
- Hakaret ve küfür, siyasetin dili olamaz / 26.03.2025
- İmamoğlu’nun tutuklanması ve demokrasi sınavı / 25.03.2025
- ‘Onlar Kur'an'ın müşahhas halidir’ / 22.03.2025
- Direnç kalktıkça, İsrail pervasızlaştı / 21.03.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025
- Hakaret ve küfür, siyasetin dili olamaz / 26.03.2025
- İmamoğlu’nun tutuklanması ve demokrasi sınavı / 25.03.2025
- ‘Onlar Kur'an'ın müşahhas halidir’ / 22.03.2025
- Direnç kalktıkça, İsrail pervasızlaştı / 21.03.2025