İftiraların zamanlaması tesadüf değil

Bilmem hiç dikkatinizi çekti mi, ne zaman Türkiye'nin ve Türk milletinin geleceğiyle ilgili önemli taviz adımları atılmaya başlansa, hemen Prof. Dr. Haydar Baş hakkında iftira kampanyası başlatıyorlar.Gündemde bölünme anayasasının hazırlıkları var, teröristbaşı APO'nun serbest bırakılması var, Suriye ilgili sıcak çatışma talepleri var?  Sizce bu tesadüf müdür?Tabi, Türkiye'de, ülkenin bölünmez bütünlüğü, Türk milletinin birlik ve beraberliği, Türkiye'nin problemlerine milli çözümler denilince akla gelen tek isim Sayın Baş olunca bunun böyle olması gayet doğaldır.Bu iftiraların birçok nedeni olabilir.Bu tür taviz adımlarının atılması; yıllardan beri bu taviz verenlerin maskesini düşürdüğü için, bu tavizler konusunda millete ikazda bulunduğu için Sayın Baş'ın haklılığını ortaya çıkarıyor. Belki de çamur atmaya çalışarak milletin O'na olan meylini engellemeye çalışıyorlar.Prof. Dr Baş, Meclis dışında bulunan bir partinin lideri olmasına rağmen en etkili ve en güçlü muhalefeti ortaya koyuyor. Artı, sadece muhalefet yapmıyor, siyaset üstü bir duruşla, bir baba tavrıyla yol gösteriyor, çözüm sunuyor. Milletin değerlerini çarçur eden siyasileri hep suçüstü yakalıyor.Belki de bu tür iftiralarla, karamalarla O'nu frenlemeye çalışıyorlar. Yine bu tür iftiralarla Sayın Baş'ı meşgul edeceklerini düşünerek saman altından su yürütme hesabına giriyorlar.Ama ne var ki bütün bu kirli planlar fiyasko ile sonuçlanıyor.Çünkü Sayın Baş, hem kendisine atılan iftiralara hukuki yollardan cevap veriyor, müfterilere dava açarak tazminat kazanıyor, hem de eş zamanlı olarak iftiraların perde arkasını görerek müfterilerin ve onların arkasındaki iradelerin maksatlarını ortaya çıkarıyor.Bu sebeple her iftira kampanyası Prof. Dr. Baş'ı daha da güçlü kılıyor.Müfterilerin kaçırdıkları bir nokta daha var: Millet; ne idüğü belli olan, şerefsizlikleri ve hainlikleri belli olan kişiler kullanılarak, hizmetleri ve ortaya koyduklarıyla gayet iyi tanıdıkları, sevdikleri Prof. Dr. Haydar Baş'a iftira atıldığını görüyor.Millet, dış bağlantılı bir takım yerli hainlerin Müslüman'ı Müslüman'a kırdırma çabalarını, Sayın Baş'ın ise bu kirli tezgahları bozmaya çalıştığını görüyor.Millet, Sayın Baş'ı Soros ya da Vatikan destekli basın medya kuruluşlarından tanımıyor, bizzat kendisinden tanıyor.Sayın Baş, toplumdan kopuk bir şahsiyet değil, kapı kapı dolaşan, Milli Ekonomi Modeli kongreleri, Ehl-i Beyt sempozyumları, Milli Kahramanlar programları düzenleyen, milletin inancına, milli değerlerine, ekonomisine, dertlerine sahip çıkan bir lider?Ortaya koyduğu başarı dünyada nam salmış, modelleri dünya ülkeleri tarafından uygulanan, Rusya'nın Parlamentosu'nda ilan edilen bir lider?Ve milletimiz gayet iyi biliyor ki Prof. Dr. Haydar Baş tek başına değil, iş bilen, hizmet etmeyi şiar edinmiş, milli ve manevi duygularla donanmış çok güçlü bir kadroya sahip?Yani Sayın Baş'a atılan iftiralar duvara çarpıp sahiplerine dönmektedir.Hani düşünüyorlar ya, "Çamur at izi kalsın" diye çamur Sayın Baş'a yaklaşınca ya mis kokusuna dönmektedir, ya Sayın Baş bir derya olduğu için yok olup gitmektedir, ya da geriye dönüp çok büyük bir etkiyle sahibini yerle bir etmektedir.İbrahim'ini aşkından dolayı ateşten koruyan, o ateşi gül bahçesine çeviren Yüce Mevlam, vatan, millet, birlik ve Ehl-i Beyt için bu kadar hizmet veren Prof. Dr. Haydar Baş'ı hainlerin çamurundan mı korumayacak?