Tarihimizde ilk defa grubumuzdan lider olarak Avrupa Şampiyonasına gidiyoruz.
Sadece bu değil. Galler deplasmanında ilk kez gol attık. Çok yaşa milli takım.
Evet bu maç bizim için bir formalite maçı idi. Rahat olmalıydık.
Bir beraberlik grup liderliği için yetecekti. Amacımıza ulaştık. Fakat bunu rahat bir şekilde gerçekleştiremedik.
Galler milli takımının muhakkak kazanmak zorunda oluşu onları daha motive olan taraf yaptı.
Bu motivasyonun temelinde ise Galler milli takımının kazanma hırsı vardı. Yani oyuna daha motive olan taraf Galler milli takımıydı.
Bu hırs ve motivasyon Galler takımına ilk yarıda iyi oyun olarak geri döndü.
Maalesef ilk yarı sahada varlık gösteremedik.
Tabii hiç şüphesiz üç gün önce kazandığımız zaferin bizim maça konsantrasyonumuzu etkilemiş olduğu gerçek.
Böyle büyük bir zaferden sonra konsantre olmakta zorlanmak doğal karşılanmalı.
Fakat ben yine de ilk yarıdaki kötü futbolun eleştirilmesi lazım diye düşünüyorum.
Bu kadar silik kalmamalıydık. İlk yarıyı seyreden futbolla alakasız biri çok net olarak Almanya'yı yenen takımın bu olmadığını söyleyebilirdi.
Bu kadar mı kötü oynanır. Ben anlayamadım.
İlk yarı sadece bir tehlikemiz var. O da 42. dakikada geldi.
Yediğimiz golde orta sahada Cenk Özkaçar bir çalım yedi. Daha sonra bir de Ferdi çalım yiyor. Basit bir şutla golü kalemizde gördük.
İlk yarı topla daha çok oynamamıza rağmen etkili değildik. Oyunu geride kabul eden Galler daha tehlikeli hücumlar yaptı.
Çok fazla savunma arkasına atılan paslar ile kalemizde tehlike yaşadık.
Almanya maçında ayağında çok top tutarak oyunu lehimize döndüren Abdülkadir Ömür bu maçta etkili olamadı. Cenk Özkaçar çok hata yaptı.
Milli takımımızda çok basit pas hataları vardı. 45+4'te mesela Yusuf Yazıcı'nın Yusuf Sarı'ya attığı pas taca çıktı. Böyle acemi hatalar insanı üzüyor.
İkinci yarı ise daha iyi mücadele eden ama yine de iyi oynayamayan milli takım vardı.
Bu yarı İsmail Yüksek'in asıl karakteri ön plana çıktı. Mücadele yönü güçlü olan İsmail Yüksek'in milli takımın ihtiyacı olan beraberliği almasında büyük katkısı oldu.
70'te penaltıdan bulduğumuz golle beraberlik geldi.
Bu golden birkaç dakika sonra İsmail Yüksek'in başlattığı hücumda Yusuf Sarı şut kullanarak hücumu harcadı.
Gerçi Yusuf'a çok da kızmamak lazım zira bir pas alternatifi de bulunmuyordu. Hücumda çoğalamayınca atağımız heba oldu.
Bu yarıda da taca atılan paslar vardı maalesef.
Oyuna sonradan giren Almanya maçının kahramanı Kenan Yıldız bu maçta da takıma dinamizm kazandırdı.
Kenan Yıldız iri cüsseli bir oyuncu. Normalde hantal olabilir. Fakat o cüsseye rağmen son derece kıvrak ve çalımcı bir oyuncu. Bu maçta da yine çalımları ile adam eksiltti.
Sonuç olarak amacımıza ulaştık ve grubu lider bitirdik.
Bu Türk futbolu için sürpriz değil. Olması gereken şey oldu. Futbolumuzu bu kadar iddiasız görmeyelim.
Maç sonunda yadırgadığım bir olay oldu. Galli oyuncular bütün hırsları ile kavga çıkardılar.
Futbol Britanya adasında doğan bir spor. Milli takımın maça asılmasına kızan Galler milli takımı oyuncuları futbolcularımız ile kavga etti.
Peki ne bekliyorlardı? Maçı bırakacak hâlimiz yok ya. Çıkardıkları kavga Galli futbolculara ve profesyonelliğe yakışmadı.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Göksu / diğer yazıları
- Gabriel Sara neden var / 04.02.2025
- Curcuna / 03.02.2025
- Mahalle maçında olmaz / 31.01.2025
- Şampiyonluk hayal değil / 27.01.2025
- Galatasaray çok zorlandı / 26.01.2025
- Mourinho total futbola inanıyor / 24.01.2025
- Uğursuz gün / 22.01.2025
- Fenerbahçe'de işler yolunda / 20.01.2025
- Muazzam ikinci yarı / 18.01.2025
- Dağılmadan ve sıkılmadan / 14.01.2025
- Curcuna / 03.02.2025
- Mahalle maçında olmaz / 31.01.2025
- Şampiyonluk hayal değil / 27.01.2025
- Galatasaray çok zorlandı / 26.01.2025
- Mourinho total futbola inanıyor / 24.01.2025
- Uğursuz gün / 22.01.2025
- Fenerbahçe'de işler yolunda / 20.01.2025
- Muazzam ikinci yarı / 18.01.2025
- Dağılmadan ve sıkılmadan / 14.01.2025