Fenerbahçe güçlü ve iddialı rakibi Göztepe karşısında ikinci yarıdaki oyunu ile şampiyonluk iradesi ortaya koydu.
İkinci yarıdaki oyun ile Fenerbahçe bu mücadele ligin son haftasına kadar sürecek dedi.
Tabii inanmayabilirsiniz. Diyebilirsiniz ki Galatasaray altı puan önde ve de çok güçlü.
Şunu dün akşam itibarıyla söyleyebilirim ki bugün Fenerbahçe - Galatasaray derbisi olsa Fenerbahçe öyle ya da böyle Galatasaray'ı yener.
Yine diyebilirsiniz ki Fenerbahçe ilk yarı sahada yoktu. Fakat Fenerbahçeli futbolcular bazı şeyleri hatırladılar.
Neler bunlar peki. 118 yıllık bir kulübün takımı olduklarını hatırladılar.
İşin açıkçası ikinci yarıdaki reaksiyon büyük kulübün büyük futbolcuları ile olabilir ancak.
Fenerbahçe'nin kaybetmesi her zaman yazılı ve görsel basında prim yapmıştır.
Yani Fenerbahçe'ye vurmak ve hatta mümkünse Fenerbahçe'yi paramparça etmek kamuoyunda bazılarına zevk bile verebilir.
Fakat işte gelin görün ki öyle anlar geliyor ki büyük çınarın takımı böyle kükrer, gümbürder ve onu küçümsemek isteyenlere haddini bildirir.
Evet sayın okurlar bu maç tarihi bir maçtır ve bu yorumların yapılmasını da gerektiriyor.
Fenerbahçe'nin stadında genelde bir şeye tanık oluruz. Fenerbahçe taraftarı zor beğenir.
Fenerbahçe'nin taraftarından alkış almak öyle kolay değildir. Statta genel olarak uğursuz bir uğultu vardır.
İşte bugün kameralar tribünlere yöneldiği anlarda kahkaha atan taraftarlar vardı.
Her nasılsa bu maçta ilk yarı bile statta o uğursuz uğultu yoktu. Sadece takım için değil taraftar için de bu anlamda tarihi bir akşamdı.
Kanımca şimdi artık şanslar eşit. Evet öyle çünkü Fenerbahçe artık ivme kazanacaktır.
Bakın Fenerbahçe'nin futbolunda birkaç maçtır bunun teknik ve taktik anlamda emareleri vardı.
Ben net olarak şunu söylüyorum. Mourinho Fenerbahçe'ye savunma yapmayı öğretti ve toplu şekilde savunmada durmayı belletti.
Sorun savunmadan ziyade hücumdaydı bence. Evet ilk yarıda Fenerbahçe istediği oyunu oynayamadı ama Fenerbahçe'nin yerinde herhangi bir başka takım olsa kalesinde üç dört gol görürdü.
Evet dikkat edin herhangi bir takım diyorum. Yani örneğin Galatasaray bu tespite dahil.
Fenerbahçe ilk yarı istediği futbolu neden oynamadı? Nedenlerden biri olarak ben şunu yazmak istiyorum.
Örneğin taktik olarak Dzeko'ya orta sahada 8 numara oynama rolü verilmişti.
Net bir şekilde Dzeko santrafor olarak oynamadı. Fenerbahçe tek santrafor ile oynadı ilk yarı.
Şimdi kamuoyunda sıklıkla süslü ifadeler ile yok Dzeko derine geliyor, oyun kuruyor falan filan deniyor.
Daha önceki karşılaşmalarda bunun bir futbolcunun mevkisini kaybetmek anlamına geldiğini sıklıkla yazdım.
Fakat Göztepe karşısında şunu gördük ki Dzeko'ya net bir şekilde orta sahada oynama talimatı verilmiş ve tabii hâliyle Dzeko bu talimata uyarak oynuyor.
Daha doğrusu oynayamıyor. Ben Dzeko'yu bu durumda eleştirmem çünkü o mevkinin oyuncusu değil.
Futbol bu, bir santrafor orta sahaya gelemez mi? Gelir elbette de bu rolü yapabilirse bunu yapması lazım.
Bu role çok uymuyorsa pek böyle oynamaya heves etmemeli bence.
Ben net olarak diyorum ki Dzeko orta sahada hem yavaş kaldı ve en önemli olumsuzluk olarak orta sahada Fred, Tadiç ve Amrabat'ın uyumunu bozmuş olması çok yüksek ihtimal.
Doğal olarak Fenerbahçe ilk yarıda organize olamadı ve orta sahada topa sahip olmadı.
Bunun üstüne Göztepe çok hızlı oynayınca doğal olarak karşılaşma nerdeyse Fenerbahçe birinci bölgesinde oynandı.
Fakat ben her şeye rağmen Fenerbahçe'nin savunmasının güçlü olduğunu düşünüyorum. Göztepe'nin hızlı oyununu kalesinde bir golle geçiştirmesi de bunun ispatı.
Evet Fenerbahçe yolunu açtı. Şimdi önünde önemli bir Avrupa Ligi mücadelesi var.
Göreceksiniz Fenerbahçe Danimarka'da birkaç gol birden atarak play-off turuna çıkacak. Son söz olarak şunu yazmak istiyorum.
Mourinho'yu iyi takip edin. Mourinho'nun liderliğinde Fenerbahçe daha da coşacak çünkü.
İkinci yarıdaki oyun ile Fenerbahçe bu mücadele ligin son haftasına kadar sürecek dedi.
Tabii inanmayabilirsiniz. Diyebilirsiniz ki Galatasaray altı puan önde ve de çok güçlü.
Şunu dün akşam itibarıyla söyleyebilirim ki bugün Fenerbahçe - Galatasaray derbisi olsa Fenerbahçe öyle ya da böyle Galatasaray'ı yener.
Yine diyebilirsiniz ki Fenerbahçe ilk yarı sahada yoktu. Fakat Fenerbahçeli futbolcular bazı şeyleri hatırladılar.
Neler bunlar peki. 118 yıllık bir kulübün takımı olduklarını hatırladılar.
İşin açıkçası ikinci yarıdaki reaksiyon büyük kulübün büyük futbolcuları ile olabilir ancak.
Fenerbahçe'nin kaybetmesi her zaman yazılı ve görsel basında prim yapmıştır.
Yani Fenerbahçe'ye vurmak ve hatta mümkünse Fenerbahçe'yi paramparça etmek kamuoyunda bazılarına zevk bile verebilir.
Fakat işte gelin görün ki öyle anlar geliyor ki büyük çınarın takımı böyle kükrer, gümbürder ve onu küçümsemek isteyenlere haddini bildirir.
Evet sayın okurlar bu maç tarihi bir maçtır ve bu yorumların yapılmasını da gerektiriyor.
Fenerbahçe'nin stadında genelde bir şeye tanık oluruz. Fenerbahçe taraftarı zor beğenir.
Fenerbahçe'nin taraftarından alkış almak öyle kolay değildir. Statta genel olarak uğursuz bir uğultu vardır.
İşte bugün kameralar tribünlere yöneldiği anlarda kahkaha atan taraftarlar vardı.
Her nasılsa bu maçta ilk yarı bile statta o uğursuz uğultu yoktu. Sadece takım için değil taraftar için de bu anlamda tarihi bir akşamdı.
Kanımca şimdi artık şanslar eşit. Evet öyle çünkü Fenerbahçe artık ivme kazanacaktır.
Bakın Fenerbahçe'nin futbolunda birkaç maçtır bunun teknik ve taktik anlamda emareleri vardı.
Ben net olarak şunu söylüyorum. Mourinho Fenerbahçe'ye savunma yapmayı öğretti ve toplu şekilde savunmada durmayı belletti.
Sorun savunmadan ziyade hücumdaydı bence. Evet ilk yarıda Fenerbahçe istediği oyunu oynayamadı ama Fenerbahçe'nin yerinde herhangi bir başka takım olsa kalesinde üç dört gol görürdü.
Evet dikkat edin herhangi bir takım diyorum. Yani örneğin Galatasaray bu tespite dahil.
Fenerbahçe ilk yarı istediği futbolu neden oynamadı? Nedenlerden biri olarak ben şunu yazmak istiyorum.
Örneğin taktik olarak Dzeko'ya orta sahada 8 numara oynama rolü verilmişti.
Net bir şekilde Dzeko santrafor olarak oynamadı. Fenerbahçe tek santrafor ile oynadı ilk yarı.
Şimdi kamuoyunda sıklıkla süslü ifadeler ile yok Dzeko derine geliyor, oyun kuruyor falan filan deniyor.
Daha önceki karşılaşmalarda bunun bir futbolcunun mevkisini kaybetmek anlamına geldiğini sıklıkla yazdım.
Fakat Göztepe karşısında şunu gördük ki Dzeko'ya net bir şekilde orta sahada oynama talimatı verilmiş ve tabii hâliyle Dzeko bu talimata uyarak oynuyor.
Daha doğrusu oynayamıyor. Ben Dzeko'yu bu durumda eleştirmem çünkü o mevkinin oyuncusu değil.
Futbol bu, bir santrafor orta sahaya gelemez mi? Gelir elbette de bu rolü yapabilirse bunu yapması lazım.
Bu role çok uymuyorsa pek böyle oynamaya heves etmemeli bence.
Ben net olarak diyorum ki Dzeko orta sahada hem yavaş kaldı ve en önemli olumsuzluk olarak orta sahada Fred, Tadiç ve Amrabat'ın uyumunu bozmuş olması çok yüksek ihtimal.
Doğal olarak Fenerbahçe ilk yarıda organize olamadı ve orta sahada topa sahip olmadı.
Bunun üstüne Göztepe çok hızlı oynayınca doğal olarak karşılaşma nerdeyse Fenerbahçe birinci bölgesinde oynandı.
Fakat ben her şeye rağmen Fenerbahçe'nin savunmasının güçlü olduğunu düşünüyorum. Göztepe'nin hızlı oyununu kalesinde bir golle geçiştirmesi de bunun ispatı.
Evet Fenerbahçe yolunu açtı. Şimdi önünde önemli bir Avrupa Ligi mücadelesi var.
Göreceksiniz Fenerbahçe Danimarka'da birkaç gol birden atarak play-off turuna çıkacak. Son söz olarak şunu yazmak istiyorum.
Mourinho'yu iyi takip edin. Mourinho'nun liderliğinde Fenerbahçe daha da coşacak çünkü.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Göksu / diğer yazıları
- Şampiyonluk hayal değil / 27.01.2025
- Galatasaray çok zorlandı / 26.01.2025
- Mourinho total futbola inanıyor / 24.01.2025
- Uğursuz gün / 22.01.2025
- Fenerbahçe'de işler yolunda / 20.01.2025
- Muazzam ikinci yarı / 18.01.2025
- Dağılmadan ve sıkılmadan / 14.01.2025
- Kötü hava kötü futbol / 13.01.2025
- Tatmin etmez / 12.01.2025
- Dermansız Fenerbahçe / 06.01.2025
- Galatasaray çok zorlandı / 26.01.2025
- Mourinho total futbola inanıyor / 24.01.2025
- Uğursuz gün / 22.01.2025
- Fenerbahçe'de işler yolunda / 20.01.2025
- Muazzam ikinci yarı / 18.01.2025
- Dağılmadan ve sıkılmadan / 14.01.2025
- Kötü hava kötü futbol / 13.01.2025
- Tatmin etmez / 12.01.2025
- Dermansız Fenerbahçe / 06.01.2025