Ecnebî endişesi ve "milli duruş"

ABD ve AB yetkilileri, Türk Milleti'nin "milli uyanış"ından ve "milli duruş"undan rahatsızlıklarını yüksek sesle konuşuyorlar.Bir ay kadar önce ABD Ankara Büyükelçisi Ross Wilson, Türkiye'de, ABD karşıtlığı kaygı verici boyutlarda, bu Amerikan karşıtlığını azaltacak bir şeyler yapmalıyız, yoğun çaba harcamalıyız, diyor. Yapmalıyız, yoğun çaba harcamalıyız, derken; AKP hükümetine "gelinim sen işit?" kabilinden "yapmalısınız" demek istiyor.Kurt diplomat Wilson şunu da ekliyor: "Gösterilen tepki ABD'ye ya da halkına değil, ABD yönetiminin başta Irak olmak üzere uyguladığı küresel politikalara yönelik olduğunu düşünüyoruz!"Türkiye'yi "kurtlar sofrası"nda "AB'ye uyum" adı altında parçalamaya çalışan AB'nin Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu Başkanı Hansjörg Kretschmer, "Türk hükümeti, milliyetçilerin AB karşıtı propagandalarının üstesinden gelsin" diyor.Açık konuşuyor? AKP'ye söylüyor.Amerika'nın "Pew"i ile Avrupa'nın "Standart Eurobarometre"sinin anketler ortalıkta uçuşuyor.Pew'e göre, Türkler arasında ABD'ye "olumlu" bakanların oranı sadece yüzde 12? Yüzde 76'sı ise ABD'ye "olumsuz" tavırda.Bu anketteki yüzde 12'yi, AKP'nin tabanının yansıra diğer Amerikancı partilerimizin "son destekçi"leri olarak kabul edebilirsiniz. Standart Eurobarometre'nin araştırmasında ortaya çıkan "Türk milletinin AB karşıtı milli duruş" tablosu ise, AB şeflerini ve onların taşeronu içerideki fincancı katırlarını ürküttü.Araştırmaya göre, AB hususunda halkımızın bilgisi arttıkça "milli duruş" güçleniyor.IMF ile ilgili bir araştırmayı yapmaya ise, herhalde "rantiyeci marjinal kesimi" müstesna toplumumuzun tamamının "sinli-kaflı milli tepkisi"ni duymamak için tevessül edemiyorlar.Böylesi bir "milli uyanış ve milli duruş" sürecinde BOP'taki hedeflerini "22 İslam ülkesinin sınırlarını ve kimyasını değiştirmek" olarak açıklayan ABD Dışişleri Bakanı C. Rice, Ankara'ya damlıyor; AKP'nin eline Stratejik Vizyon Belgesi diye bir "teslimiyet müsveddesi" tutuşturuyor. Bu müsveddeyi yazıp-çizin, hazmedip sindirin, bir ay sonra Washington'da görüşürüz diyor Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'e? Gül, eline tutuşturulmuş "imzasız teslimiyet müsveddesi" ile dörtköşe.Niye "teslimiyet müsveddesi" diyorum; AKP'nin her türlü eğilip-bükülmesine rağmen ABD'nin Türkiye'ye yönelik "çuvallama stratejisi"nin aynen devam etmesi sebebiyle? Son bir ayda yaşadığımız gelişmeden söz edeyim; ABD, "çuvaldaki müttefik" Türkiye'yi "stratejik çuvallama"ya devam ediyor mu, etmiyor mu, siz karar verin:F-35 projesine ilişkin anlaşma ta 2002'de imzalanmış?120 adet F-35 alınacağı konuşuluyor Ankara'da. Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, F-16'da olduğu gibi F-35'lerde de 'bilgisayar yazılım kodlarının "ABD tarafından kullanıcı ülkelere verilmediği"nden mustarip. "Yazılım kodlarının verilmemesi, sistem üzerindeki hâkimiyette bazı riskler doğurmaktadır" diyor Gönül.Bir diğer sıcak gelişme, ABD'nin işgal güçlerinin gölgesi altındaki Kerkük'te ofis açan PKK, bu hafta da Türk Büyükelçiliğine 500-600 metre mesafede Bağdat'ta "çok amaçlı" büyük bir ofis açıyor.Buyurun cenaze namazına!..Ülkemizde ve bölgemizde çuvallanıyoruz? Türk milleti işte buna karşı "milli duruş"a geçti.AB'ye veya ABD'ye karşı "yüksek desibelli sloganlar"la protestolar yapmak, "kof milliyetçi nümayişler"le meydanları inletmek "ecnebileri" ürkütmüyor. Türk milletinin "yürekten desteği" ile "bu sefer iktidar"a koşan "reel ve somut milli çözümler"in, Nobel'e aday gösterilen "Milli Ekonomi Modeli"nin, Milli Devlet tezinin ve Sosyal Devlet projelerinin sahibi BTP'ye olan teveccüh, Türk milleti üzerinde iştah kabartanları kara kara düşündürüyor. ABD, AB ve onların yerli lobileri, Türk milletinin "milli iktidarı" ve "milli duruş"undan işkilleniyorlar.Bu sebeple başta AKP hükümeti dahil, ülkede ne kadar eski tüfek Amerikancı ve bir zamanların AB'cileri varsa, hepsine görev yüklüyorlar.Kimisi milliyetçi, kimisi muhafazakar, kimisi halkçı ne kadar denenmiş, günü geçmiş adam varsa "güya AB ve ABD karşıtı tulum giyerek" ortalığa yayıldılar.Türk Milleti'nin yüzde 80-85'inin AB ve ABD'ye karşı "milli duruş"a geçtiği böylesi bir süreçte; Sinan Aygün'un ATO'su, cilaları dökülmüş işbaşındaki AB ve Amerikancıların yerine "geçmişin denenmiş AB'ci, IMF'ci ve Amerikancıları"nı ikame etmeye çalışıyor, anketler pazarlıyor, güya kendi zaviyesinden milletimizi güdümlemeye çalışıyor. Nereye? geçmişte denenmiş milliyetçi veya halkçı kisvesine bürülü IMF'ci, AB'cilere? Böylece AB ve ABD'yi rahatlatmaya çalışıyor. Tutmaz? Aygün, "milletin derdiyle dertlenmede şayet samimi ise", olması gereken yer, üzerine AB, ABD, IMF ve rantiye gölgesi düşmüş şu an gezindiği yerler değildir.Zira artık Türk Milleti, "reel milli projeler" istiyor, somut "milli çözümler"e bakıyor, asil bir "milli duruş"u özlüyor; sloganik milliyetçilik veya kof muhafazakârlık karın doyurmuyor, milletimizi tatmin etmiyor.Türk Milleti, önceki dönemlerin tecrübesiyle şunu kavradı; ne kadar milliyetçi, ne kadar muhafazakâr, ne kadar dindar olurlarsa olsunlar, "milli çözümleri" olmayanlar, işbaşına geldiklerinde IMF'den akıl almaya, AB ve ABD'nin değirmenine su taşımaya mecbur kalıyorlar? Bu "büyük tecrübe" ışığında Türk Milleti, Nobel'e aday Milli Ekonomi Modeli'ni, Milli Devlet tezini ve Sosyal Devlet projelerini işiten, gören ve tahlil eden işte bu sebeple "Bu sefer BTP" diyor. Anketlerde yükselen BTP'dir; istisnalar hariç sağından soluna "yaygın medya"nın BTP'yi toplumdan gizleme çabaları işte bu yüzdendir. Fakat boşuna? Zira BTP millete mal olmuş tek "milli çözüm partisi"dir.İçteki ve dıştaki hiçbir ecnebinin endişelenmesine gerek yok? AB, ABD ve IMF'nin de BTP'den ürkmelerine hâcet yok; BTP'nin beslendiği medeniyet, dahilî ve haricî tüm ecnebilerin dedelerine bizzat kendi topraklarında adalet ve huzur getiren medeniyettir, üç kıtaya hayat bahşeden medeniyettir.