Irak'ta düğünevini cenazeevine çeviren Amerikan işgal gücü, gücü yetmeyen güçsüzlere karşı dengesiz güç uyguluyor.
Vurup kırarak, yıkıp dökerek talan başlatan Amerikan ve ingiliz askerleri (adına ister istemli deyin isterseniz sistematik)sivillere güç gösterisinde bulunuyorlar.
Irak'ın güneyinde Şiilerle başı belada olan işgal gücü, kuzeyde de Kürtler ile siyasal çatışma halinde.
Peşmergelerle Amerikan yönetimi arasında şu sıralar soğuk rüzgarlar esiyor. Geçici Yönetim liderlerinden Çelebi'nin bürosuna düzenlenen baskından sonra Kürt Lider Barzani ve Talabani'nin Amerika'ya cephe alması ortamı daha da soğuttu.
Talabani ve Barzani yayınladıkları ortak bildiride Kürtler'e Irak'ın geleceğinde üst mevkiler verilmesini ve bunun seviyesinin de enazından Cumhurbaşkanlığı ya da Başbakanlık olmasında ısrar ediyorlar.
Amerika'nın bu yaklaşıma ne tepki vereceği bilinmiyor.
Haziran ayı sonundan Geçici yönetimi devamlı kılmaya çalışacak olan işgal yönetimi, devreye NATO ve BM gibi kurumları çekerek çözüm arama sürecine geçmiş durumda.
Birleşmiş Milletler'i ön planda tutarak diğer devletleri de Irak potasına çekmeyi tasarlayan Amerika'nın inandırıcılığı ise pek kalmadı.
İngiltere ve İspanya'da muhalif kanatların siyasal pirim yapmaları bunun birer yansıması.
Hele hele Irak ve Afganistan'da ortaya çıkan vahşet görüntüleri muhaliflere daha çok prim yaptırdı.
Guantanamo'da yaşanan esir dramı da bunlardan biri. Hukuki durumu tam olarak ortaya konamadığı halde askeri üste şiddete maruz kalan Guantanamo esirleri Pentagon'un da canını sıkmaya başladı. Savunma Bakanı Rumsfeld bir yandan Irak vahşetinin bir yandan da Guantanamo dramının hesabını vermeye davet ediliyor.
Başkan Bush'un desteğini gören Rumsfeld'in rahat tavırları ise muhalif kadroları kızdırıyor.
Amerika'da Kasım ayında yapılması planlanan Başkanlık seçimlerinin galibi büyük ihtimalle Demokratlar olacak.
Demokratlar'ın bu konuya şu anki bakışları önem arzediyor.
İşgale okey veren Demokratlar'ın işkencelere verdiği tepti sert oldu. Bu tepki politikaya nasıl yansıyacak aslolan bu.
Irak ve Afganistan'a yeniden güç yığmaya çalışan işgal gücünün gücü tükenmek üzere. Çatışma alanlarından kaçan asker sayısında patlama yaşanıyor. Kaçaklar ise ağır cezalara çarptırılıyor.
Irak'ta askerini tutmakta zorluk yaşayan Amerika'nın bu bölgede kalması da zor.
Irak'ta, Afganistan'da düğünevini cenazeevine çeviren işgal güçlerinin tabutlarındaki sayısal artış boşa değil
Vurup kırarak, yıkıp dökerek talan başlatan Amerikan ve ingiliz askerleri (adına ister istemli deyin isterseniz sistematik)sivillere güç gösterisinde bulunuyorlar.
Irak'ın güneyinde Şiilerle başı belada olan işgal gücü, kuzeyde de Kürtler ile siyasal çatışma halinde.
Peşmergelerle Amerikan yönetimi arasında şu sıralar soğuk rüzgarlar esiyor. Geçici Yönetim liderlerinden Çelebi'nin bürosuna düzenlenen baskından sonra Kürt Lider Barzani ve Talabani'nin Amerika'ya cephe alması ortamı daha da soğuttu.
Talabani ve Barzani yayınladıkları ortak bildiride Kürtler'e Irak'ın geleceğinde üst mevkiler verilmesini ve bunun seviyesinin de enazından Cumhurbaşkanlığı ya da Başbakanlık olmasında ısrar ediyorlar.
Amerika'nın bu yaklaşıma ne tepki vereceği bilinmiyor.
Haziran ayı sonundan Geçici yönetimi devamlı kılmaya çalışacak olan işgal yönetimi, devreye NATO ve BM gibi kurumları çekerek çözüm arama sürecine geçmiş durumda.
Birleşmiş Milletler'i ön planda tutarak diğer devletleri de Irak potasına çekmeyi tasarlayan Amerika'nın inandırıcılığı ise pek kalmadı.
İngiltere ve İspanya'da muhalif kanatların siyasal pirim yapmaları bunun birer yansıması.
Hele hele Irak ve Afganistan'da ortaya çıkan vahşet görüntüleri muhaliflere daha çok prim yaptırdı.
Guantanamo'da yaşanan esir dramı da bunlardan biri. Hukuki durumu tam olarak ortaya konamadığı halde askeri üste şiddete maruz kalan Guantanamo esirleri Pentagon'un da canını sıkmaya başladı. Savunma Bakanı Rumsfeld bir yandan Irak vahşetinin bir yandan da Guantanamo dramının hesabını vermeye davet ediliyor.
Başkan Bush'un desteğini gören Rumsfeld'in rahat tavırları ise muhalif kadroları kızdırıyor.
Amerika'da Kasım ayında yapılması planlanan Başkanlık seçimlerinin galibi büyük ihtimalle Demokratlar olacak.
Demokratlar'ın bu konuya şu anki bakışları önem arzediyor.
İşgale okey veren Demokratlar'ın işkencelere verdiği tepti sert oldu. Bu tepki politikaya nasıl yansıyacak aslolan bu.
Irak ve Afganistan'a yeniden güç yığmaya çalışan işgal gücünün gücü tükenmek üzere. Çatışma alanlarından kaçan asker sayısında patlama yaşanıyor. Kaçaklar ise ağır cezalara çarptırılıyor.
Irak'ta askerini tutmakta zorluk yaşayan Amerika'nın bu bölgede kalması da zor.
Irak'ta, Afganistan'da düğünevini cenazeevine çeviren işgal güçlerinin tabutlarındaki sayısal artış boşa değil
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006