Hayırdır Hacı Bey! Şimdi nereden çıktı Mansur başkanın cumhurbaşkanlığı konusu diyeceksiniz.
Bir yerden bir şeyin çıktığı falan yok.
Ben sadece her zaman yaptığım gibi gelişmeleri tersinden okumaya çalışıyorum sadece.
Nasıl yani diyeceksiniz.
Şimdilerde Türkiye'de evlere şenlik bir ana gündemimiz oldu.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in, AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yaptığı ziyaret.
Aman Allah'ım, 7-24 saat gündem bu.
Ne olmuş yani iki lider bir araya gelmiş de, enflasyon mu dibe çakıldı?
Fiyatlar genel seviyesinde aşağı yönlü bir seyir mi söz konusu?
Emeklilere 30 bin TL maaş müjdesi mi çıktı bu görüşmede?
Konut ve kira fiyatlarında gerileme mi oldu?
Kocaman bir yok ve sonuç sıfır!
Olan şey tam anlamıyla şudur veya budur demek için erkendir diyenler olabilir.
Ben bu gelişmeleri geçmiş deneyimlerime ve güncel konjonktüre bakarak şöyle okuyorum:
Yerel seçimleri AK Parti kaybetti ve CHP kazandı tespitini bir kenara koyalım.
Erdoğan'ın, yerel seçimleri kazanan ana muhalefet partisine yönelik daha önceden olduğu gibi sert çıkışlar yapması beklenemezdi elbette.
Şayet bunu yapmaya devam etseydi, partisinden istenmeyen bazı kopuşlar meydana gelme ihtimali vardı.
Kıvrak ve kurnaz politikacı olan Erdoğan, çok daha farklı ve makro bir hesap içindeydi bana göre.
Bu tam anlamıyla bir siyasi mühendislikti.
Peki, neydi bu mühendislik tasarımı?
Diyelim ki ekonomi tam bir batağa saplandı ve tablonun artık kurtarılamayacağı görüntüsü seçmende hakim oldu.
Muhalefet de bunu fırsata dönüştürüp erken seçim hemen şimdi baskısıyla iktidara yüklenecekti.
Böyle bir ani durumda hazırlıksız yakalanacak iktidar, devreye koyacağı siyasi hamlelerde muhtemelen geç kalmış olabilirdi.
Bu hamlelerden en önemlisi ve yazının öznesi, Erdoğan'ın şayet bir erken seçim kararı alınır ve kendisi de aday olursa, karşısında kimi görmek isteyeceğiydi.
Bunu çok önceden öngören Erdoğan, böylesi olağanüstü bir durum söz konusu olduğunda karşısında rakip olarak Mansur Yavaş'ı değil, Özgür Özel'i görmek isteyecektir.
Aynen Kılıçdaroğlu olayında olduğu gibi.
Bunun için Özgür Özel ismine çok özel bir önem atfedilmesi ve özellikle de CHP seçmenine bu senaryonun gerçekmiş gibi inandırılması gerekirdi.
Öne çıkarılan isim Özgür Özel olmalıydı.
Dikkat edin bakın, bu ziyaret tarihi verildiği günden bu tarafa Mansur yavaş ve Ekrem İmamoğlu isminden neredeyse bir satır haber geçmiyor ve ekranlarda konuşulmuyor.
İşte siyasi mühendislik böyle bir şey!
Yani sevgili okurlarım olası bir erken seçim kararı çıktığında, Erdoğan'ın asla karşısında görmek istemeyeceği iki isim, Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu'dur.
Seçimlerde en yüksek puan farkıyla başkanlığı kazanan Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu'ndan çok daha fazla toplumda güven anlamında karşılığı olan bir isimdir.
Dolayısıyla bir erken seçimde Mansur Yavaş isminin hiçbir şekilde Cumhurbaşkanı adaylığı için akıllara düşmemesi ve medyada tartışılmaması için, böyle bir senaryo Ankara'da devreye konuldu benim analizime göre.
Erdoğan çok iyi biliyor ki, olası bir siyasi kaza sonucu erken seçim kararı çıkar ve Mansur Yavaş rakip olarak karşısına çıkarsa, en az 20 puanla seçimleri kaybeder.
Bu kendisi ve partisinin son seçimleri olur.
Siz Erdoğan'ın ve akıl danelerinin bunları düşünmediğini mi zannediyorsunuz?
Olay bana göre budur ve Ankara'da hoş bir tiyatro sergilenmiştir.
Ancak şekil olarak bu tip ziyaretler, elbette ki çok şık görüntüler ve mutlaka her daim olmasını arzu ettiğimiz ve görmeye hasret kaldığımız manzaralardır.
Şimdilik bu kadar.
- Atatürk’ün kurduğu fabrikalar nerede? / 24.12.2024
- Bize Atatürk yeter / 23.12.2024
- Bize Atatürk yeter / 23.12.2024
- ‘New York’a Türk bayrağı çeksen ne olur’ / 20.12.2024
- Siz kim, Atatürk kim! / 19.12.2024
- Büyük oyunun deşifresi / 18.12.2024
- Atatürk için sana şükürler olsun Allah’ım / 17.12.2024
- Atatürk, Haydar Baş’ı işaret etmişti / 16.12.2024
- Şam değil, Türkiye tehlikede! / 11.12.2024