AKP'ye yakın olan basın yayın kuruluşları bugünlerde sürekli olarak CHP'yi tartışma konusu yaparak gündemi saptırmaya çalışırlarken, Başbakan'ın Çankaya'ya yola çıkmasıyla AKP'de daha şimdiden çatırdamalar başladı.Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın dünkü yazısında ifade ettiği şu gerçekleri önemine binaen yeniden hatırlatmak istiyorum:"Erdoğan sonrası bireylerin birbirlerini hazmetmemeleri halinde doğabilecek çatlak partinin tamamını ve akıbetini ilgilendireceği için AKP'liler Erdoğan'ın başkanlığını arayacaktır. Elbette halinden memnun olmayanlar farklı kulvarlara yönelecektir. Ak Partisi'nin "Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olma" hali ile karşılaşması mukadderdir. Bu hal, on iki yıllık emeğin, mücadelenin ve siyasi kariyerin bir anda yok olması demektir. Yeni Başbakan konusundaki kulis faaliyetlerine bakılırsa AKP çok yakında bu çatlağı yaşayacaktır. Böyle bir ortamda partiyi bir arada tutma çabaları bir yanda; yurtiçine ve yurtdışı çevrelere verilen sözlerin yerine getirilmesi diğer yanda onu zorlayacaktır. Eğer bugüne kadar uyguladığı politikayı devam ettirmek isterse Erdoğan ağacı kuruyacak ve kendisini unutturacaktır?"Sayın Erdoğan'ın bundan sonra oturacağı makam cumhurbaşkanlığıdır.AKP'yi iktidara taşıyan dış güçler, belli vaatler karşılığı bunu yapmışlardı ve AKP'ye misyon yüklemişlerdi.İktidar bu vaatleri yerine getirme konusunda ilk başlarda birçok bahanelere sahipti. Bahanelerin birisi askerdi, kontrol altına alındı; emniyetti, istihbarattı, kontrol altına alındı; hukuktu, büyük bir oranda siyasi iradenin kontrolüne girdi?Gerçi görevi bırakacak olan Cumhurbaşkanımız AKP'nin temel bakış açısından farklı düşünmüyordu ama yine bahane olduğunu düşünelim, son cumhurbaşkanlığı seçimleriyle birlikte artık bu engel de kalktı.Sayın Baş'ın da yazısında altını çizdiği gibi artık siyasi iradenin önünde batının taleplerini yerine getirme konusunda bir engel kalmadı.Bundan sonra Erdoğan'ı bu konuda oldukça büyük bir baskı altında tutacaklar.Keşke bu kadar büyük bir güç, böyle bir irade millete hizmet etme konusunda elde edilebilseydi ama AKP'nin 12 yıllık iktidar dönemine baktığımızda, bugün milletimizin yüzde 90'ının borç batağında olduğu, millete ait bütün kamu kuruluşlarının, madenlerin yabancılara peşkeş çekildiği, milletin fakirliği artarken, yandaş olan dolar milyarderlerin sayısının arttığı dikkate alındığında maalesef bu gücün millet adına istendiği, elde edildiği ve kullanıldığı söylenemez.Bundan sonraki süreçte Erdoğan üzerinde, "ülkeyi ama öyle ama böyle böl" talepleri daha sert ve keskin bir şekilde yoğunlaşacak. Ve Erdoğan iki arada bir derede kalacak, neden mi?AKP'den yükselen seslere bakıldığında bu talepleri yerine getirmek için partisinde bir birlik bulamayacak. Gül'e oynanan "kongre tarihi oyunu" daha şimdiden Gül'ü ve partide etkin olan Gül taraftarlarını rahatsız etmiş durumda?AKP, CHP içinde yaşanan küçük bir muhalefeti örnek göstererek kendi içindeki yangını gizleme derdinde ama bu sefer başarılı olamayacak.Çünkü CHP seçmeninin büyük bir çoğunluğu Kılıçdaroğlu'nun gerek yerel seçimlerde Mustafa Sarıgül'ü İstanbul Belediye Başkanı Aday'ı göstererek, gerek BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ı ziyaret ederek, gerekse Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde diğer 4 partiyle mutabık kalıp bir uzlaşı ortaya koyarak CHP'nin yeniden dirilmesini sağladığını, merkez parti olmaya yaklaştırdığını biliyor, kabul ediyor.AKP, CHP'ye ne kadar yüklenirse yüklensin, kendi içindeki çatlağı önleyemeyecek. Çünkü bu çatlak çok derin ve de geçmişin izleri var.Erdoğan'a parti içinde, "bir an önce cumhurbaşkanı olsun da önümüz açılsın" mantığıyla Çankaya yolunda son bir destek veren çoğunluk, bu fırsatı ele geçirdikten sonra sistemi değiştirip başkanlık sistemine geçmesine, daha güçlü olmasına pek sıcak bakmayacaklardır.Bu, Erdoğan'ın dış talepleri yerine getirememesi anlamına gelmektedir.Sayın Baş'ın yazısındaki son tavsiyesinin de altını çizelim:"? ama vaatlerine rağmen ülkeye anarşi yaşatmadan üniter yapıyı muhafaza eder ve Türkiye'yi başarılı bir konuma taşırsa Türkiye'nin kahramanı olacaktır."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025